Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 23 March 2011

devam ediyoruz

1-sadece sende degil tum kurdlerde (ben de dahil) acayip bir her seyi bir araya toplama hastaligi var.
hastalik tabirine takilma. bu gorselikte de boyle, asiri yuk var gorsel secimlerinde. mesela birinci sayfa, ic ice ritim olmur diye koydugun duzenleme bana yuk olarak geldi. ben boyle gordum. burda baskalari da bu tur feedback yazmalari lazim sana. ovguyle seni su anda bulundugun duzeyden bir ust duzeye tasiyamayiz. oysa senin bir ust duzeye . daha da ust duzeye tasinman lazim

2-minimalist bir estetigi zorlamani onerecegim. tamam illa minimalist olmak gerekmiyor ama bu makximalistlikten ancak dinsizin hakkindan imansiz gelir yontemi ile kurtuluruz galiba. burdan dinsiz kurdlerde yaygin olan her seyi ayni yere dolduram huyu oluyor. senin baslangic slaytinda(otekiler de de var) sectigin bir suru figur renk gorunti yazi vs) azaltilmali ve minimize edilmeli (imansiz da minimalist secim oluyor)

3- HHY nin yazisindan indir indir indir uc ana tema bul. bu uc tema birbiri ile baglantili temalar olsun
ve bu temalari ister HHY nin yazdigi bicimde ister biraz re-formule ederek bunlara gorsel malzeme bulup bu konulari vurgula.

4-HHY nin yazisinda kullanilacak cok malzeme var. bu yaziyla birlikte Ismail Hoca nin meshur luxemburg kiskirtmasini da kullanirsin. bir gorsel urunde uc bes yazari kullanmak da mumkun olmali

5- ben olsam (su anda aklima gelen bir sey) su "elime silah almadim" meselesi ile dalga gecen bir gorsel urun hazirlardim. HHY de bikm is anlasilan bu sacma aciklamalardan. insan dagda bayirda (velevki abdoist cukurua dusmus te olsa asil niyetleri ulkeleri icin bir seyler yapmak olan gerila genclerimize dupeduz hakaret oluyor bu cumle- yani siz ahmak ve suclusunuz ben ise elime silah bile almadim) demek

bu sacma yaklasimla ironik bir dille dalga gecmek cok uygun gorsel bir konu.

6-baska bir urun de de 30-40-50 milyonluk kurdlerle 30-40-50 binlik ahalileri karsilastiran baska bir gorsel urun hazirlmak iyi olabilir. hatta kendi tezine anti tezi de kendin koyabilirsin.

vesselam bir okyanusta yuzuyorsun.
kulaclarin saglam
tuturdugun yon de iyi
kaslar ve kondisyon yerinde
sana hizini artiracak
enerjini effektif kullandiracak
ve menzile ulastiginda issiz bir kumsala degil de
kalabalik bir plaja ulasmani saglayacak
(tercihan guzel bayanlarin da bulundugu ;-)
ince teknik ayari lazim
ben bir ucundan AMATORCE basladim
(burda durup duruken gorsellik uzmani olmayayaim-yok oyle bir yetenegim de niyetim de)
diger AMATORLERE DE duyurmus olayim
ureten kislere teknik elestiriler cok faydali olur
feed back verin lutfen
(feed back dedik ya turkceci kurdlere de ufak bir derkenar not eklemek lazim: hava atmiyorum sakin beni kizdirmayin-surda sakin sakin yaziyorum-bulasmayin ingilizce kelime kullanmama.var mi bu tabirin turkcesi, geri besleme i diyecegiz? ee turkce mi olacak bu tercume?)

KB hurmetlerim ozellikle sana
sakin elestirilerim senin moralini bozmasin- nihayetinde bunlar bir kisinin fazlasiyla oznel gorusleri

HHY. (not verified)

Wed, 2011-03-23 19:55

Hek merhaba, Bana bir adres gönderebilirsen KB ye yapacagim süprizi sana da yapayim. Süpriz dedim de KB gibi merak etmen gerekmiyor. Öylesine bir sey. Saygilar. [email protected]

Anonymous (not verified)

Wed, 2011-03-23 20:16

"sakin elestirilerim senin moralini bozmasin- nihayetinde bunlar bir kisinin fazlasiyla oznel gorusleri" hocam senin hiç bir elestirin yanlis anlasilacak duzeyde elestiriler degil, tam tersi, kaliplasmis itici icigi-vicigi cikmis jargonlarin muptelasi olmayan herkes tarafindan anlasilacak ve bilince cikarilacak elestirilerdir. elestiride acimasiz olmayan insan en azindan samimi degildir.. bu benim icin artik, olaylari olgulari ve ardindaki gercekleri irdelemede bir konsepttir.. senden ricam: artik yazilarinin altina yukaridaki alinti ve benzeri cekingeleri ekleme.. kisilerin elestiri ve  oznel goruslerine morali bozulan gider kafasini duvara vurur:)) senin ve senin gibi diger insanlarimizin acimasiz elestirileri ve yorumlaridir beni gelistiren. hic bir cekinceye mahal birakmadan lutfen ama lutfen yaz ve elestir.. video ile ilgili soylediklerin bundan boyle kullanacagim yontemlerde rehber olacaktir. bundan kuskun olmasin.. fazla uzatmadan sunu da ekleyeyim ve sonlayayim: bak hocam nereden nereye geldik... eski yontemlerimizle birbirimize yaklasimimizin (daha dogrusu benim sana eski yaklasim yontemim demem gerekiyor) bizi-beni gelistirmesi hic bir zaman mumkun olmayacak seydir.. bazilari da bunun bilincinde oldugu icin surekli kesintisiz eski yontem ve yaklasimlari gundemde canli tutma gayreti icinde olsunlar! Ne gezer. onlar bildikleri ile devinip dursunlar, biz bu platformu Kurdistan Ulusal Kurtulus Mucadelesinin temel siyasal ekonomik etik edebi ... her seyini tartisacak bir platform haline nasil evirebiliriz onun caresine bakalim derim.. kollektif calisma meselesine gelince: ne www.newroz.com yoneticileri nede Foruma Kurdistan emektarlari tarafindan bana sunu yap bunu yap, sunu soyle yapalim vs diye bir istem talep veya kontagi olmamistir.. olmasina da gerek yok ki hocam! illahim birilerinin sunu yap bunu yap soyle yap boyle yap demesi mi gerekiyor.. veya benim veya senin newroz.com cu mu olmamiz gerekiyor.. hayir.. zaten bu platformun yurutuculerinin de boyle bir zihniyette olmadiklari gun gibi asikar.. demek istedigim, kollektif calismak illahim bir iki uc on yuz her ne ise, insanlarin bir araya gelmesi mi demektir.. ben boyle algilamiyorum.. kollektif calismak bir anlayis sorunudur.. benim veya herhangi diger bir insanin bu mesgul oldugum calismayi yapmasi icin herhangi bir kurum veya kurulus bazinda kendini bagimli kilmasina gerek yokki.. ha, arsiv belge dokumanlarin paylasimi ve yapilacak calismada kullanilmasi meselesinde ortak kullanim diye bir olgu onumuze cikabilir.. onun sikintisini cekiyorum.. elimde cok cuzi bir arsiv olusmus durumda yeterli degil.. simdi diyelim ki A veya B konularinda kullanilacak gorsel malzeme de ihtiyacim olan belge veya dokumanin foto'nun bana aktarilmasi veya kullanmam icin sunulmasi icin illahim birileri ile yan-yana gelmem mi gerekiyor>? anlatabiliyormuyum>? neyse fazla karistirmayayim, uzun olmasin.. sen benim ne demek istedigimi anliyorsun bundan eminim..

dennis jan (not verified)

Wed, 2011-03-23 22:40

http://www.youtube.com/watch?v=Hc92VGUOzyc yukardaki calisma sizofreni uzerine hazirlanmis ve yarismada ortak begeni toplayip birinci olmustur fikir vermesi acisindan yararlanabilirsin diye ilistirdim HeK yukarda yaptigi aciklamayi sanki bu fragmani izlemiste yapmis gibi aklin yolu birdir derler ya, kolay gelsin dj

Anonymous (not verified)

Wed, 2011-03-23 23:11

sagol link icin  izledim video yu, icerigine. verdigi bilgi-mesaja yonelik yorumum yok.. yorum yapmaya kalksam HeK hoca nin dedigi gibi yine destan yazmam lazim... ... teknik olarak kullandigi yontem ilginc... ama video formati olarak berbat bir video.. HeK hoca bugunku yazisinda vurguladigi gibi gorsel materialin kullanim bicimi cok onemli.. o linkteki video ile benim kullandigim format ayni degil.. cok az sayida insan ornegin bir fotografi kendi orjinalinden buyuk formatta buyutup videosunda kullanbiliyor.. benim avantajim (ogrendigim yontem acisindan soyluyorum yoksa ovmek buyutmek anlaminda degil) full formatta goruntu verebiliyorum video ya.. onlarda da bu yok.. dikkat et video formati sag ve sol taraflarinda siyah var.. goruntu full degil.. ayrica her sey kullandigin programlara bagli bir seydir.. onemli olan hangi programi (software veya hardwar) kullandigin ve o programlarin ozelliklerini seceneklerini sundugu olanaklari anlamak bilmek denemek ve oldukca fazla dahi olsa durmadan video yapmaktir.. her seferinde vurguladigim gibi yaptigim her calisma bir testtir.. en iyisini basarana kadar.. boyle senin gibi HeK hoca gibi insanlar oneri elestirilerini sundukca bende daha fazla ogrenmis olurum.. tesekkurler selam saygilar Kurdekí Bénav

HeK.notlar (not verified)

Thu, 2011-03-24 00:36

slm KB kolektif kelimesini galiba yanlis yerde kullandim. ozellikle sanatcilarin TEK BASINA olmalari bir mecburiyet benim senden istedigim gorsel projelerini ilerletiginde bu isleri bir grupla yapabilme sansini olusturmak. yoksa bir birinin isine karisan-emir komuta kulturu ile degil elbette. bu bir sanat grubu gibi-daha effektif uretebilen bir ekip gibi bir sey. su asamda da degil-elbette insanarin yetenekleri cok cesitlidir daha dogrusu yetenek dagilimi cok ilginctir kimisi renk ustasidir kimisi insan psikoljisinden anlar  kimisi yazilari iyi ozetler (yeri geldi einstein in lafini alitilayalim: kisa yazacak kadar vaktim yok-diyor akilli adam kisa yazmak buyuk marifettir. dikkat edersen hala o marifeti beceremeyenlerden biri de benim) bir yaziyi kisaltmak-ozetlemek gibi bir yaziyi gorselige cevirmek de bir baska yetenek gerektirir. butun bunlara bir suru baska seyleri de eklemek mumkun butun bu yetenekleri tek bir kisiden beklemek hem buyuk haksizlik hem de insan kapasitesinn otesinde. bu sebeple gorsel faliyetlere ilgi duyan genclerle birlikte calisman iyi olurdu muzik grubu gibi bir sey bu  herkesin solo yapma hakki mahfuz kalmak sartiyla... hayat dogarken de olurken  de solo dur bunlarin arasinda da yanlizligimizi gidermeye cabalariz hurmetler HeK

HeK.notlar (not verified)

Thu, 2011-03-24 01:23

suprizi de merakla bekliyorum yanilmiyorsam Kahta mintikasindansin henuz nemrud a yol iz yokken o daga cikmis kisilerdenim-hemseri sayarsin artik beni! cikisi arka tarafdan su an ismini hatirlamadigim bir koyden yaptik inerken de su an yolun gectigi koy tarafindan indik iki kisi idik.  o vakitler tepede bir bekci ini-taslardan yapilmis bir korunaktan baska bir sey yoktu. ben ve kafadar amcaoglum disinda iki de alman turist vardi. o vakitler issiz bir yerdi o haliyle daha etkileyici idi sonradan iki uc kere daha ciktim yol yapilmis konaklama tesisi yapmislardi davulunu zurnasini darbukasini  alan (laf olsun diye yazmiyorum gercekten elde darbuka ile bu mekana gelip cifteteli oynayanlar bile gordum sonraki yillarda) onca gurultu ile manasiz sarkilarla ortamin havasini da berbat ediyorlardi ama ne yapacaksin insan boyledir burda darbuka zurna calinmaz ! diye kural da koyamazsin yani simdi Luvr veya bristih museum  u gezmeye darbuka ile gidenleri bir dusun oyle bir kamedi vakia iste insan boyledir dedik hem oraya sahane bir mezar heykeller kondurur binlerce yil sonra hem de o guzelligin icine eder Kahta da da tam karakusa dogru giden yolda kavsakta bir otel vardi onun terasinda yatmistim-hic unutmam yildizlarin altinda. eski kahta,samosa filan hep dolastim oralari, narince diyecem hafizam beni yaniltiyor olabilir oyle bir koy varmiydi oralarda bir adam atini kaybetmisti atini ariyordu bir kir kahvesinde oturup onunla sohbet ettik malatya taraflarindan kalmis gelmis atini arayan bir adam o vakitler bugunku gibi sik araba filan da gecmiyor ancak zorla bir kamyona denk dustuk arkasinda  adiyaman a kadar yolculuk filan sonra  siverek e gecmistik baraj yapildiktan sonra nemruda son cikislardan birinde gene siverege geceyim dedim oo feribot beklemek icap ediyor artik ancak hayat eski seyleri yok ederken yeni eglencelikler cikartiyor tam feribotun kalktigi yerde  sevimli bir kurd aile kurmus bir kir lokantasi gelen gecen nadir kamyonculara servis veriyor biz de oturduk gecenin ortasi son ferbotu bekliyoruz gene zifiri karanlik ancak hava limonata gibi adam da bize elinde ne varsa onlari mangalda guzelce kizartti sahane -basit ama sahane bir salata ile koy ekmegi ile servis yapti hayatimda unutamadigim yemeklerdendir dort kisiydik onca seyi yedikten sonra ucreti nedir diye sordum oyle bir rakam soyledi ki kisi basi bu kadarcik mi? diye sormak durumunda kaldim hayir hepsi birden bu kadar demez mi adama neredeyse zorla fazla odeme yapmak zorunda kaldim bu kadar mi hesapsiz kitapsiz iyi niyetli olunur? emek onca servis bu kadar mi ucuza sunulur. bir de sevimli cana yakin kisiydi ki ardindan ferbot geldi koca koca kamyonlar  egri buyru derme catma ferbota giriyor feribot gicirdiyor filan ben en azgin okyansularin adamiyim da gene de  yahu bu tekne bu kadar yuku kaldiri mi diye sordum kendi kendime kurdistanin metaforu gibiydi bu tekine de kaptan kim diye sordum uzun boylu zayif bir kurd, yasi 30 civari sevimli biri yahu senin teknen bu yuku kaldiri mi? diye sordum hic ikirciklenmeden daha fazlasini da kaldiri dedi isik misik filan da yok zifiri karanlik ee isik dedim? gerek yok boyle daha iyi demez mi kerterizi nasil aliyorsun dedim bana mum isigi kivaminda bir isik gosterdi karsi kiyida  teknenin burnunu ona dogrultuyorum oluyor dedi yilmaz guneyin resimleri ile donatmisti kaptan koskunu kaptan kosku deyince aklina nasil bir sey geliyorsa sil onu bu kaptan kosku kurdistan teknesinin kaptan kosku gercek kaptanlarin kosku abdo gibi osuruktan kaptanlarin degil kucuk daracik karanlik ama is bitirilen kendine guvenli oldugu kadar da sevimli ve sahici alcak gonullu bir kaptan ve onun kosku kaptan da kurdistanin saglam bir evladi cikti bir de yedegini tanistirdi benimle o otekinden de matrak biri idi karsi kiyiya kadar memleket meselerinin en yasaklilarini dahi konustuk bunlar senin memleketinden panoramalar, insan manzaralari aklimda kalmis bu da benim sana coban suprizim olsun hurmetler HeK

Hasan H. YILDIRIM... (not verified)

Thu, 2011-03-24 15:31

  Email gelmedi, haberin olsun kontrol edersen iyi olur o hal olur o bir yana beni duyumsuz bir geziye çıkardın sağol varol hafızan yanıltmamış seni Narince adında bir nahiye var Nemrut'a giderken yol üzerinde tarihi eski bir yerleşim birimi Diyarbakırda asılan Şükrü ve Mehmet Nuri adındaki güzel iki kardeşin memleketi ki onlar Osman Sebri'nin amcaları olur şahit olduğun gibi yöre insanı saf ve temiz bir o kadarda yurtsever tarihi arka planı var Şükrü, Sebri, Nuri kardeşlerin hikayeleri Osman Sebri, Hemşer ve Mehmet Cantekinlerin çabaları yöre insanı üzerinde derin izler bırakmış laf aramızda kalsın benimde bu çorbada tuzum var zaten süprizin o insanlara ilişkin anlatıklarım feribot hikayesi bildik bir hikaye aslen Gergerliyim Nemrut gerger kahta arasında barajlar yapıldıktan sonra o feribot dediğin lanetli şey gerger civarında da uygulamaya konuldu yıl 1995 Nisan ayı babam o dönem kaza merkezinde oturur odun için köyümüze gider aşık olduğun meşe bizde bol bir kamyon doldurur binerler feribota babamda şofür mahaline biner barajın tam ortasında kamyon devrilir barajın dibini bulur kurtarılıncaya kadar sizlere ömür tabi ben mülteci kavşağındayım hala mezarına bile gitmiş değilim bu da benim hikayem kısa keseyim hürmet benden

HeK-notlar (not verified)

Fri, 2011-03-25 11:46

[email protected] adresine sen bir mail atarsan sana reply yaparim. farkinda olmadan kotu anilarini deprestirdigim icin de cok ozur dilerim. Baban in basina gelen kazayi hatirlamana sebep oldum, kusura bakma. demek narence ismini dogru hatirlamisim, aklimda kalan cok guzel yesil bir kasabadir. elbette kaybolan atinin pesindeki adam da. nemrud daginin ote yaninda (yol olmayan tarafta, bir koyde kisa sureli  misafir oldum. o koye de  karakush koprusunun yaninda bir iki hane var orda oturuken  kahta dan orya gelen bir minubus ile ulasmistim. minubusun icinde yer yoktu, biz tepesinde baska koyuler ve bir iki de keci ile birlikte yolculuk ettik. eski kahta nin oralardan gectik, bir dere kayalarin arasinda  dogal bir golet yapmisti, cocuklar da orda serinliyordu, onu da hatirliyorum. hatirliyorum demek de tam dogru degil, butun bu yerlerin renkli slaylari var arsivimde, bu goletin de  -fotografcilikla siki bir sekilde ugrastigim donemlerdi o gunler. ancak bu fotigraflara neredeyse 20 yildir baktigim yok. yani hazizamdaki resimlereden yaziyorum. cok guzel bir cografya idi. aksam uzerei koye vardik, yanilmiyorsam koca bir ceviz agacinin altinda oturduk. hic unutmadigim sey sudur; koylu kadinlar vardi ve bizim Van Hakkari yoresinin kiyafetlerinden cok farkli, elsbisler daha koyu renkli ve poshulari daha gosterisli kiyafetler giymislerdi. bunlarin fotografini cekmeye kalktim, bana cok kizdilar. kadinlarin fotografini cektirmediler. ben inatciyim israr filan ettim, dil doktum sizin evladinizim bu giysilerin resimlenmesi lazim filan diye, bir erkek cok kizdi bana. vesselam  hep uzulmusumdur o kendi dogaliginda bir ceviz agaci gogesinde sesiz sakin (birinin eli cenesinde idi, hic unutmuyorum cok dertli bir bicimde oturuyordu ve ceviz agaci golgesi de yapraklarinn yesil tonu de aksam ustu isigi da, tam mukemmel br fotograf imkani veriyordu. anca o tutucu temayuller yok mu burdada bir kurdistan urununu tesbit etmemizin onune dikildi. son yillarda bizim yorde artik eski kadin giysilerini gienler kalmadi. muhtemelen  sizin yorede daha onceden bitmistir bu gelenek. hep aklima duser ve yanarim o cekemedigim fotografa. bu da ilave bir ani senin memleketten. darisi seninle birlikte o mintikayi dolasmak olsun. hedefimiz bu olsun hurmetler HeK

HHY. (not verified)

Fri, 2011-03-25 13:52

ortada özürlük bir durum yok emaıl gönderıldı şimdide ben merak etmeye başladım neyse biz yöre yaşam manzaralarına bakalım ... minübüs, keçi, koyun dedınde yörede onlara iklişkinde çok çarpık yaşanmışlıklar var kamyon, taksi yöreye yeni girmiş şehrin varolan tek ana caddesinde kamyon anarya yapıyor şöför muavini uyarır oğlum bak arkada araba var mı diye muavin gel gel sol yapta gel diye bağırır o sırada son hızla gelen bir taksiyle kafa kafaya gelir taksi hış olur şöför kızarak muavine bağırır "ulan sana demedim mi araba var mı diye" muavin "ırrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr teksi de erebı mi?" der ... o gezdiğin yollarda minübüs seyir halinde adamın biri el kaldırır minübüsün içi insan, tavuk, keçi dolu yer yok şöför içerde yer yok, üstte binmek istersen çık der yolcu yukarı çıkar minübüs son sürat, rüzgar fırıl fırıl esiyor, çekilecek gibi değil üstte bir de boş tabut var yolcu kapagı kaldırır içine uzanır derken bir müddet sonra bir başka yolcu el kaldırır şöför onuda yukarı gönderir minübüs tam hız aldığında tabutaki yavaşça kapağı kaldırır yeni gelene bakar sende mi geldin dediğinde bizimkisi ölü hortladı derken kendini aşağı atar adam ölmez ama kırılmadık yeri kalmaz o topraklarda bu acayipliklerle dolu hikayeler var aslında toplansa ve işin eri bir kalem yazıya dökse ne hoş olur saygılar

kurniche (not verified)

Fri, 2011-03-25 22:32

su siralar Hasan Bildiricinin Sarya II sini  okuyordum once o beni aldi o daglarda bi gezdirdi, dudaklarimi isirtti, cok ama cok uzdu simdi ise siz Nimrod ,Kahta Komojen diyarinda yolculuga cikardiniz az bi sure once ise artik o yorelerde sedir agacinin kalmadigini  uzulerek ogrenmistim, yada kalan tek tuk Enkidu' da cok ugrasmisti kesmemesi icin Gilgameshin, o ise  inatla kesip baslarina turlu belalar sardiklari o yoreler bizim oralar sanki bende sizinleymisim gibi hissettim kendimi oralarda tesekkur ediyorum paylastiginiz ortak ettiginiz icin

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.