Bu tartisma bana "Jefferson Paris'de filmini seyrettikten sonra bir Amerikali arkadasimla aramizda gecen ve Kurdlerle en kucuk alakasi dahi olmayan bir konusmayi hatirlatti bana. Bilmeyenler icin soyleyeyim; film 3. Amerikan baskani Thomas Jefferson'in hayatini ve siyahi kolesi Sally Hemings'le olan iliskilerini anlatiyordu. Sally Hemings aslinda Jefferson'in karisinin yari kardesiydi, cunku babalari ayniydi. Amerikali arkadasim (beyaz) filmden sonra 'Sally Hemings'in babasi da beyazdi ama siyahlar onu sadece siyah olarak niteliyorlar, bu cok yanlis' demisti. Ben de ona, "dogru Sally Hemings'in babasi beyazdi ama kendisi bunun faydasini hic gormedigi gibi, zamanin siyah kadini olarak kole olarak yasadi, kole olarak Jefferson'in sevgilisi oldu, kole oldugu icin Jefforsondan olma cocuklari da kole oldu, cocuklarina ozgurluk kagidini kadinligini kullanarak Jefferson'dan aldi. Yani bu kadincagiz hayatinin her asamasinda kelimenin tam anlamiyla 'zenci' olarak yasadi, 'zenci' olarak azap cekti, 'zenci' olarak da oldu. Olumunden bunca yil sonra kadincagizi beyaz yapmaya calismanin anlami ne, birak kadincagizi zenci olarak da mezarinda rahat yatsin" demistim. Kurdlerle hic bir alakasi olmadigini soylemistim size. Hanife