[b]Halepçede biz Kürdlerin silahları yoktu, ama Kendekol'da vardı.[/b]

15 Ağustos 2000
Zagrosta ki sözde kürd tanrılar uyarmıştı bizi, ’burası bombalanacak diye' (nerden biliyorlarsa !?.).

Yükseklere çıktık, kürd tanrılar aşağıda kalmıştı, neden acaba?
Bu ne cesaret!. ’Helal olsun' diyorum tanrılarımıza.

Bizi bombalayacak Türk uçaklarından hala ses yoktu, gözlerim ile bir İran bir Irak tarafına bakıp duruyorum, ama bedenim Türk tarafında !.
Çünkü F16'lar o taraftan gelecekti.

İkindi vaktine kadar gökyüzünde bir İran savaş helikopteri ve kuşlardan başka hiç bir şey görmedik.
Tanrılarımız neden yanılmıştı acaba?!.

Tekrar aşağıya indik, vadiye.
Aç ve yorgunduk

Irmağın yanına gittim, ellimi yüzümü yıkadım ve uzandım.
Suyun sesini dinlerken Türklerin ateş püsküren ejderhaların sesi birden yükseldi.
Taarruza geçmişlerdi, beklenmedik bir anda.
Hemen kaçıştık tepelere, dakikalar geçti ama uçaklardan herhangi bir püskürtme olmadı, değilse şimdiye kadar yüzlercemiz ölmüştük bile.
Tam sekiz tane F16 idi.

Bu arada görece kendimizi güvene almıştık, çünkü on dakika oldu hala uçuşuyorlardı!.

Sonra ateş püskürtmeye başladılar, ama nereye!?.
Sağıma ve soluma bakıyorum bir türlü ateş topları yanımıza düşmüyordu.
Hafif bir tepeciğe çıktım ve araziye, aşağılara baktım.

Bu da neydi?!.
Gözlerime inanmamıştım, uçaklar aşağıdaki köy halkına ateş püskürüyorlardı!?.
Bu nasıl olur, bir yanlışlık vardı!.
Neden ama?,
Biz azılı düşmanları gözlerinin önünde dururken, neden onlar?.
Ateş püskürmelerinden ziyade sesleri daha çok korkunçtu, inek gibi böğürüyorlardı, inişe geçerlerken.

Gözlerimizin önünde film izler gibi kadınların, çocukların, erkeklerin öldürüşünü izliyorduk. Paramparça oluyorlardı, havada uçuşuyorlardı.

Neden stratejik tepelerimizdeki silahlar, karşı atakla bu uçakları korkutmuyordu!?.
Bilmiyorum.
Korkuyorum, sayıklıyorum, öfkeleniyorum.....!
Neden... neden.....?.

Şimdi biliyorum ama.
Bu bizim tanrılara yani PKK'ye değil, karşı yakadaki Kürd tanrılarına, KDP ye bir siyasal uyarıymış.

Yani !?.

Her şey anlaşmalıydı, değilse bizimkiler nerden bildiler yarın buranın bombalanacağını, ve tekimizin burnunun kanamaması!?.
Ayrıca, bizim normal zamanlarda zart zurt ateş püsküren silahlarımızın o gün tek atışı yapmadığı.
Yani PKK'li tanrılarımız, ideal ve ütopik kürd halkı için gerçek kürd halkını siyasal malzeme olarak kullanmıştı.Hem de kendi düşmanı ile.

*****

O gün köye gitmedim, ama ertesi gün gittim, savaş denilen şeyin amacı ne olursa olsun, meşru olmadığını o gün anladım.

Sanırsam sonradan bunun hakkında bir kitap çıkmış Kendekol Katliamı diye.
Acaba kitapta bahsediyor mu bizim PKK'li tanrıların o gün o köylüleri F16'lar bedenlerini parçalarken, bizim bir fiske mermi atmamamızın karşılığında ne almışlardı.
Azılı düşmanımız Türk devletinden?.
[b]O gün uçaksavarlar çalışsaydı 40 değil belkide bir Kürd bile ölmeyecekti.[/b]

Zeus'ların 'özgürlük' imzalı portrelerinden biri işte.