Ana içeriğe atla

A.ÖCALAN IMRALIDA MI ? Hasan H . YILDIRIM A.Öcalanla avukatlarinin rutin görüsmeleri bazen sekteye ugrar. „Hava muhalefeti“, „arac bozuldu“, „personel yok“ vs. gerekceler ileri sürülür. „Apocu“ zevat hemem bunun „derin anlamli“ teorisini yapar. „Sagligindan endiseliyiz.“, „Yasam kosullari kabullenilecek gibi degil“, „siyasi tecrit altindadir“, gibi duygusal niniler seslendirirler. Bir kac gün sonra avukatlarla rutin görüsme saglanir. „Seyahata oldugunu, bu arada devleten yeni “cözümlenme“ ve “talimat“ getirdigini“, „bunu öldürün, sunu görevden alin, onu oradan oraya sürün, o alcak, bu hain, falan-filan bana bagli mi ?“ vs. bilidik incilerini siralar. Sira avukatlara gelir. „ Sizi alcaklar sizi. Görevinizi yapmiyorsunuz. Aklinizi basiniza toplayin. Ben devletim, devlet ne yapar bilirsiniz ? Haydi defolun, gözüm görmesin pezefenkler sizi.“ diyerek avukatlari kovalar. Bir baskasi “Dehhak ölmemis. Daha evel Bekadaydi, simdi imralida. Kafasinda kocaman iki yilan var.“ “Her avukat görüsmesinde kele istemekte.“ “TC devletinin Kürt ulus kökünü kazima operasyonu basariyla sürdürmekte.“ Basina yansiyan önemli-önemsiz birkac dipnot. Bizde neye inanacagimiza sasirdik. Sorduk sorusturduk. Bu nedenle Sükrü Gülmüs hoca´ya basvurduk. Titiye baglamis alici – vericileri, Imraliya sürmüs. Aldigi sinyallere göre zaman zaman Imralida, zamam zaman görev geregi baska alanlarda görüldügü anlasilmis. Ilgililere duyurulur. Sorun A.Öcalan, Imralida mi, Ankara´da Genelkurmayda mi bu pek önemlide degildir. Bilinen birsey varki, o da Kürt ulus kökünü kazimakla görevli kilindigidir. TC devletinin A.Öcalan ve “sifir adamlari“ eliyle Kürt ulusuna dayatigi ihanet sürüyor. A.Öcalan´a ilgi sicak tutulmaya calisiliyor. Halkin insani duygularina hitap ediliyor. Bunun esliginde bazi ulusal ve devrimci argümanlari kullanmaya itina gösteriliyor. Geri bilinc seviyeli halk kitlelerini kandirmayi bu yöntemde buluyorlar. Sömürgeci sistem cikari icin „büyük ve muazzam“ calisiliyor. Kürdistanli yurtsever ve devrimci politik güclere karsi karalama, iftira, entrika, tehdit vs. yüklü bir kampanya yürütüyor. Kendi icinde ve disindaki yurtsever ve devrimcileri katletmeye devam ediyorlar.KUKM`ni tasviye etmek, Kürt ulusunu tarihte silmek, Türklestirmek icin tüm karsi devrimci yol ve yöntemlere basvuruyorlar. TC`nin A.Öcalan`a bictigi rol henüz bitmis degildir. Devletin „Kürt Kriz Merkezi“nin bir elemani olarak is basindadir. PKK / Kongra-Gel´e bicilen misyon bu merkez de üretilir ve kendisine savundurulur. PKK / Kongra-Gel´de bir “emir eri“ olarak is görür. Sorun Kürt ulusunu teslim almak ve Türklestirmektir. Bu konuda TC devleti, A.Öcalan ve cetesine ihtiyac duymaktadir. Devlet isteseydi, A.Öcalan ve „sifir adamlar“i PKK`i coktan tasviye ederdi. Bu,defalarca A.Öcalan tarafindan ifade edildi. Fakat TC devleti bunu henüz erken bulmaktadir.Cünkü tüm karsi-devrimci yaptirimlarina ragmen KUKM`nin dinamiklerini tasviye edemediler. Bunu PKK ile denetim altinda tutmaya calisiyorlar. PKK`nin tasviye edilmesi halinde Kürdistan`da var olan potansiyelin devlete yönelecegi korkusudur. Devlet, bu tehlikeyi bir taraftan kendi yaklasim ve uygulamalariyla bertaraf etmeye calisirken, diger yanda PKK ile barajlamaya calismaktadir. Bu konuda daha hala A.Öcalan ve cetesine ihtiyac duymaktadir. Devlet, bu konuda A.Öcalan ve cetesine her türlü kolayligi sunmaktadir. Onlarda üstüne düseni „büyük ve muazzam“ yapmaktadirlar. A.Öcalan, sadece Imrali`da bulunmuyor. Imrali hedef sasirtma adresidir. A.Öcalan`in „sifir adamlar“inin ikidebir bir kampanyaya dönüstürdükleri „Bu hafta da asrin hukuk davasi avukatlari müvekilleri A.Öcalanla görüsemedi“ginin bir nedeni olmali. Peki bu neden ne olabilir? Bu neden, A.Öcalan`in her zaman Imrali´da bulunmadigidir. O, “Kürt Kriz Merkezi“ elemanlarinin oldugu her yerdedir. Herbiri birer kontra olan avukatlari vasitasiyla kamuoyuna iletilen „ A.Öcalan, bu haftada avukatlariyla görüstürülmedi“gine gösterilen „hava muhalefeti“, „arac bozuldu“, „eleman yok“ gibi gerekcelere ancak kusbeyinler inanir. Piyasa da A.Öcalan tarafindan düsürülen bolca kusbeyinli varken bu cabalari bosa gitmemektedir. TC devletinin birer istihbarat elemani gibi calisan „Asrin Hukuk Davasi Avukatlari“ bu konuda kendilerine bicilen misyonun gereklerini cok iyi yapiyorlar.TC devlet patentli, A.Öcalan imzali KUKM`ni tasviye edilme yaklasimlarin tasiyiciligini ve savunuculugunun hakkini veriyorlar. TC cezaevlerinde siradan bir tutuklunun ailesine gönderdigi bir mektubun bile bir cok merkez tarafindan incelendigi, siradan sebebten yirtilarak cöp tenekesine atildigi bir Türkiye`de kendileri tarafindan „bölücü örgüt sefi“ dedikleri A.Öcalan`in „talimatlari“nin kamuoyuna iletilmesine saglanan ortamin bir nedeni olmalidir. TC, A.Öcalan`nin Türkiye`ye dönmesini „zafer bayrami“ olarak kutladi. “Terörist basini getirdik, sira digerlerinde. Terörün belini kirdik, sira bittirmekte“ ile baslayan zafer naralarinin tozu-dumani arasinda „terörist basi“ dedigi A.Öcalan`a „terörist örgüt PKK“yi icerde yönetmesinin tüm yollarini acti. Bu konuda kendisine sinirsiz kolayliklar sagladi. Durup dururken ne olmustu? TC`yi buna itten sebeb ne olabilir? Kuskusuz bu olup bittenlerin bir amaci ve aciklamasi vardir. Bu,kontralastirilan ve sokaga salinan ve KUKM`nin tüm dinamiklerini tasviyesi misyonu bicilen A.Öcalan`a daha hala duyulan ihtiyactandir. “Apocu“ hareket, Kürt ulusuna kirli bir savas dayatti. Kürdistan halkinin tüm degerlerini carcur etti. Simdide bir tarafta teslimiyet ve ihanet yaklasimlariyla Kürt ulusu Türklestirilmek istenirken, diger yanda Kürtler birer birer katledilmektedir. Bu konuda A.Öcalan`nin „sifir adamlari“ da üstlerine düsenleri harfiyen yerine getirmeye calismaktadirlar. PKK Baskanlik Konseyinden tutun, “Asrin Hukuk Davasi Avukatlari“na kadar herkes TC üretimi, A.Öcalan imzali tasviye ve ihanet yaklasimlarini Kürdistan halkina kabul ettirmek icin her yol ve yönteme basvuruyorlar. Kürdistan halki, A.Öcalan ve cetesinin bu karsi-devrimci planina karsi caresiz degildir. Bu plani bozmak Kürtlerin elindedir. Her yurtsever Kürdün bu konuda yapabilecegi bir sey vardir. Dahasi bu isin sorumlulugu bagimsizlikci-devrimci güclerin umuzlarindadir. Kürdistan halkina karsi dayatilan bu karsi-devrimci plani bozmak sömürgeci sistem ve ihanet cetesine karsi verilecek topyekün bir savasla mümkündür. Sömürgeci sisteme karsi savasmak isteyen bir güc PKK ile savasmayi programlamak zorundadir. Cünkü sömürgeci sisteme yönelecek her Kürdistanli hareket karsilarinda “Apocu“lari bulacaktir. “Apocu“ hareketin varlik nedeni budur. Bu, dün böyleydi, bugün de böyledir. “Apocu“ hareket, hic bir zaman ulusal bir güc olmadi. Dahasi KUKM`ne karsi TC devleti tarafindan kurulan bir kontra örgütlenmesidir. Bu nedenle “Apocu“ hareket, KUKM önünde en büyük engeldir. Bu engel asilmadan KUKM`nin önü acilamaz. Bunu böyle anlamak gerekir. Kürdistan halkinin cikari “Apocu“ hareketin tasviyesini gerektirir. Her yurtsever Kürdistanli bu konuda üstüne düsen görevi yapmak zorundadir. Bu konuda bagimsizlikci-devrimci güclere ayrica büyük sorumluluklar düsmektedir. Sorumluluklarinin geregini yerine getirdikce, varolus nedenine uygun örgütlendikce ve düsmana karsi savastikca, sömürgeci sisteme darbe vurdugu oranda ihanetede gereken cevabi vermis olacaktir. Sömürgeci sisteme darbe vuruldukca ihanet o oranda ezilecektir. Bunun disinda ihaneti yok etmenin imkani yoktur. Kürtler, ihanet belasindan kurtulmak istiyorlarsa kendilerini sömürgeci sisteme karsi örgütleyip savasmak zorundadirlar. Bunun baska bir alternatifi yoktur. Var diyenler Kürdistan halkini oldugu gibi kendilerinide kandirmis olurlar. Sürec, agir sorunlarin kendini dayatigi bir sürectir. Sömürgeci sistem ve ihanet cetesinin ulusal varligimiza yönelen yaklasim ve girisimlerine karsi Kürdistan devrim dinamiklerinin tavri bekle-gör olmaz, olmamalidir. Sizlanma ve hak dileme hic olmamalidir. Böylesi onursuz bir yaklasimin sonucu cürüme ve tasviye olacaktir. KUKM`ne yönelen tasviye planina karsi Kürt ulus dinamiklerinin ortaya koyacagi en etkili yöntem, Kürt ulusunun silahli ulusal kurtulus savasi olacaktir. Bu nedenle Kürdistanli politik gücler, Kürdistan halkinin gercek kurtulusu temelinde bir program ortaya koymali, halki bu temel amac ve ilkelerde politiklestirmeli, örgütlemeli ve her türlü karsi-devrimci güce karsi savastirmalidir. Kurtulus yolu budur. Kürt ulusu, bugün tarihinin en büyük ihanetiyle karsi karsiyadir. Kürt ulusu sadece sömürgeci sistemin barbarlik düzeyine varan yaklasim ve girisimleriyle karsi karsiya degildir. Dahasi onun kurtulusu adina ortaya ciktigini iddia eden kontra „Apocu“ cetenin KUKM`ni tasviye etme, tarihte yok etme ve Türklestirme politikasiylada karsi karsiyadir. Sorun sadece sömürgeci sistemin uyguladigi inkar ve imha politikasiyla sinirli degildir. Bundan öte kendine „Kürt özgürlük hareketi“ diyen tarihin en büyük ihanetiyle karsi karsiya olmasidir. Kürt ulusu, yurtseveri, devrimcisi, ilericisi ve tüm ulusalci gücleri ile bir bütün olarak kendisine yasatilmak istenen ihanete karsi caresiz olamaz. Herkesin yapmasi gereken cok seyi vardir ve olmalidir. Kürdistan halki, gecmis ihanetlere karsi nasil ulusal bir durus aldiysa, bugünde „Apocu“ ihanet cetesine karsida ulusal bir durus alacaktir. Buna süphe edilemez. Dahasi ihaneti besleyen sömürgeci sistemin temeline yönelerek kendi gercek kurtulus mücadelesini sürdürecektir. Bu konuda Kürdistanli politik güclere büyük sorumluluk düsmektedir. Sömürgeci sistemi tasviye etmek ve ihaneti tepelemek bekle-gör tavriyla olmaz. Bu, yazip-cizmeklede olmaz. Ancak sömürgeci sistem ve yerli ihanete karsi verilecek bir savasla mümkündür. Kosullar ne kadar zor olursa olsun, eldeki olanak ve imkanlarla mutlaka sürece müdahale edilmesi sarttir. Barbarlik düzeyine varan sömürgeci sistemin uygulama ve girisimlerinin etkisizlestirilmesi, ihanetin önünün kesilmesi, dahasi tasviye edilmesi yürütülecek silahli ulusal kurtulus mücadelesiyle mümkündür. Sürec, ulusal varligimiza yönelen sömürgeci sistem ve ihanete karsi topyekün savas sürecidir. Kürdistan halkini zafere tasiyacak en etkili yol budur. Bunun disinda tutulacak her yol Kürtlere kaybetirecektir. 18.07.2004

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.