işte ıspatı : [color=#0033FF][i][b]"O hâlde şimdi zulme maruz bırakılmışları Spinoza'nın, “Her şey kendi varlığı içinde sürekliliğini korumaya çalışır,“ ya da Duran Kalkan'ın, “Şimdiye kadar siyasi, askerî, ideolojik her alandaki mücadelemiz tek hedefi, siyasi diyalogla çözüm bulma doğrultusundaydı. Şimdi bunu söyleyemeyeceğiz. Hedefimiz değişiyor. Kendimiz kendi demokrasimizi inşa ederek, demokratik toplum örgütlülüğünü geliştirerek kendi çözümümüzü kendi özgücümüzle sağlayacağız,“[29] uyarısı temelinde kavramalıyız, anlamalı ve Türklere anlatmalı, kavratmalıyız...
Yoksa... " (Temel Demirer)[/b][/i][/color]
kendi yoldaşına işkence yapan
ve yapmadığı hallerde de
yapılanlara ses çıkarmayan ruh ve kişilik yapısı ile..
savunduğu,
muridlik yaptığı ve bununda ötesinde yoneticisi olduğu Kemalizmin "kurd kalesi"
PKK gibi bir yapılanma ile ideolojik siyasal kalıplarınız
aynı olmasaydı
demokrasinin ve insanlığın ırzına geçildiğı bu minnacık despotik insanlık duşmanı oluşumun yoneticisi bir unsurdan (Duran Kalkan) alıntı yapıp
demokratik humanist anlayişin ırzına gecmezdin
bay Temel Demirer!
yazılarına ordan burdan ögrendiğin "kurd atasozleri"ni serpistirsen de amacın sırıtıyor..
aha bu da benim bu uzun ve boş yazıya cevabım olsun
çok uzun, çok 'hoş' bir yazı ama sonuç?: "hoş konuştun - moş kon