Bir kaç gündür Taraf gazetesindeki Taha Akyol ile Cemil Koçak'ın
1920'li yıllarındaki Atatürk, savaş arkadaşları, komplolar, ihanet, güç,
tek başına iktidar hırsını ele geçirme, zorla savaşa zorlanan türk ve Kürd halkı.......
Ve daha nice ayrıntılar.

İşin bana tuhaf gelen tarafı bu yazı dizileri okurken hep [i]'tarih tekkerür eder'[/i] sözünun aklıma gelmesiydi.
Bu söz bana her ne kadar nesnel gelmese de
ama o 1920 ile 1930'lı yıllarda sanki ben de bizzat oradaydım hissini yaşadım.

Çünkü yıllarca PKK ve Öcalan ile olan yaşantım, gördüklerim...tıpkı o dönemde Türk savaşçılar ile ve bunların Atatürk arasındaki mücedeleri ve ihanete uğramaları tıpa tıp aynıdi.

Hayat bu kadar basit mi gerçekten!?.
Gerçekler ve yansıtılanlar bir millim bile bir birine yakın değil.
Bu kitlere ve bireylere nasıl idrak ediliyor, kabullendiriliyor,
bir türlü anlayamadım.

Diğer bir paradoksta Türk aydınların bu 1920'li dönemi ve öznesi Atattürk'ü acımasızca eleştirirken,
o dönemin politikasının yerleşmesi için kurban edilen Kürdlerin bugünkü sözde önderi Öcalan'ın tam tersini yaparak yüceltmesidir.