Kürdistan'ın dört parçası ve diasporada geniş bir örgütlenme ağına sahip olan Kürtlerin en büyük kadın organizasyonu KJB, Hewler'de yapılması planlanan ikinci kadın konferansını boykot kararı aldı. KJB, konferansın kendi projelerin olmasına rağmen KDP ve YNK üyelerinin, tek taraflı "son derece anti demokratik, şeffaf olmayan ve korsanvari yöntemler uyguladığını", hazırlık komitesinin "işlevsiz" kılındığı ve delege kotalarında "hukuksuz yöntemlere başvurulduğunu" belirtti.
KJB Yürütme Konseyi, 2010'da Diyarbakır'da yapılan birinci konferansın ardından Federal Kürdistan Bölgesi'nin başkenti Hewler'de yapılması öngörülen ikinci kadın konferansının hazırlık çalışmalarındaki düzensizliklere sert tepki gösterdi. Yazılı bir açıklama yapan KJB, 2. Ulusal Kürt kadın Konferansının doğru bir anlayış ve yaklaşımla yeniden ele alınması gerektiğini belirterek, tüm Kürt kadın örgüt ve kurumlarının eşit ve adil temsilinin esas alınmasını istedi. Altı madde halinde taleplerini sıralayan KJB, "Halkımızın ve kadınların özgürlüğü ve birliğine zarar verecek böyle bir çalışmayı kabul etmeyeceğimizi, ortak olmayacağımızı ve katılmayacağımızı belirtiyoruz" dedi.
TOPLUMSAL CİNCİYETÇİLİĞE VE İKTİDARCILIĞA KARŞI ÖRGÜTLENME
KJB'nin açıklaması şöyle:
"Ortadoğu'nun yeniden dizayn edildiği ve son derece hassas ve kritik gelişmelerin yaşandığı bu süreçte Kürt halkının demokratik ulusal birliği ve kadın özgürlüğü açısından tarihi fırsatlar ortaya çıkmıştır. Küresel ve bölgesel hegemonik güçler bölgenin yeniden inşasını, Kürtlerin statüsüz bırakılması ve Ulusal birliğinin engellenmesi üzerine kurmaya çalışmaktadır. Buna göre kendi Kürtlerini yaratarak özgür irade ve özgür kimliği temsil eden Kürtleri tasfiye etme, Kürdistan'ın parçalı halinin devamını sağlama ve böylece yer altı ve yer üstü zenginliklerimizi bir avuç işbirlikçi üzerinden sömürme amaçlanmaktadır. Buna karşılık Kürtler artık ulusal bilinç kazanmış, mücadele iradesi oluşmuş bir halk olarak bu politikalara karşı ortaya çıkan tarihi fırsatları değerlendirebilecek, demokratik ulusal birliğini sağlayacak, siyasal ve toplumsal sorunlarını çözme mekanizmalarını oluşturabilecek düzeye ulaşmıştır. Sadece Kürtler için değil bölgesel barışın sağlanması ve halkların öz kültürel değerlerinin korunup geliştirilmesi için Ortadoğu halklarıyla demokratik birliğin sağlanması ve ortaklaşma zeminlerinin geliştirilmesi anlayışı ve gücü de oluşmuştur.
Kürt kadınları olarak da ulusal ve bölgesel düzeyde ataerkil-iktidarcı zihniyet ve yapılanmalardan kaynaklı siyasal ve toplumsal cinsiyetçi sorunlara karşı ortak paydalarda buluşma imkanlarımız her zamankinden daha fazladır. Kadın özgürlük hareketimizin başından bu yana kendi sorunlarımızın çözüm arayışına giderken birinci ilkemiz hep yurtseverlik olmuştur. Yani üzerinde yaşadığımız toprakların öz değerlerine sahip çıkıp, özgür yaşanabilecek yaşam alanlarında başta bütün parçalardaki Kürt kadınlarıyla olmak üzere bölgedeki diğer kadınlarla da demokratik birlik temelinde ortaklaşıp geliştirmek en temel ilkemiz olmuştur. Bunun üzerinden toplumsal cinsiyetçiliğe ve iktidarcılığa karşı bilinçlenme, örgütlenme, mücadele etme ve yaşamı estetikleştirme anlayışımız vazgeçilmez varlık zeminlerimizdir.
TEK TARAFLI, ŞEFFAF OLMAYAN, KORSANVARİ YÖNTEMLER
Bu nedenle Kadın özgürlük hareketi olarak halkımızın ulusal demokratik birliğini sağlama çalışmalarını her zaman stratejik bir yaklaşım olarak ele aldık. KJB olarak 2007 3. Kurultayımızda dört parça Kürdistan kadınlarının ortaklaşabileceği bir ulusal kadın konferansının yapılması kararına ulaştık. Bu kararı kamuoyuna bir çağrı olarak sunduk. 2010' da Avrupa ve Türkiye'deki Kürt kadın özgürlük örgütleri çağrıya sahip çıkarak Kürt Ulusal kadın konferansının somut adımlarını attılar. KJB çağrısının pratikleşmiş ilk hali Amed'de 2010'da yapılan 1. Kürt Ulusal Kadın Konferansı oldu. Amed'deki konferansa Kürdistan'ın dört parçasından ve yurt dışından temsilciler katıldı. Kürdistan tarihinde İlk kez yapılan bu konferans, Kürt kadınlarının ulusal birliğe öncülük etmesi ve toplumsal cinsiyetçiliğe karşı mücadele etme sorunlarını kendilerinin çözerek irade oluşturması bakımından amacına ulaşan başarılı bir konferans oldu. Amed 1. Ulusal Kadın Konferansında alınan kararlardan biri, konferansın her yıl sırayla bir parçada yapılmasıydı. Buna göre 2. Konferansın Hewler'de yapılması kararlaştırıldı. Hewler'de yapılması öngörülen 2. Konferansın organize edilmesi için bütün parçaların dengeli üye dağılımından oluşan bir hazırlık komitesi oluşturuldu. 2. konferansın 2011'de yapılması gerekiyordu. Komite üyeleri konferansın gerçekleşmesi için birçok kez girişimde bulundular. Ancak hazırlık komitesindeki Güney Kürdistan temsilcilerinden bazı üyeler hazır olmadıklarını öne sürerek sürekli ertelenmesine neden oldular. Biz KJB olarak konferansın gerçekleşmesi için çabalarımızı sürdürdük. Bu süreçte çalışmaların ertelenmesinde ısrarlı olan ve hazırlık çalışmalarına katılım sergilemeyen hazırlık komitesinin PDK ve YNK üyeleri, Mart ayında konferans çalışmalarını, hazırlık komitesi toplanmadan, komitenin bilgisi ve onayı olmadan merkezi ve tek taraflı bir kararla konferansı kendi tekellerine alarak çalışmaları başlattılar. Bu çalışmayı irademiz dışında başlattıklarından beri bizi dışlayan, son derece anti demokratik, şeffaf olmayan ve korsanvari yöntemler uyguladılar.
KJB KONFERANSIN DIŞINDA TUTULMAYA ÇALIŞILDI
Bütün Kürt kadın temsilcilerinin katılması anlayışına dayanan konferans, güneydeki bu kesimler tarafından; siyasi parti kadın kolları dışındaki, kadın hareketleri ve kadın sivil toplum örgütlerinin iradesinin tanınmadığı bir oluşuma dönüştürülmüştür. Bu projeyi KJB olarak biz başlatmış olmamıza rağmen KJB'nin dışlanması Ulusal Kürt kadın konferansının amacından uzaklaştırılmasıdır ve kadın birliğini ile özgürlük mücadelesini siyasi oyunlara alet etmektir. Özgür kadın hareketimiz KJB, onlarca yıllık mücadele deneyimine ve değerlerine sahip, kadın özgürlüğü ve ulusal kurtuluş için binlerce kadın şehidi olan ve dört parça ile yurt dışında milyonlarca kadın kitlesinin bağlı olduğu bir harekettir. Kürdistan'da ki bu belirleyici konumuna rağmen KJB konferans çalışmalarının dışında tutulmaya çalışılmıştır. Bu tutumun aşılması ve konferansın demokratik bir anlayışla gerçekleştirilmesi için büyük bir çaba içerisinde olduk. Fakat bütün çabalarımıza ve samimi yaklaşımımıza, sorumsuz ve gayri ciddi bir tutumla karşılık verilmiştir.
DELEGE KOTALARINDA HUKUKSUZLUK
KJB' ye dışlayıcı yaklaşımla birlikte kotaların belirlenmesi ve dağıtımında da aynı yaklaşım sergilenmiştir. Hazırlık komitesini işlevsiz kılarak, dört parçadaki kadın örgüt ve kurumlarının delege kotaları hukuksuz olarak çok düşük tutulmuş, kendi siyasal çizgisini hakim kılmak amacıyla merkezi ve korsanvari yöntemlerle delege sayısını kendi lehine belirleme dayatması içerisine girilmiştir.
Söz konusu güçler tarafından başından itibaren konferans çalışmalarına erkek zihniyeti ve yaklaşımı dayatılmak istenmiştir.
BOYKOT
Bizim ve diğer komite üyelerinin konferansın amacına uygun organize edilmesi temelindeki çabalarımıza rağmen bu samimiyetsiz yaklaşımlar sürdürülmüştür. Bu durumun Hareketimize karşı geliştirilen iç ve dış güçlerin siyasi tutumlarından ve oyunlarından bağımsız olmadığı açıktır. Bundan dolayı gerçekleştirilmesi hedeflenen konferansın yukarda belirttiğimiz nedenlerden dolayı ne Kürt kadınının özgürlük sorununa ne de Kürdistan ulusal birliğine hizmet edemeyeceği ortaya çıkmıştır. Kadın özgürlüğüne ve demokratik ulusal birliğe hizmet etmekten çok güneydeki bazı partilerin ve dış güçlerin çıkarlarına hizmet eden ve kadının ulusal birliğine zarar veren konumdadır. Kadın özgürlüğü ve ulusal birliği ancak, demokratik zihniyetin geliştirilmesi, dört parça Kürdistan'da ki kadın örgütlerinin iradesinin katılımının esas alınması ve erkek egemenlikli zihniyetten uzaklaşma temelinde sağlanabilir. Kürt Kadınlarının Ulusal birlik çalışmaları bizim projemiz olmasına rağmen mevcut durumda amacından uzaklaştıran ve kadınları ile halkımızı çeşitli oyunların kurbanı haline getirecek olan yaklaşımları önlemek tarihi sorumluluğumuz ve görevimizdir. Bu nedenle Halkımızın ve kadınların özgürlüğü ve birliğine zarar verecek böyle bir çalışmayı kabul etmeyeceğimizi, ortak olmayacağımızı ve katılmayacağımızı belirtiyoruz. Aynı zamanda bu zihniyet ve tutumlara karşı mücadele içerisinde olacağız. Bu temelde 2. Ulusal Kürt kadın Konferansının doğru bir anlayış ve yaklaşımla yeniden ele alınması gerektiğine inanıyor ve aşağıda belirttiğimiz prensipler ekseninde gerçekleştirilmesinin daha doğru sonuçlara ulaşacağını öngörüyoruz.
1-Konferans çalışmalarının demokratik ilkeler temelinde yürütülmesi, kadın özgürlük ilkelerinin ve demokratik ulus birliği anlayışının esas alınması
2- Dört parça Kürdistan ve yurt dışındaki tüm Kürt kadın örgüt ve kurumlarının eşit ve adil temsilinin esas alınması.
3-KJB'nin, Kürt Ulusal kadın birliğinin esas bileşenlerinden biri olarak ele alınması
4-Kota dağılımının nüfus dağılımı ve örgütlenme düzeyine göre demokratik ve adil olmasının ve dar çıkarsal anlayışlara dayanmamasının esas alınması.
5-Konferansın aynı zamanda Demokratik Kürt ulusal birliğinin gelişimine öncülük etmesi
6-Ulusal birliğe zarar veren veya düşmanlık etmiş olan kesimlerin konferansa katılmasına izin verilmemesi
Bu temelde gerçekleştirilmesi hedeflenen konferansın hiçbir şekilde kadın özgürlüğüne ve ulusal birliğine hizmet etmeyeceğini bir kez daha belirtiyor, bütün Kürt kadın örgütleri ve şahsiyetlerini aynı tutumu almaya, bu konferansa katılmamaya ve bu zihniyete karşı mücadele etmeye çağırıyoruz."
ANF NEWS AGENCY