Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 21 June 2008

Kürd Marxistleri dikkafalidirlar. Nal derler mih demezler. Belkide feodal grurlarindan kaynaklaniyor.

Düsünebiliyor musunuz? Kürdler o zavalli ve en fakir haliyle kalkmis emperyalizmi, daha dogrusu ABD-Emperyalizmini durdurmak istiyorlar. Ne kadar gülünc!

Dört despot, irkci, fasist, bagnaz, gerici devlet varken, onlar emperyalizme kafa tutuyorlar. Dünya Marxistlerinden bir yardim alsalar gene neyse. Andrea Wolf gibi tek tük gerillaya giden var. Ama Öcalan kacirildigindan gördük. Kac komünist sokaklara döküldü? Öcalan Avrupa'ya gelmisti, kac komünist Roma’ya gitti onun burada kalmasi icin caba harcadi? Italya'nin büyük kesimi komünistleri seciyorlar. Ispanya'da sosyalistler iktidardaydi. Almanya'da sosyal Demokratlar. Buna ragmen Öcalan neden ABD'nin eline verildi ve kendisine dünyada bir yer bulunamadi?

Ya Yunanistan ve Rusya? Duma'nin %99'u Öcalan'in Rusya'da kalmasindan yanaydilar. Bir Boris Yelzin istemiyordu. ABD'nin bir telefonu her isi bitiriyordu.

Zaten zamaninda tanidigim alman komünistlerinin cogu; „O Stalinisttir, onun icin onu desteklemiyoruz!“ diyorlardi.

Ya Cin? 1.3 milyar nufusuyla bu ülke Öcalan'a yer veremez miydi?

Bence Öcalan TC'ye teslim edilmemeliydi. Eger o disarda, yani Avrupa veya baska yerde kalsaydi hersey baska olacakti. Nasil olacakti? Tartismayalim en iyisi, gercek olan onun TC'nin elinde oldugudur ve onun Orta-Dogu ve Roma'dayken söylediklerinden vazgecip kendisine ve halkina en büyük ihaneti ettigidir.

Bir kac kere yazdim bir daha yazayim:

ABD emperyalizmini iki güc durdurabilir. 1. icten; ABD'nin isci sinifi ve ezilen halki. Bundan cok uzaktayiz. 2. distan; Avrupa, Rusya, Cin, Hindistan, Bresilya öyle gelisirki ABD'nin dünyaya öyle söylenildigi gibi imparator olmaz. Fakat ABD Orta Dogu'yu etki alanina aldigi icin bu yüzyilda muazzam gelisecek ve "büyüyecektir"

Simdi ABD'nin Orta Dogu'da oldugu bir gercektir. Kürdlerde Orta Dogu'da. O zaman ne yapilir? Kürdler birlesir ve ABD gibi bir gücten nasil yararlanacagini hesaplar. Kürdlerin ABD gibi dev bir güce karsi cikmasi Kürdlere kaybettirmekten baska birsey getirmez.

Ben tüm bunlari Almanya'da PKK'lilara karsi yapilan baskilardan dolayi ayni zamanda yaziyorum. Ögrendigim kadariyle 28 ev Bavyera eyaletinde basilmis, Haydar Isik gibi 70 yasinda bir delikanli yakalanmisti.

Simdi Almanya PKK'den ne istiyor? Almanlara bu soruyu sordugumuzda onlar teröristir-komünisttir diyorlar. Tabii Almanlar dostu olan TC ile calisiyorlar. Yani düsünüyorumda KDP/YNK gibi bir cok Kürdlerin dernekleri, bürolari var. Almanlar onlara niye saldirmiyorlar?

PKK'lilara sordugumuzda bunlar emperyalitlerdir sen onlardan ne bekliyorsun deniliyor. Iste gelde anlat! Düsünüyorumda; zaten Kürdistan'da devrim yapamayacaksiniz, eger PKK ulusalci ve Amerikanci, ya da Almanci olsaydi olurmuydu tüm bu baskilar?

Dilbixin Dara'ydi galiba, Almanlarin bir baskinini yazmisti Özgür Politika'da, icim yanmisti. Herifler iceri girmisler, herseyi darmadagan etmis, sehitlerinin resimlerini duvarlardan indirmis, ayaklar altina almis, kirmistilar.

Orthodox Marksistlere göre feodalizmden sonra kapitalizm, kapitalizmden sonra sosyalizm gelir. Madem öyle o zaman daha ne istiyorsunuz? Gelin hep beraber ülkemizin bagimsizligi icin savasalim, ülkemiz özgür olduktan sonra serbest piyasa bölgeye girsin ve feodalizmi güzel bir cözsün, tam kapitalist alt-yapi olustuktan sonra sosyalizme oybirligi ile, yani referandum ile demokratik bir ortamda gecilsin. Ben sahsen karsi degilim.

Tabii sosyalizm Hanife arkadasin belirttigi gibi bir ülkede degil bes on ülkede birden yikildi. Bu nasil bir düzendir ki, bu kadar cabuk ve heryerde birden yikiliyor? Tamam: Tartismasini yapalim. Ben kendi sahsima bilimsel sosyalizme, ya da Kapitalist düzenden daha sosyal ve gelistirici bir topluma inaniyorum, cünkü insanlar gelistikce hep daha iyisi icin mücadele ederler. Existenz korkulari insani yipratiyor. Korkmadan yasamak istemek her insanin istegidir. Ama simdiden kapitalizmden sonra olabilecek bir sistemi siz feodal topluma neden zor ile dayatiyorsunuz dedigimizde bu seferde Kürdistan feodal degil kapitalisttir diyorlar. Gel de isin icinden cik.

Bazilarida ne sosyalizmi yaw, biz Konfederalizm istiyoruz diyorlar. Vallah bu herneyse, bir öncekinden daha kötü. Yani niye illede Bati sistemlerine tam ters düsün sistem bicimleri seciyorsunuz ki? Yanlis anlamayin Konfederalizmin babasi Murray'da Bati'dan. Anarsizmde kaynagini Bati'dan alir. Bari öyle bir sey secin ki, kendine has özellikleri olsun, Bati'da örnek alinabilecek bir sey olsun.

KDP/YNK O dur bana göre iyi politika yapiyorlar. Tabii onlarinda elestirilecek bir cok yönü var ama onlarin tecrübesi demeden 91 den bu yani. Bu kadarda olur. Bana göre onlar dogru yoldalar. Bugün Kürdistan'da secimler olsun KDP'ye oyumu veririm ve onlar icin de calisirim. Ama ben partici degilim ve su an da Kürdistan'da secimler yok. Bu nedenle amacim PARTILER ÜSTÜ bir örgütlenmeye gitmek, Kürdistan'in pazar birliginide saglayip, kapitalist sisteme entegre olmasini saglamak, cagdas Bati'li ekonomik- sosyal deger ve gercekler olan serbest piyasa ekonomisi, hukukun üstunlugüne dayali demokratik sistemi savunmakla yetinirim. Eperyalizme karsi Türk, Alman, Amerikan vb. Ülkelerinin solculari dursun. Ve sosyalizm olacaksa ilkin bu ülkelerde olsun, cünkü buralarda sosyalizmin alt yapisi kapitalizm olgunlasmis ve sosyalizm en son Kürdistan'da olsun.

Kek Alan. Anti emperyalizmi tartisirken Kurt sol hareketini giydirmeler yapman dogru degil. Kurt sol hareketini dik kafalali veyya feodal gururlu gibi yaklasimlarla kucumsemende oldukca yanlis. Kurt sol hareketi derkenden israrla PKK yi Kurt sol hareketinin merkezine koymanda kapul edilebilir birsey degil.Kurt olmayan bir yapilanma Kurt soluda olamaz. PKK yi tartismayacam yazilarindan takip ettigim kadariyla farkli dusunuyoruz. Kurdistan uluslar arasi bir sömurge statusune emperyal bir anlasma sonucunda dahil edilmistir. Dört sömurgeci devlette emperlyalizmin uzantilaridir. KUKM si dogasi geregi anti sömurgeci oldugu kadar anti emperyalistir. Anti emperyalizm demek sadece kaba bir anti emperyal söylem degildir. Illeri kapitalist veya emperyalist ulkelerle iliskiler kurulmayacak anlamida degildir. Modern Kurt hareketinin tezlerini olusturanlarda o cok kucumsedigin Kurt soludur. Kurt solu KUKM sinde uzerine dusen tarihsel görevden anlinin akiyla cikmis bu en azindan Kurt siyasal tezlerinin olusturulmasi anlaminda böyledir. Kurt sol hareketi KUKM sinde hedef olarak demokratik devrimi koyarken kalkip bunu görmezlikten gelmek anlasilir bir sey degil. Hic bir Kurt sol hareketi ben Kurdistanda sosyalist devrim yapacagim gibi sacma yaklasima girmedigi gibi bunu böyle algilamak veya sunmak Kurt sol hareketine yapilan bir haksizliktir. Anti emperyalizm tartisilarken anti sol bir jargon dogru olmadigi gibi ABD savunuculuguna savrulmamakta o kadar önemlidir. Yazinda Kurt marksistleri diyorsun Stalinistleri örnek gösteriyorsun ve ardindanda nasil olur sosyalizm onlarca ulkede nasil birden yikilir gibi ahiret sorusu soruyorsun. Kurt marksistleri ne stalinist nede sovyetik olmak zorunda olmadiklari gibi Tekelci devlet kapitalizmininde sosyalizm olmadigini bugunde dunde biliyorlardi. Yazinda israrla bati yaklasimi sunuyorsun ve bati degerleri diyorsun bati degerleri solu kucumsemek olmadigi gibi ABD savunuculuguda degildir. Anti Kuresel harekette batidan yukseliyor ve anti emperyalist bir yaklasim sunuyor. Hic bir bicimdede olay ve olgulari buyutup kucultmuyor. ABD nin guclu oldugu dogrudur ama yenilmez oldugu yanlistir. Guney Kurdistanda isler sandigin gibi iyi gitmiyor. Israrla uretimden uzak bir tuketim toplumu yaratiliyor,bu tuketim toplumu espirisi feodal diye adlandirdigin seyin dahada guclenmesini sagliyor. Buda ayri bir tartisma konusu sanirim. Selam ve Sevgiler

Alan Lezan, arkadaşımız yanılıyor. Hem de iki defa. Birincisi, Öcalan Avrupa'da kendisi kalmak istemedi. İsteseydi, en aşağı İtalya'da kalabilirdi. Dönemin İtalya Başbakanı De A'lama bunu açıkça dile getirdi. Fakat Öcalan, bunu kabullenmedi. Nedeni neydi acaba? Öcalan'ın İtalya veya Avrupa'nın her hangi bir ülkesinde kalması demek yargılanmasını peşisıra getiriyordu. Bu, Kürd-Kürdistan sorununun uluslararasılaşması demekti. Dahası vardı. Öcalan ile birlikte Türk egemenlik sistemi de yargılanacaktı. Bunu Öcalan'ın patronları kabullenemezdi ve etmedilerde. Ha oynanan misansen neyin nesiydi diye sorulursa, dikkatli bir gözlemci şunu görebilir. Öcalan, Beka'da yaptığını yapmıştı. Bir dönem kapanmıştı ve yeni bir dönem başlatılmalıydı. Yani kirli savaş dönemi yerini kirli barış sürecine bırakacaktı. Öcalan bunu Suriye'de yapamazdı. En uygun yer Türkiye iddi. Bu nedenle Öcalan, çıktığı Ankara'ya geri dönmeliydi. Bunun koşulları hazırlandı ve Öcalan getirildi. Öcalan, direk olarak Suriye'den de Türkiye'ye gelebilirdi. Ama öylesi bir geliş şu an oynayacağı oyunu oynamaya imkan vermezdi. Bir de uluslararası güçler bunu Türkiye üzerinde baskı aracına dönüştürebilirdi. Peki ne yapılması gerekiyordu? Ona bir Avrupa turu yaptırmak gerekiyordu. İstenmeyen adam konumuna düşürülmeliydi. Ve yaptıda. Sonuç ver elini Türkiye. Ondan sonra TC-Öcalan elele vererek şu an uygulamada olan anti-Kürd planını devreye sokuldu. İkincisi, ABD'nin Irak'ı işgal edeceği belliydi. Kürdlerle karşı karşıya gelmek istemiyordu. Irak işgaline en çok karşı olan Türkiye iddi. Türkiye, Öcalan eliyle ABD'ye zorluk çıkarabilirdi. Bunu hesaplıyan ABD, Öcalan'ı Türkiye'ye gitmesini istedi. Ve kendi işbirlikçilerini devreye sokarak Suriye üzerinde denetim kurmasını istedi ve kendiside destekledi. Suriye, çaresiz kalınca Öcalan'a yol verdi. Yoksa yol vermezdi. Şu an bile Öcalan'ın anti-ABD'ciliği onun Alan Lezan'ın iddia ettiği gibi ne marksistliğinden, ne de anti-emperyalistliğinden ileri geliyor. Sorun Türk savaş kurmayin ABD için dile getiremediklerini Öcalan ağzıyla ifade etmesidir. Uzun oldu. Kesiyorum.

Merhaba! Hayir! Bence siz yaniliyorsunuz. Öcalan'in Suriye'den cikmasi icin TC Suriye'ye büyük baski yapti, neredeyse savas acacakti. Öcalan'in Suriye'den cikmasi mecburiydi ve ilk durak Moskova idi. Orada kalamayinca Italyan komünistleri Öcalan'i (Yeniden Yapilanma Partisi) kendisine acidigindan davetiyesiz Italya'ya getirdiler. Öcalan'in interpol tarafindan aranmasi ve Italya'da kalmamasi onun bir hatasidir. O kanimca Italya devletini daha dogrusu D'Alama'yi zora sokmak istemiyordu. Öte yandan Öcalan Almanya tarafindan yani interpol tarafindan araniyordu. Ve Almanlar bu arama isini hemen kaldirdilar ve Öcalan savunmasiz ortalikta kaldi. Onun icin güvenecegi ve korunacagi bir devlete gitmek istiyordu ama CAI'nin tuzagina düstü. ABD Öcalan'i basindan beri istiyordu, cünkü Öcalan'in sansinda amaci Kürd Ulusal hareketini Kuzey'de bastirmak istiyordu. ABD'de biliyorsunuz Leninizm fobisi vardir. BOP Projesinin ilk ayagi Öcalan ve PKK idi, ikinci ayagi Saddam ve BATH Partisiydi. Ikisinide ABD haletti ve istenilen darbeyi vurdu. Yoksa ABD TC icin Öcalan'i TC'ye vermedi. ABD isteseydi onu öldürtebilirdi buda onu efsanelestirecekti. Onun icin ABD onu öldürmek istemedi. Eger Öcalan Almanya'ya gelseydi o zaman 3 yil sonra beraat edecekti, cünkü Almanlarin elinde ona karsi hic bir delil yoktu. Yapilan suclamalardi ve Öcalan güya Rüsselsheim'da öldürülen PKK'lilara ölüm emri verdigi icin araniyordu. Eger Öcalan'da Barzani ve Talabani gibi demokratik birer Partinin baskani olsaydi, kesinlikle Avrupa'da kalirdi. Ama onun anti-emperyalistligi onu TC'ye kadar götürdü. Ya bu Öcalan'i o kadarda büyütmeyin. O TC'nin en azili düsmaniydi ve TC'nin dibine 25 yil dinamit koydu. O nasil TC'nin adami olur anlamis degilim. Ya da TC nasil kendisine karsi böyle birini büyütür, kendisine karsi savastirir anlamis degilim. Eger o simdi TC'nin adamidir derseniz inanirim, cünkü yazdigi ve söyledigi ortada. Öcalan 99'dan Önce bir Kürd kirandir ama ayni zamanda en azili TC düsmanidir. Yazi dizini takip ettim, bence maalesef siz yaniliyorsun. PKK bana göre cok iyi isler becerdi. En azindan bir halki derin uykusundan diriltti. Ne yazik ki, önderlik zayifti yada dogru bir önderlik yoktu. Simdi PKK kocaman bir parti, milyonlarca Kürd destekliyor, bunlari TC yaratti demek gercekci degil. Eger PKK komünist bir hareket degilde basindan beri KDP gibi bir hareket olsaydi simdi Kürdler cok seye imza atmisti. PKK ve Öcalan'in marxist olusu Kürdlere tam 30 yil kaybettirdi ve halen kaybettiriyor. Benim görüsüm. Selam ve saygilar

Sevgili Alan, Tartışmanıza müdahil olmak maksadıyla yazmıyorum. Bu benim haddim de değil. Bağışlayın. Sizleri beğeniyle izlemek, bilgilenmek durumundayım. Kek Eyub verili durumdan hareket ediyor. Eldeki verileri ve sonuçlarını irdelerken son derece dikkatli ve akli selim değerlendirmeler sundu. Ben olayın bir başka boyutuna ilişkin değerlendirmemi sunmak istiyorum. Kek Eyub'un teoremine dayanak olan bilgilerin çoğu "sahibinin sesinden" yapılmış aktarılardı. Aktarıların son derece açık olan içeriğine ve lafzına karşı sürekli aynı gerekçe öne çıkarıldı, TC'nin Öcalan'ı büyütmesi için bir nedeninin olmadığı söylendi. Acaba öylemiydi, TC'nin Öcalan'a ihtiyacı yokmuydu? Bana göre vardı. Önce, savaşı kürtler başlatmadı. 1980 darbesi kürtlere karşı yapıldı. Gözaltına alınan 900 bin insanın ezici çoğunluğu kürtlerdi. İşkence ve kaybetmeler, köylerin sivil-savunmasız insanlarına kadar uzanan cinsel saldırı da dahil diğer ağır baskı biçimleri uygulanarak varolan kürt örgütlerinin de üzerinde kürtlerin tümüne yönelik, kapsamı son derece geniş tutulmuş bir baskı çemberi kuruldu. Kürdistan'ı her sokağı, her köyü, istisnasız her evi silahlı denetim ve baskı altına altına alındı. Kürtlere savaşmak dşında hiçbir yol bırakılmadı. Savaşın gerekçeleriyle birlikte savaş hali TC tarafından oluşturuldu ve yürürlüğe kondu. Esas önemli husus, savaş başlatılmadan önceki türk ordusunun silah ve eğitim bakımından çağın oldukça gerisine düşmüş konumudur. Eşzamanlı olarak İran'da iktidar değişikliğinin ötesinde konjukturel değişmelere yolaçacak bir rejim değişikliği gerçekleşmişti. Irak ve Suriye Baas'ı, dönemin Sovyetler Birliği ile sahip oldukları antlaşmalar temelinde Türkiye'ye oranla kat bekat modern silahlarla teçhiz edilmiş olmalarına ilaveten her ikisinin de petrol yataklarının kalbinde yer alan ülkeler olduklarını düşündüğümüzde İran'ın da elden çıkmasıya beraber dünya petrol rezervlerinin büyük bölümü batı konsorsiumlarının denetiminden çıkmış oluyordu. O dönemin planlarına göre Irak'ın bir de çevresindeki petrol ülkelerine yönelik yayılmacı tehditleri düşünüldüğünde arkalarına Sovyet silahlarının desteğini alan neredeyse dünyanın en büyük orduları petrol sahalarını tümüyle kontrol edeceklerinin işaretlerini vermekteydiler. Türkiye'nin bu önemli petrol sahalarına yakınlığı kadar Azerbaycan ve Türkmenistan petrollerinin karadan yada Karadeniz üzerinden dünya pazarlarına ulaştırılmasında sahip olduğu mevki itibarıyla arzettiği önemin batı konsorsiumları için taşıdığı anlamı da hesaba katmak gerekir. Türkiye'nin batı için önemi, petrol sahalarına yakınlığı ve NATO üyesi olması nedeniyle petrol ithalatına bekçilik misyonunun dışında bir de bu pazarlara emtia ihracında tersinden güzergah olmasında yatmaktadır. Bunun dışında Türkiye batılı şirketlerin otomotivden beyaz eşyaya kadar farklı alanlarda üretim yaptıkları bir ülkedir. Ortadoğu'ya yönelik emtia satışının önemli bir ayağıdır. Diğer yandan Türkiye'nin kuruluş amacına, kimler tarafından hangi amaçla kurulduğuna ve ayakta tutulduğuna, hepsinden önemlisi Lozan ahitnamesiyle oluşturulan statünün temel nedenlerine inmek gerekir. Batı Lozan, Ankara antlaşması ve ABD-Türkiye ikili antlaşmalarıyla Ortadoğu'daki menfaatlerini garantiye alacak bir müstahkem mevki oluşturmuştu. NATO ile müstahkem mevki daha da pekiştirildi, Türkiye ileri karakol misyonuna ilaveten ikinci dereceden sınai mamullerin üretidiği yedek sanayi ülkesine dönüştürüldü. Tabii Ortadoğu pazarına ve kaynaklarına yönelik olarak.. Kürtler savaşa zorlanmasaydı Avrupa ve Amerika bitkin Türkiye'yi hangi izah edilebilir sebeplerle dünyanın en güçlü ikinci ordusuna sahip ülke durumuna yükseltebileceklerdi? Dikkatten kaçırılan birinci nokta bu. İkincisi, Türkiye 1974-75 silah ambargosuyla düşürüldüğü askerlerine potin temin edemez bir ülke konumundan, silah ve savaş hazırlığı bakımından dünyanın en güçlü ikinci ordusuna sahip ülke konumuna yükseltilmekle kalınmadı. Aynı zamanda ikinci dereceden savaş sanayiine sahip bir ülke konumuna sahip oldu. 1983-84 yılı itibarıyla 15 milyar dolar civarında olan Türkiye'nin dış borcu bugün 270 milyar dolar civarında seyrediyor ve bu meblağın 200 milyardan fazlası silahlanmaya türk ordusunun yeniden düzenlenmesine harcandı. Türkiye'nin silahlandırılması için mazaret teşkildecek bir "tehlikeye" ihtiyaç vardı. Tehlike ve risk kavramları Öcalan'ın şahsında ve yöneliminde vücut buldu. Öcalan olmasaydı Batı ve Türkiye adına savaşacak bir başka örgüt bulunacağından hatta icad edileceğinden şahsen benim kuşkum yok. Bu durumu çok iyi değerlendiren Saddam rejimi batı adına İran'a saldırdı. iran savaşı boyunca parametreler Irak rejiminden yana kaydı. Saddam'ın Kuveyt'e yönelmesi güvenilemeyeceği kuşkularını doğurdu. Körfeze birinci müdahalenin akabinde Lozan'ın bir kez daha katılaştırılması gündeme geldi. Türkiye'nin kürtlere galebe çalması da eşzamanlı olarak başladı. Çünki batının tüm desteği bu andan itibaren daha ağırlıklı olarak Türkiye'ye yöneldi. Irak'ın bir dönem aşırı desteklenmiş olmasını andırır biçimde Türkiye desteklenmeye devam olunmakta. Olay aslında çok daha geniş bir perspektiften irdelenmeye muhtaç. Öcalan'la ve kürtlerle ilgili bölümlerini öne çıkaracak şekilde sadece ana hatlarına değindim. Kürdistan sorununu Ortadoğuda hatta Önasya'da olan bitenlerle değerlendirmekte fayda var. Kerkük sorununundan kürtlerin Irak satatüsü içerisine hapsedilmesine kadar aleyhimize cereyan eden gelişmelerin hepsi batının bölgeye ilişkin stratejisi ve bu arada Türkiye'ye biçilen misyonla yakından ilgilidir. Bu noktada Öcalan'ın TC'nin bir görevlisi olup olmaması önemini kaybediyor. Öcalan herşeyden önce Türkiyeci. Objektif olarak Türkiye'nin birliğine ve bütünlüğüne eşssiz hizmetler sundu (anlamı Kürdistan'a açık darbedir). Yaşamını borçlu olmasına rağmen ABD ve İsrail karşıtı söylem yükselterek risk faktörü varmış gerekçesini batıya ve Kürdistan işgalcilerine fazlasıyla sunuyor. Tavrının bilinçli bir tercih olduğu son derece açık ve tevil götürmez durumda. Kürtlerin yetenekli siyasi ve askeri kadrolarını emsali görülmemiş bir şekilde imha etmiş olması, başlangıçtan beri dirsek teması içinde olduğu devlet ajanlarıyla birlikte ele alındığında tercihine hasbelkader oluşmuş bir sonuç yada kaderin sürüklediği mecra demeyi olanaksız kılıyor. Olayları bir de bu yanını hesaba katarak değerlendirseniz düşüncelerimiz daha da ilerler kanısınındayım. Size ve Kek Eyub'e bilgilendirmeleriniz için teşekkürlerimi sunuyorum. Sevgi ve saygıyla.

bu tartisma zinciri gayet ilginc perspektifleri onumuze koyuyor. uc katilimcinin de cabasina tesekkurler. organizasyonlarin (devlet, emperyal guc, orgut ve bir biyoljik organizasyon sayilan insan) plani programi (bunu uzerine dusunulmus sofistike plandan, biyolojik olarak dna lara kodalnmis daha ilkel-sahip olanin dahi farkinda olmayabilecegi dogal planlara kadar uzatmak mumkun) olur. bu acidan konsipirasi-komplo teorileri tamamen dislanacak seyler degildir. enerji icin devletlerden tutun basit bir organizmanin da bir plani dolyisiyla startejisi olmak zorunda. varolmanin mecbrui hatti bu. ancak butun bu plan programin icinde ilerledigi veya debelendigi bir hayat-evren var ki bu meyanada planlamis her seyi planlanilan halden cok baska mecralara cekebilecek gucte bir sey. cesitligi, sonsuz olasiliklari ile hala anlamaya ugrasip didindigimiz evren. bu acidan planlari-komplolari planlandigi bicimde seyreden seyler olarak dusunmeden bunlari tartismak cok ogretici olacaktir. tum hikayeler maceralar icin gecerli bir sey bu. bana konu uzerine dusunmemi saglayan-ogreten- uc katiliciya tesekkurlerimi sunayim.

A Ö yakalanmasi ve imraliya atilmasi türk genel kurmayi ve abd ve aö i$birligiyle yapilmi$ bir eylemdir yillarca güney kürdistanin önünde engel olan irkchi sömürgeci iran irak suriye ve gizli olarak türkiyeyle i$birligi ichinde güney kürdistan yeni bir israil anlamina geldiginisavunuyorlardi aynen baas prtisi iran ayetullahlari vesaddam rejimi gibi dü$ünüyorlardibudogrultudada eylemlerini sürdürdüler yiginlarca pe$merge katlettiler birle$mi$ milletlerin yardim konvoylariniengellediler bunuda övünerek yapiyorlardi AÖ ABDnin planlarina kar$i sava$tigini achikcha söylüyordu bunuda sömürgeci suriye irak ve iran bu arada tc ye yaranmak ichin yapiyordu. budurumda AÖ etkisizle$tirilmesiABD ICHIN ACIL DURUMA GELMI $TIBUNUN ZAMANIDA TC IYI HESAPLADI ERBAKANNIN PARTISI KAPATILMI$MESUT YILMAZ VE TANSU CHILLER ETKISIZLE$TIRILIP ASKER CHETESININ GÖZ BEBEGI ECEVIT BA$A GETIRILECEK VE SECHIMLERDE BÜYÜK BIR PARTI OLMASINI SAGLAMAK ICHIN BÜYÜK BIR BA$ARIYA IMZA ATMASI GEREKIRDI BUDA aö yakalanmasiydi.ve öyle oldu ecevit sechimlerde büyük bir parti haline geldi AÖaslinda yuvaya dönüyordu misyonu bitmi$ti ama takipchileri bunu anlayamadilar.tc tarafindan görevlendirilenAÖ yine tc tarafindan.görevden aliniyordu.takipchileri budurumdan kurtulmak ichi büyük bir U chizmeleri gerekirdi eski siyasetlerini biraz degi$timek ve yükselen dalgaya parelel olarak $ekillendirmeleri gerekirfdi buda yapil di PJAK KURULDU IRANA KAR$I SAVA$ BA$LATIDI GÜNEY KÜRTLERINE YÖNELIK ESKI SALDIRGAN TUTUMLARIMNI DURDURUP DESTEKLEDIKLERINI ACHIKLADILAR BUNLAR YOK OLMAMAK ICHIN YAPILAN TAKTIK DEGI$IKLIKLERDI.ANCAK AÖ BUNU KABUL ETMEMEK ICHIN ELINDEN GELEN CHABAYI TC ILE I$BIRLIGI ICHINDE KÜRDISTANA KAR$I DÜ$MANCA TAVIRLARINI DEVAM ETTIRDI

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.