Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 16 December 2008

Ihmal Edilmis Muttefiklik

21. yuzyilin zorluklarini karsilamak icin ABD-Turkiye iliskilerinin Onarilmasi

Center of American Progress
Spencer P. Boyer and Brian Katulis
Aralik 2008

OZET

ABD ile Turkiye arasindaki stratejik iliskiler – her iki ulkenin ortak cikarlarina hizmet eden onlarca yillik ortaklik- hala Amerikan'nin ulusal guvenlik politikasinin temel diregini olusturmaktadir. Bu cok onemli muttefiklik son yillardaki ciddi gerginliklerden ve ozellikle 2003'deki garezle cikarilan Irak savasindan epey zarar gordu. Bugun bu ihmal edilmis muttefikligin ciddi sekilde onarilmasi gerekmektedir.

Gelecek Obama yonetimin onunde ikili ilkisleri gelistirmek icin benzersiz bir firsat var ama iliskilerin onarilmasi icin hem Turkiye'nin hem de ABD'nin onemli adimlar atmasi gerekiyor. Iliskilerin onarimi, Turkiye'nin Avrupa, Orta Dogu ve Orta Asya bolgelerindeki jeopolitik pozisyonunu da ilgilendiren temel politikalarda her iki hukumetin cok yakin isbirligini gerektiriyor.

Turk halkinin ABD'ye karsi derin ve olumsuz goruslerini giderecek acik ve net Amerikan icraatlari gerekli. Yakin zamanda yapilan anketlere gore, bugun Turkler ABD'ye karsi Ruslardan, Cinlilerden ve Pakistanlilardan daha olumsuz bakiyorlar. Turkiye daha fazla demokratiklesirken, cok ust duzeydeki ABD;ye duyulan bu olumsuz gorusler Turk liderlerinin stratejik hesaplarini etkileyecektir.

Gercekte ABD-Turkiye iliskilerini guclendirmek icin sarfedilecek her caba, Turkiye'de onemli ic ve dis siyasi degisimlerinin yasandigi bir doneme denk gelecek. Turkiye'nin Avrupa Birligine uyelik girisiminde bir ilerlemenin olmamasi, ulkenin batidan kopmasini ve Turkiye'nin bati cikarlarina cok da uygun olmayan bir yola yonelmesini ciddi bir olasilik haline getiriyor.

Turkiye'nin Orta Dogu'da ve Orta Asya'da oynadigi rol zaman icinde o bolgelerdeki manzara degistikce, farklilasti. Bunlara ek olarak, uzun sure devam eden laik gelenegi ile yeni muhafazakar ve dindar elitlerin artan etkisini uzlastirarak Turkiye kendi icinde de siyasi evirimi geciriyor. Ayni zamanda Turkiye, yeni siyasi gucun merkezini temsil eden muhafazakar ve kapitalist isveren sinifinin yukselmesini yasiyor.

Gelecek Obama yonetiminin onunde Turkiye'nin liderleriyle yeni iliskileri bicimlendirmek icin ozel firsat var. Bu ozellikle uc ana konuda yapilmalidir: Orta Dogu, Kafkasya ve Orta Asya'nin dogal kaynaklarini Turkiye'den gecirecek enerji hatlari, ve Avrupa.

Bu uc ana konu kendi baslarina ayri ayri ABD-Turkiye iliskilerini zorlayacaktir ama ayni zamanda karli bir ortalik ve isbirliginin gelisimi icin olanaklar sunmaktadir.

Orta Dogu'da Turkiye'nin liderlik rolu farkli cephelerde degisti: Irak, Iran ve Arap-Israil catismasi. Turkiye'nin Orta Dogu'daki liderlik rolunu goz onune alarak, ABD'nin ortaya koyacagi temel siyasi faaliyetler:

1. Orta Dogu'da, Irak, Iran ve Arap Israil catismasi da dahil olmak uzere, ortak cikarlari, ortak amaclari planlamak ve gelistirmek icin stratejik ikili diyalogu pekistirmek.

2. Turkiye'ye karsi tehdit olusturan, hem ABD hem de Turkiye tarafindan terorist kabul edilen PKK'ye karsi yapilan guvenlik isbirligine devam etmek. Bu yapilirken Turkiye, Irak ve kuzey Irak'daki Kurdistan Bolge Yonetiminin yetkilileri , hem Turkiye'nin hem de Irak'in toprak butunlugunu teyid edecek ve bolgenin istikrarina katkida bulunacak daha guclu guvenlik, ekonomik, ve siyasi baglarini guclendirmeleri icin tesvik edilmelidirler.

3. ABD kuvvetleri Irak'dan cekilirken, Irak'in istikrarini amaclayan bolgesel, cok uluslu diplomatik ve guvenlik girisimlerinde Turkiye ile cok daha yakin calismak.

4. Turkiye ve Israil'i aralarindaki guclu ekonomik ve askeri iliskilerini korumak icin tesvik etmek ve Turkiye'nin Suriye ile Israil arasinda diyalogu saglama cabalarina destek vermek.

5. Iran'nin nukleer programina ve bolgedeki degisen rolune yonelik uluslararasi cabalarda, Turkiye'nin NATO uyesi olarak ozel konumundan, hem Iran hem de Israil ile iliskilerinin olmasindan faydalanarak, Turkiye ile daha yakin isbirigine girmek.

6. Turkiye'nin Lubnan ve Afganistan gibi ulkelerdeki istikrara ve barisa hizmet eden cabalarina destek vermek.

ABD ve Turkiye, temel Orta Dogu meselelerinde isbirligi yaparken, ayni zamanda Kafkasya'daki enerji hatlari konusunda da ikili iliskileri gelistirmek icin firsatlar gozlemelidirler. Agustos 2008'deki Rusya ile Gurcistan arasindaki savas, bu bolgenin stratejik onemini bir kez daha vurgulamistir. Gelecek Obama yonetimi Turkiye'nin kendisini ’enerji hatlarinin yolu' olarak gelistirme cabalarini tesvik etmelidir. Turkiye konumu itibariyla, Orta Asya ve Kafkasya'dan gelecek enerjinin, boyle bir konrolu kendi tekellerine alabilecek Rusya ve Iran'i bertaraf ederek tasinmasi icin mukkemel aday. Bu cephelerde guclu isbirligi gelistirilirken, yeni yonetim:

1. Turkiye ile Ermenistan arasindaki tarihsel gerilimi izlemeli ve faaliyetlerini Turk ve Ermeni liderlerinin yakin zamanda aralarindaki farklarda uzlasmak icin harekete gectiklerini goz onune alarak ayarlamalidir.

2. Hazar ve Aral denizlerin ote yakasindaki petrol ve dogal gaz ureten, ve Avrupa'ya ihrac etmek icin Turkiye'nin ve ABD'nin yardimini isteyen Orta Asya ulkeleri ile irtibata devam etmek.

Turkiye'nin gelecekte Avrupa'da oynayacagi rol de Amerikanin ekonomik ve guvenlik cikarlarini etkileyecek duzeyde onemli. Eninde sonunda Avrupa ulkeleri Turkiye'nin uye olup olmayacagina karar verecekler. Obama yonetimi onceki yonetimlerin yaptigi gibi, Turkiye'nin uyeligi icin caba sarfetmeli ve bu konuda arabulucuk yapmalidir. Turkiye'nin Avrupa Birligine uyeligi icin temel siyasi faaliyetler:

1. Turkiye'yi baskan Obama'nin Avrupa'ya yapacagi ziyarette ilk duraklardan biri yapmak ve Turkiye basbakani ve cumhurbaskani ile yuz yuze gorusmek. Yeni baskanimizin boyle bir ziyaretinde Turkiye'yi Orta Dogu'ya degil de Avrupa'ya yapacagi ziyarete dahil etmesi, ABD'nin Turkiye'yi Avrupa Birliginin uyesi ve batiya guclu sekilde baglanmasinin onemli bir stratejik hedef olarak gordugunu sergileyecektir.

2. Fransa ve Almanya gibi Avrupali muttefiklerimize, Turkiye'nin Avrupa Birligine uygun kultur ve dine sahip olmadigi izlenimini veren soylemi birakip, Turkiye'nin AB'ye girisini hizlandirmalari icin iknaya yonelik diplomatik yollari kullanmak.

3. Turkiye'yi, Avrupa Guvenlik ve Savunma Politikasinin parcasi olarak kurulmaya calisilan ve olaylara hizli mudahalede bulanacak Avrupa gucune NATO'nun varliklarini ve kapasitesini kullanma yetkisi veren ve 1992 yilinda imzalanan Berlin Plus Anlasmasina karsi yuruttugu muhaleti birakmaya tesvik etmek.

4. Birlesmis Milletler, Avrupa Birligi, Turk ve Kibrisli liderlerle calisarak uzun suredir devam eden Kibris sorununun cozumu icin surdurulen muzakerelerin devamini saglamak.

5. AKP ile parlamentodaki muhalefet, ordu ve mahkemeler arasindaki uzlasmazligi da azaltabilecek ozgurluklerin ve reformlarin hizlandirilmasi ve kendi demokratik kurumlarinin gelismesi icin Turkiye'nin cesaretlendirilmesi. Boyle bir demokratik gelisme, ayni zamanda Turkiye'nin AB tutkusuna zarar verecek AKP'ye karsi baska yasal faaliyetleri de engelleyebilir.

6. Turkiye'nin AB'ye giris isleminin statusune bakmadan, ABD'nin ulkeye iki tarafli yatirimlari, ticaret, egitim ve kulturel baglari artirmasi.

Giris

(...)
Ancak, bu onemli dostluk son yilllarda cok fazla gerilerek zarar gordu ve tamire ihtiyaci var. Amerikanin 2003'de Irak savasini baslatmasi, ve Irak'in Turkiye ile olan sinirindaki istikrarsizlik ozellikle Amerika'nin Turkiye'deki konumuna zarar verdi. Amerika ile Turkiye arasindaki iliskiler, isbirligin artmasiyla – terrorist orgut, PKK'nin tehditlerine karsilik istihbarat paylasimi gibi- duzelmeye basladiysa da hala alinmasi gereken cok yol var.

Yakin zamandaki anketler gosteriyor ki 10 Turkden sadece 1'i (%12) ABD hakkinda olumlu goruse sahip. Bu sonuc Rusya (%46), Cin (%41) ve Pakistan (%19) gibi ulkelerle kiyaslandiginda daha da olumsuz. Buna ek olarak her 10 Turk'den 7'si (%70), ABD'yi dost degil dusman olarak goruyor. Yine baska bir anketde Turkiye'nin sadece %8'i Amerikan onderligindeki bir dunyayi ’cazip' buluyor. Bunlar 1999'dan 2000 yilina kadar cok buyuk bir dususu gosteriyor, 1999'daTurklerin %60'i ABD icin olumlu dusunuyordu.

Irak Savasi 2003

ABD-Turkiye iliskileri, Amerikanin onculugunde Irak savasinin baslamasi ile buyuk kirilma yasadi. Turk parlamentosu beklenmedik bir sekilde Amerikan askerlerinin kendi topraklarindan kuzey Irak'a gecisine izin verecek oneriyi red etti. Amerika icin uluslararasi guvenlik acisindan kabul edilemez olan Saddam Huseyin, bir cok Turk'e gore Ankara icin ciddi bir tehdit olusturmuyordu. Ayrica Turkler, kendilerine buyuk ekonomik kayiplar veren ve kuzey Irak'daki PKK ile problemlere neden olan I. korfez savasi sonrasi ABD'nin faaliyetlerine fazlasiyla olumsuz bakiyorlardi.

Bir cok Turk diktatorsuz bir Irak'in iletisimi cok daha zor bir ulke olacagina inaniyordu. Bazi Turkler eger askeri isbirlik olmazsa ABD'nin Irak'I isgal etmeyeceginin planini dahi yapiyordu. Turk siyasetcileri federal veya bagimsiz bir Kurd devletinin kurulacagindan korktular ve Irak'in toprak butunlugune yogunlastilar.

Isgale karsi Turkiye'nin uyarilarini onemseyecegine, Bush yonetimi savas acti. Sonra da Turkiye'nin askeri isbirligini ret etmesine karsilik bu ulkeye sundugu yardim onerisini geri cekti. Genel olarak, Turkiye'nin tavri, parlamentonun karari ile soka ugrayan Amerikan siyasetcilerde olumsuz duygulara neden oldu ve Turkiye'nin davranisini ’sadakatsiz muttefikin tavri' olarak gorduler. Hatta ABD, Turkiye'nin bir sonraki yil, Irak'in yeniden yapilanmasina yardimci olmak icin kuvvetlerini gonderme teklifini red etti.

ABD ile Turkiye arasindaki Irak'a yonelik gerilim, Temmuz 2003 de, Turk Ozel Harekat'a bagli 11 subayin ve diger Turkmen mihmandarlarin, Kurd siyasi sahislarina suikast yapacagi gerekcesiyle goz altina alindiklari haberiyle iyice artti. Amerikan kuvvetleri inandirici bulduklari, teroristlerin kuzey Irak'daki Kurdleri zayiflatmak icin Kerkuk'un Kurd valisine suikast duzenleyecegini gosteren kanita gore davrandilar ve kanita gore operasyonun planladigi Suleymaniye'deki Turk irtibat ofisine baskin yaptilar.

Suphelilere takilan kelepce ve baslarina gecirilen cuvalin da oldugu operasyon haberlerinin uluslararasi ve Turk basininda yayinlanmasiyla, ABD ordusunu savunmada kaldi. Cok ofkelenen Turk hukumeti ve Ozel Harekat personelinin derhal serbest birakilmasini istedi. Aralarinda Baskan Yardimcisi Dick Cheney ve Savunma Bakani Donald Rumsfeld'in de oldugu Amerikan yonetiminin kidemli gorevlileri tahrikkar durumu sakinlestirmek icin calistilar. Olayin ortak olarak arastirilmasindan sonra hem ABD hem de Turkiye olay uzerine uzuntulerini belirttiler.

Bu olay ABD Turkiye iliskileri daha da zarar verdi. Turk askerlerinin asagilanmasi, Turk halkinda ve ordusunda ABD'nin guvenilir dost olmadigi yonundeki gorusu pekistirdi. Sonuc olarak, Irak'daki savas Turkiye'de yeni bir Amerikan karsiti klise dusuncelerin dogmasi icin gereken kosullari sagladi. Turkler basbakan Erdogan'i ’Amerikan kabadayiligina' karsi durdugu icin takdir ettiler ve ABD bataga saplandiginda onun Turkiye'yi Irak'dan uzak tutma fikrini desteklediler. Sonuc olarak Turkiye bu savasi, ABD'nin kendisinin guvenlik kaygilarini ciddiye almadiginin ve Ankara'nin isgalin bolgedeki riskleri uzerine tavsiyelerini dinlemek istemediginin gostergesi olarak gordu.

Turkiye, Irak ve Kurd Problemi

Turkiye'nin Orta Dogu'daki temel ulusal guvenlik sorunu PKK ile olan savasi. Bu savas, Turkiye'nin kendi Kurdleri ve Irak'in secilmis, en kuzeydeki eyaletinin hukumeti olanKurdistan Bolgesel Yonetimi ile kompleks iliskilerinin temel parcasini olusturuyor. Kurd sorunu Turkiye'nin sadece Irak ve ABD ile olan iliskilerini degil ayni zamanda Suriye ve Iran ile olan iliskilerini de etkiliyor. Bu yuzden Turkiye ve ABD'nin PKK sorunuyla nasil yuzlesecekleri , onun ABD ve komsulariyla olan iliskileri acisindan onemli.

PKK temel destegini Turkiye Kurdlerinden almakta. Kurdler Turkiye nufusunun %15-%20'sini olusturmakta ve cogunlukla guneydogu bolgesinde (Turkiye'nin Suriye, Irak ve Iran'la sinirlarinin yaninda) bulunmaktalar. PKK 1970'larin ortasinda Marksist Leninist temellere dayali olarak kuruldu ve
tahminen 37,000 kisinin olumune neden olan ve 30 yildan fazla suren catismanin bas savascisi oldu.

Liderleri Abdullah Ocalan'in 1999 yilinda yakalanmasinin PKK'ye etkisi cok buyuk oldu. Onun hapsedilmesinden sonra PKK bariscil bir siyasi parti olmaya kalkti ve tek tarafli ateskes ilan etti. Bu zaman zarfinda Turkiye'deki Kurdlerin durumunda, kismen AB'ye giris sureci nin dayattigi reformalarin (Kurdlere daha fazla koruma saglayan siyasi ve yasal reformlar gibi) etkisinden dolayi gelismeler oldu.

PKK, 2004 yilinda kendi kendine ilan ettigi ateskesi bozdu ve 2005'de Turkiye'deki kamplarindan saldirilar duzenlemeye basladi. 2006 yilinda ise Irak'dan Turkiye'ye sinir otesi saldirilar yapmaya basladi. PKK'nin seri olarak yaptigi kanli saldirilardan sonra, Aralik 2007'de, Turkiye grubun kuzey Irak'daki kamplarini ABD'nin istihbarat yardimiyla bombalamaya basladi.

Bugune kadar Turk silahli kuvvetleri, PKK ile duzenli olarak catismalara girdi. Subat 2008'deki Turk bombardimanini, yine ABD istihbarat yardimiyla yapilan ve yaklasik 10,000 askerin dahil oldugu kara saldirisi izledi. Kara operasyonunun Subat 29'da sona ermesinden sonra, 28 Mart 2008'de Turk yetkililer ilk kez resmi olarak Kurdistan Bolgesel Yonetimi temsilcileriyle ortak guvenlik isbirligini tartismak icin gorustuler.

PKK sorununa ragmen, Turkiye'nin Irakli Kurdlerle iliskileri sadece guvenlik ya da askeri icerikden daha fazlasini icerdi. Kurdistan Bolgesel Yonetimin ekonomik gelisimi Turkiye'ye bagli: 2007'nin sonlarina dogru, Kurdistan Bolge Yonetimindeki (KBY) yabanci yatirimlarin yaklasik %80'I Turkiye'den geldiyordu. 2003 isgalinden bu yana Turk yatirimi yaklasik 8 milyar dolar. Aslinda Turkiye hala kuzey Irak ile geri kalan dunya arasindaki kapi olarak Kurdistan Bolge Yonetimine ekonomik ilgisini koruyor. Basbakan Recep Tayyip Erdogan'in soyledigi gibi “Biz kuzey Irak'in dunyaya acildigi en onemli kapiyiz. Bizler en saglikli kapiyiz“. Turkiye ile Kurdistan Bolge Yonetimi arasindaki bu ortak ekonomik cikarlar onlari karsi karsiya gelmekten alikoyarak isbirigi icin ileri adim atmaya itti. Bugun Turkiye ile Kurdistan Bolge Yonetimi arasinda karsilikli destege dayanan bir iliski var: Turkiye PKK tehditini Kurdistan Bolge Yonetiminin aktif sekilde katilimi olmadan bertaraf edemez; Kurdistan Bolge Yonetimi de daha genis dunyaya acilan kapisi olarak Turkiyesiz kendisini ekonomik olarak tasiyamaz. Uzun vadede Turkiye'nin guvenlik problemi ve Kurdistan Bolge Yonetiminin ekonomik basarisi her iki tarafinda aralarindaki islevsel iliskilere bagli.

ABD 1990'li yillarda, Irak Kurdlerine askeri korunma, Kurdlerin PKK'ye goz actirmamalarini ve Turkiye'nin de ABD ordusuna usler sagladigi uclu iliskileri olusturma da cok onemli bir rol oynadi. Obama yonetimi Irak'in toprak butunlugunu teyid ederek , Irak hukumeti ile yakin bir sekilde calisarak, Turkiye'nin guvenligine ve Kurd ekonomisinin ihtiyaclari temellerine dayali yeni iliskiler kurmayi onceligi yapmalidir.

Ozellikle, Amerikali diplomatlar Kurdistan Bolge Yonetimine Amerikan desteginin agirlikli olarak PKK'nin gercek anlamda engellenmesine dayandigini acikca anlatmalidirlar. Sonra ABD Turkiye'yi Kurdistan Bolge Yonetimine onemli bir yatirim paketi sunmaya tevsik etmeli. ABD de bu pakete karsilik kendi ekonomik paketini sunmalidir (Kurdistan'a). Dahasi, ABD Turkiye'yi, Irak'i ve ozellikle Kurdistan Bolge Yonetimini halen hazirdaki ekonomik baglarini gelistirmelerine tesvik etmek icin her seyi yapmalidir.

Turkiye, Irak'in siyasi yapisi icindeki Kurdistan Bolge Yonetiminin ozerkligini tanimaya, Kurdistan Bolge Yonetiminin PKK'ye ve onun cephe kuruluslarina karsi alacagi sert onlemler karsiliginda ticari anlasmalar imzalamaya tesvik edilmelidir. Irak'in toprak butunlugunu teyid ederken, Kurdistan Bolge Yonetiminin federal Irak icindeki statusunun taninmasi, onumuzdeki aylarda ve yillarda ABD askerlerinin Irak'dan cekilmesi sirasinda, Turkiye'yi Irak'da gelisebilecek olaylari daha iyi etkileme pozisyonu saglayacaktir. Ayni zamanda ABD sunu anlamalidir ki, Amerikan askerleri Irak'da olsa da olmasa da Kurdistan Bolge Yonetimi uzerindeki gucu Turkiye'nin uzerindekinden daha fazladir.

Obama yonetimi 2008'le birlikte Irak'dan asker cekmeye devam ederken, ABD bolgesel guvenlik, Irak'in ve komsularinin istikrarina yardimci olmayi amaclayan diplomatik grisimlerde Turkiye ile isbirligini guclendirmelidir. Irak savasinin 2003'de baslamasindan once Turkiye, Irak ile sinirlari olan ulkelerin katildigi “Irak'in Komsulari Konferansini“ duzenleyerek liderlik rolunu ustlendi ve 5 yildan uzun suren Irak savasi boyunca da bu tarz toplantilara duzenli olarak ev sahipligi yapti. Birlesmis Milletler ve uluslararasi Irak Sozlemesi forumlari (nasil cevirecegimi bilemedim, International Compact with Irak, Irak hukumetinin baslattigi bir girisim) gibi organizasyonlarla calisarak, Turkiye Irak'in istikrari ve Irak'in icindeki gerilimleri azaltmak icin cok uluslu girisimleri organize etmede cok onemli rol oynayabilir.

Slaw Rêzdar Hanife. Bu kadar caba ve emek vererek bu yazilari cevirip forma asmandan dolayi ne kadar te$ekür etsek azdir. hema zor zor spas rêzdar Hanife. $imdi . tamam Güney Kurdistan icin dü$ündükleri iyidir! hemde cogusuyla yarar yarar vardir ama sanki türkiye melek vede hep haki yenilmi$ gibi rapur sunmasi benim icin ister istemez bu raporu yazan sunanlarin türklerle bir akrabaligi var mi ? diye kendi kendime sormadim deyil. yani türkiye tanimiyorlar mi bunlar? türklerin anketleri ne kadar sahtedir onuda biliyorlar? türklerin irakin i$galina kar$i olduklari/korktuklari! kürtler bir $ey sahibi olmasinda ne olursa olsun görü$ü deyilmi? peki türkiyenin kendi icinde demokrasiye daha fazla zorlanmasinin gerekligini bilmiyorlar mi? türkiyeninde ortadoguyu kari$tiran bir ülke oldugunu bilmiyor mu bu mühteremler? örnek: filistinlileri israile kar$i gizliden/dolayli destekliyen türkiye deyilmi? süriye ye her yardimi sagliyan türkler deyilmi?(kürtleri bastirmak icin? irana ha keza!!(yine orda kürt haklarin gaspi icin) bana göre bu kongre üyeleri ya olayi tersten görüyor yada gercekten cok acemidirler... türkiye KÜRTLERE BIR $EY VERILMESIN DIYE HER $EYINI VERIR !!! ne zaman ki kürt sorunu biter ortadoguda türklerin pislikleride biter!! $imdi güneye yardim etmeleri sizde kürtleri sevdikleri icin mi? hayir!! bakin türk i$ik üniversitesini actilar bile!!! Güneye yardim deyil oranin her $eyini ele gecirmek icin dostluk yaptiklarini di$ariya yansitiyorlar!! ben $ahsen bu raporun coguna hayret dedim... tamam cikar meselesi oldumu her $ey degi$ir burasi tamam. yani amerikadaki demokratlar cigeri kediye teslim etmek istiyorlar anla$ilan... saygilar Nemirdani

Selamlar Sn. Nemirdani, Amerikalilar diyerek herkesi katmayalim bu guruba. Ben bu grubu biraz arastirdim, demokratlara ama demokratlarin en sol kesimine yakinlar. Sol (ki Amerikalilar liberal tanimini kullanirlar sol yerine) burada da isimize yaramiyor. Obama da secim sirasinda demokratlarin en solunu temsil etti ve onlarin soylemlerini kullandi. O yuzden de beni cok korkutuyordu. Ama iktidara geldiginde tum onemli noktalara sagci (cumhuriyetciler) ve demokratin merkeziyetci ve sag kesiminden insanlari atadi. Bu benim icime su katti acikcasi. O yuzden bu kadar sol goruslu bir dusunce kurulusunun Obama yonetiminde daha cok sag goruslu kisiler uzerinde cok etkisi olacagini sanmiyorum. Ama tabii bu adamlarin getirdigi tezleri bilmekte fayda var. Sevgiyle kalin. Hanife

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.