Biz de bir halk ve ülke var.
Satan satana.
Sahiplerine soran yok.
Türk'e aşık nerde bir düşürülmüş varsa simsar kesilmiş.
Gel devlet gel.
Kürd-Kürdistan bunlar.
Bedevadan verilir.
Yok mu alan?
İşte düşürülmüş Apocu Muzaffer Ayata o simsarlardan biri.
İşte simsarın dedikleri,.
...
Muzzafer Ayata Hasan Cemal'a Berlin'de görüştüklerinde şunları söyler:
“Biz yaşadığımız bütün acılara rağmen Türklere yine iyi bakmaya devam ediyoruz. İçimizde kin, nefret duyguları yok. Bunları çoktan aştık. Çünkü bizler yıllar yılı birlikte yaşadık Türklerle... Ama bizden sonra gelen kuşaklar bizden bayağı farklı... Onlarda, iç dünyalarında bir kopuş var Türklere karşı... Ve unutmayın, bizler, yani kurucu kadrolar olarak hâlâ direksiyondayız, etkimizi sürdürüyoruz. Barış için bir şanstır bu.”
Devlet'in çocuğu Hasan Cemal'in Ayata'nın bu söylediklerine şu notu düşer.
“Barışı içtenlikle isteyen herkesin bu sözlere kulak vermesinde yarar var.”
…
Bu kısa paragraf Apocu cenahın neye hizmet ettiklerinin kısa bir anlatımıdır.
Türkler ne kadar zulüm yapmış olsada onlara kızmış değillermiş.
İnsanlıkdışı uygulamalara bağışıklık kazanmışlar.
Zulüm delisi olmuşlar.
Alışmışlar.
Alışılmışın dışında zulümkarlara aşık olmuşlar.
Şu an bu ruh halindeki düşürülmüş Apocu kadrolar hala direksiyondalarmış.
Türkler bunu kendileri için bir şans olarak görsünlermiş.
Arkadan gelen kuşak fırtına gibi.
Maazallah direksiyona geçerlerse Türkleriin işi bittik.
Çünkü bu nesil Türk düşmanı.
Kürdleri bağımsızlığa taşımaya çalışacaklar.
Bu nedenle Türkler ne edip edip bu sorunu bizimle bittirsinler.
Türklerin yaptığıda zaten bu.
Devletin çocuğu Hasan Cemal bu denilenler karşısında dörtköşe olmuş.
Hasan Cemal'e “dost” payesi vermiş Kürd çevrelere duyurulur.