Dersim Özgürlük İnisiyatifi: 70 bin kişinin katledildiği Dersim katliamının 72. yılında kamuoyuna hatırlatmak amacıyla 16 Kasım ( Pazartesi) 2009 Saat 11.00 de
Berlin Türk elçiligine siyah çelenk koyup, Elçilik önünde anma eylemi gerçekleştitecektir.
72 YIL GEÇTİ, UNUTULMADI...
“Dersim katliamı 72. yılında. 1937-38 yıllarında Dersim'de Türk devleti tarafından yapılan katliamın üzerinden 72 yıl geçmesine rağmen bu katliam hiç unutulmadı, unutulmayacak ve hala sorumluları açığa çıkarılmadı.
Dersim katliamı, ’Dersim bir çıbanbaşıdır' sözleriyle Türkiye Cumhuriyeti rejiminin
Şefi: M. Kemal-Atatürk Dersim'i hedef göstermesiyle başladı. Önce 1935'te benzeri zor bulunur bir uygulamayla Dersim adı ’Tunceli' olarak değiştirildi. Dersim Katliamı için Ankara'da 4 Mayıs 1937 günü Bakanlar Kurulu toplandı ve 1937 Yılında Yapılan Tunceli Tenkil Harekatına Dair Bakanlar Kurulu Kararı'nı aldı. ’Gayet Gizlidir' ibareli yarım sayfadan oluşan kararla Dersim'in katliam fermanı imzalandı.
70 BİN KİŞİ KATLEDİLDİ...
70 bin kişi katledildi. Katliamdan sonra binlerce Dersimli sürgüne gönderildi, yerlerinden edildi. 15 Kasım 1937'de Dersim halkının önderlerinden Seyit Rıza ve yedi dava arkadaşı Elazığ'da idam edildi. Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezarının nerede olduğu ailesinin bütün girişimlerine rağmen hala açıklanmamıştır.
1938 trajedisi, geride sadece ölü ve yaralılar, sürgünler, insansızlaştırılmış adı ve bütün varlığı yasak bir bölge bıraktı. Dersim Kürtleri, kimlik, dil, kültür ve inançlarından dolayı planlı, sistematik bir katliama ve en acımasız asimilasyona maruz kaldı.
72 YILDIR KATLİAMLA YÜZLEŞMEDİLER...
Türkiye Cumhuriyeti'nin, günümüzde de süren ’tek dil,tek millet' ve tek din politikası önce Koçgiri'de, ardından Şeyh Sait İsyanında, Zilan'da sonra Dersim'de ağır katliamlar yaşattı.
Dersim katliamında Türk devleti on binlerce insanı öldürdü; kalanlar sürgün edildi, Dersim insansızlaştırıldı. Bu acımasız uygulamaların nedeni; Kürt, Alevi ve Kızılbaş olmaktı. Aradan 72 yıl geçmesine rağmen Türkiye Cumhuriyeti diğer Kürt katliamlarında olduğu gibi bu katliamla da hala yüzleşmiş değil. Öldürülen on binlerce insanın sorumluları hiç yargılanmadı ve açığa çıkarılmadı. Parçalanan aileler kendi geçmişlerini öğrenemedi. Binlerce kişi kendi yakınlarından hala haber alamamıştır.Devlet tarafından o dönem alıkonulan Dersimli çocuklarının nerede oldukları bilinmiyor.
Kardeşler,
Oysa benzeri örneklerin yaşandığı dünyada, katliamları gerçekleştiren birçok devlet halklara yaşattıkları acılarla, haksızlıklarla yüzleşti ve özür diledi. Ama Türkiye ise hâlâ dünyaya direniyor ve tıpkı Ermeni soykırımında uyguladığı ’yok' sayma stratejisini Kürt katliamları için de uyguluyor.
T.C ise devlet politikası olarak uyguladığı katliam arzusundan henüz vazgeçmediği ortadadır. “Halen Kürt coğrafyası bombalanıyor, köyler boşaltılıyor, insanlar kimlik ve kültürlerinden dolayı katledilmektedir.
Bölgede, ormanlar sistematik bir şekilde yok ediliyor. Siyanürlü altın elde etme işletmeleri doğaya zehir saçıyor. Bu güne kadar, bölgedeki nehirler üzerinde bir çok baraj yapıldı ve yenilerinin yapılması için de çalışmalar sürüyor. Devletin, her biri birer doğa katliam´ı örneği olan barajları yapmakla güttüğü asıl amaç, vadileri su altında bırakarak Dersim´i yaşanamaz hale getirmek ve insansızlaştırmaktır.
çözümün öldürmek ya da ölmek değil, farklılıklarımızın zenginlik olarak görülmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Kürt sorununa çözümü inkar ya da imhayla değil barışçıl yöntemlerle sağlanabilir. Ancak ileriye güvenle bakabilmenin yolu devletin geçmişiyle yüzleşmesinden geçmektedir. Aksi bir durumda yaşanan bu acı ve travma son bulmayacak, sorunun çözümüne katkı sağlamayacaktır. .
Dersim Özgürlük İnisiyatifi
[email protected]