Skip to main content

Değerli arkadaşlar, Şükrü Gülmüş'e aylarca ısrarlı bir şekilde iki soru yönelttim. O hangi havadan çalar hangi konuyu gündeme getirirse getirsin karşısına bu iki soruyu sürdüm. Şükrü beni sitesine yazmaya davet etti. Davetine aynı soruları sorarak karşılık verdim. Rizgari'yi izleyenler hatırlarlar, "[i]hiç kimse için bugüne kadar yapmadım[/i]" diyerek benim adıma övücü bir şiir yazarak sitesine yazmamı tekrardan teklif etti. Teşekkür ederek ve yine aynı soruları öne çıkararak karşılık verdim. Sorulardan birincisi Şükrü Gülmüş'ün devlet tarafından kışkırtıldığından kuşku duymadığım PKK-KUK çatışmasında o dönem Mardin Eyaleti'nin ikinci derece sorumlusu olması münasebetiyle çatışmalardaki rolü ve eline ne ölçüde kürt kanı bulaştığıydı. Sonuçta Şükrü Gülmüş "[i]evet, ben katilim, öldürdüm[/i]" diyerek suç kabul etti ama detay açıklamadı. İkincisi, Şükrü Gülmüş'e alman tıbbi kurumlarınca verilmiş olan amiyane tabiri ile "deli" raporudur. Bu raporla Şükrü Gülmüş'ün cezai ehliyetinin olmadığı, işlediği ve işleyeceği suçlardan dolayı normal bir insan gibi yargılanamayacağı rapora bağlanmış olmaktadır. Şükrü Gülmüş'ün Almanya'da bir almanı bıçaklaması üzerine yargıya sevkedilmesi sonucu bu rapor ortaya çıkmış, mahkeme Şükrü Gülmüş'ün akıl hastası olduğunu havi raporu dikkate alarak hiçbir cezai müeyyide uygulanamayacağına binaen yargılamadan serbest bırakmıştır. Benim ısrarla gündeme getirdiğim bu soruyu da sonuçta "[i]evet, ben deliyim[/i]" diyerek kendi sitesinde cevapladı. Bunların dışında Şükrü Gülmüş'ün yalan söylemek ve basit düzenbazlıklara tevessül etmek, birlikte çalıştığı insanlarla geçimsizlik şeklinde öne çıkan hususiyetleri de var. Bunlar Şükrü Gülmüş'ün eksileri. PKK'ye tavırlı oluşu ise olumlu yanıdır. Bireysel borca mahsub edilebilir ama siyaseten işlevsel olabilmesi dürüstlük şartı gerektirir. Şükrü Gülmüş benim izlediğim kadarıyla ikircikli. Söylemedikleri, gizledikleri, çarpıttıkları söylediklerinden kat-kat daha fazla. Deli raporunu nasıl elde etmiştir, itiraf ettiği gibi delimidir değilmidir bilmiyorum ve bilmek istemiyorum. Ancak yalancı olduğu, insan öldürmeye varan bir yığın çirkin eylemin faili ve suçlusu olduğu muhakkak. Siyasetin ve insan hukuku savunusunun ve hele Kürdistan gibi infazların ve insan hakları ihlallerinin tezgah ve komplolarla elele bir kurtuluş mücadelesini çökertmek için başat yöntemler olarak kullanıldığı bir ülkede cinayet ve komplo karşıtlığı şampiyonluğunun bu suçlardan sabıkalı kişi ve gruplara bırakılmaması sağduyulu her kürdün görevi olmalıdır. Kürtler bunu başarmadıkça insanlık aleminde itibar sahibi olamayacaklardır. Ciğerin kediye teslim edilmesine rıza gösteren mantık kürtlerin üzerinde dikkatle düşünmeleri gereken ciddi bir olguyu işaret ediyor. Kürdistan tarihinin soykırımlar tarihi olduğu kadar siyaseten komplolar ve infaz uygulamaları tarihi olduğu tecrübelerimizle ortada duruyor. Kürtlerin kavgası Öcalan'ın birini kovarken diğerine yer hazırlamaktan dikkatle kaçınmak tahtında başarı şansına sahiptir. Kürtler bir ucubeyi defedip yerine diğerini yerleştirmek, bir diktatörü etkisizleştirip diğerine ortam hazırlamak, yabancı despotları kovup yerine yerli versiyonlarını ikame etmek için mücadele vermiyorlar. Kürtlerin kavgası ülkemizde çağdaş ölçüleri geçerli kılmayı hedefliyor. Kürdistan mücadelesi, bağımsızlığı olduğu kadar özgürlüğü ve demokrasiyi amaçlıyor. Hürmetlerimle.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.