Ben Güney Kürdistan İdaresinden şikayetçi olduğumu
her önüme gelene ve özellikle Çerçicilikten anlayan
Fermason arkadaşlara bıkmadan usanmadan anlatıyorum.
Çerçilerin problemi en büyük ulusal davamız.
Bunu en iyi bilen Hewler'deki "Hawraman" ve Suleymaniye'deki "Aşiti"
ötelidir.
Bu otellerimiz bir dile gelse Çerçilerimizin çektikleri çileleri daha iyi anlayacağız.
Çünkü bu öteller bizim geleceğimiz ve ulusal mirasımızın biricik direkleri olan Çercilerin çaresizliklerine en büyük tanıklarıdır.
Çerçilere tüm kapılar kapalı ve en basit isteklerine cevap bulmak için
aylarca randevu beklemek zorundalar.
Çerçilerimiz geçmişlerine dair her şeyi abartarak anlatıyorlar. Güney Kürdistan'a gitmeden önce o kadar işleri arasında Güney Kürd liderleri ve aileleri hakkında bir dizi şeyi ezberlemek zorundalar. Hatta bir kaç Soranice kelime dahi ezberliyorlar.. İşleri kolay olsun diye "Çoni, Çaki, Paki Ezbeni" dahi diyebiliyorlar.
Bazılarıda kendine göre örgüt aramak zorundalar. Güney'de Çercilik yapan bazı caduc siyasilerin eski örgütleri hakkındada bilgileniyorlar.
Bunların dışında her ne kadar Şêx Said'in yada başka bir Kürd şehidin torunu olmaalarda torunu olduğunu yemin ederek anlatıyorlar. Bu şehidlerimizin torunları binleri aşıyor, neyse onlar gözden ırak Iraklılar bilemezler.
Biz her şeyi kitabına uyduruyoruz, ama buna rağmen bizi otel odalarında bekletiyorlar.
her ne kadar biz hotel lokantasında Kürd, Kürd şairi, Kürd belediye başkanı, kürd tarihcisi isek, odamızda tam Çerciyiz.
Buna rağmen kimseyi ikna edemiyoruz.
Aylarca otelde bekliyoruz.
Sağolsunlar otel parasını ve yiyeeceklerimizi ödüyorlar.
Ama, sabrımız kalmıyor.
Bizim gibi meziyetli, hünerli, her daldan oynayan işinin erbabı olan şahisyetleri "Hawraman" ve "Aşiti" de bekletmek kimsenin hakkı yok.
Bizden bazı Çerçiler orada su başlarını tutmaya çalışıyorlar. Ama, bizim iç tüzüğümüzden dolayı bizi görmezlikten geliyorlar.
O arkadaşlar işlerini iyi biliyorlar. Kendilerini öyle misafir felan olarak değil, oradaki malın sahibi olarak görüyorlar.
Kimsede ses çıkarmıyor.
Kimse bilmiyorki onlar bizim fermason localarından yetiştiler. Birilerine Vila vermişler ben o vilayi hakettim diyor. Diğeri dostalar beni bazarda görsün herkese hava basıyor.. Bu Çerci arkadaşlarımız çok yıpranmışlar. Son nefeslerime gelmiler. Bizim bunların yerine geçirecek dinamik ve şunun yada bunun torunu olduğunu andıracak birilerini bulmamız lazım..
Yoksa yabancı çerçiler piyasaya hakim olacak..
Çerçice selamlar
Çerçizan