Nihayet Kürdistan Hükümeti Birleşti!!!
Güney Kürdistan’da KDP ve YNK arasında iktidar için başlayan „Kurdkuji“ savaşının bir sonucu olarak 10 yıldan fazla bir zaman önce Kürdistan Hükümeti de dahil olmak üzere tüm Kürd ulusal kurumları darmadaĝan oldu...Güney Kürdistan’da bu iç savaşla birlikte tüm Kürd düşmanlarının at koşturduĝu ve Kürd yurtseverlerinin umutlarıyla oynandıĝı bir ortam oluştu...Kürd ulusal hareketine büyük zararlar veren, binlerce Kürd’ün yaşamını yitirdiĝi bu iç savaşta, Kürd toplumuna ve yurtsever çevrelerine „ya bizimlesınız yada bize karşısınız“ ikilemi empoze edilmişti... Parti çıkarlarının ulusal çıkarlarının önüne geçtiĝi, „iç savaşa eleştiri yöneltenlerin suçlu, övenlerin ise destek gördüĝü“ günlerdi.. KDP ve YNK arasındaki savaş sadece Güney Kürdistan’ı bölmekle yetinmedi, dünya Kürdlerini de böldü..Daha sonraları „Washington Antlaşması“yla bir barış ortamı yakalandı..... Ama, geçmişteki sıcak savaş yerini soĝuk savaşa bırakmıştı..Saddam’ın kanlı rejimine karşı savaştan önce Kürdistan Parlamentosu birleştirilmiş, ama idari bölünmeden dolayi esas görevlerinden biri olan Hükümeti denetleme olayindan yoksundu... Bu anlamda tam işlevsiz bir kurum durumuna düşmüştü.. Siyasal bazda Kürdistan’da iki başlılık baş göstermiş, Kürdlerin bölgesel ve uluslararası temsil gücü büyük bir darbe yemişti.... Kürd idarelerinin biri yönünü „çin’e diĝeri Taylan’a; biri Kuzey Kore’ye diĝeri Güney Kore’ye“ çevirmişti.. Telefon şebekeleri yüzünden(hâlâ mevcuttur) Suleymaniye ve Hewlêr dünyanın her tarafıyla görüşürken birbirleriyle görüşmuyordu/görüşmüyor..Kerkük meselesinde bu çift başlılık yüzünden Araplar „ Kürdler Kerkük’ün kendilerine dönmesini istiyorlar, ama kendileri zaten iki Eyalet“ diye alaycı bir tutum içine giriyorlardı..Bu iki başlılık yüzünden Kerkük ve yeni kurtulan Kürdistan bölgelerine yönelik kordineli ve ciddi bir faaliyette yapılmıyordu...( Ben burada bu son yıllarda YNK ve KDP’nin dışarıya yönelik Kürd ulusal talepleri konusunda ortak tutumlarını yadsımak istemiyorum)Böyle bir ortam nihayet aşıldı... Kürdistan Hükümeti nihayet birleşti...7 Mayis günü Kürdistan Ulusal kurtuluş mücadelesi tarihine çok önemli bir gün ve Birleşik Kürdistan Hükümetinin yeniden kurulduĝu gün olarak geçecektir..Bugün Kürdistan Parlamentosunda Kürdistan Parlamenleri ve şahsiyetleri, Kürd dostları, Kürdistan Başkanı Kek Mesud, Mam Celal adına Cumhurbaşkanı yardımcısı, Adil Abdulmehdi, ABD Büyük Elçisi, Zalmay Halilzad, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’in özel temsilcisi ve bir çok ülkenin Elçilerinin hazır bulunduĝu toplantıda Birleşik Kürdistan Hükümetinin Başbakan’ı Kek Neçirvan Barzani yemin ederek ve 42 kişilik kabinesini Kürdistan Parlamentosuna sundu..Kürdistan Hükümetinin 5.kabinesi olarakta adlandırılan bu hükümette YNK ve KDP dışında Parlamentoda üyesi olan tüm Kürdistan partilerine bakanlık verilmiş... Ayrıca Kürdistan etnik azınlıkları olan Asuri-Keldani ve Türkmenlere de ikişer Bakanlık temelinde temsil imkânı verilmiştir..Bu olay Ortaduĝu’da yeni bir şeydir.. Azınlıkların kendi kimlikleriyle, kendileri adına Hükümete Bakan vermesi Güney Kürdistan tecrübesinin bir ürünüdür..Güney Kürdistan Hükümeti birleşirken, çok önemli handikaplar ve büyük görevlerle karşı karşıyadır..Hâlâ bir devletin yada hükümetin en temel bakanlıkları olan Içişleri, Maliye, Savunma ve Adelet bakanlıkları birleştiriliş deĝil.. Bu bakanlıkları birleştirmek için bir yıl gibi bir süre konulmuş durumda.....Irak’ın genel gidişatı, Kerkük ve yeni kurtulan yada hâlâ işgal altında olan Kürdistan bölgelerinin geleceĝi sorunu, iki idarenin girdiĝi ekonomik, diplomatik ve siyasal ilişkilere yeniden çeki düzen verilmesi ve sentezleştirilmesi, iki idare bölgelerindeki kadrolara ve yerleşim alanlarına karşı tarafsız davranılması, Kürdistan güvenlik sorunu, bölge ilişkileri, uluslararası ilişkiler, parti-hükümet karışıklıĝını ortadan kaldırılması, yolsuzluklara karşı mücadele, iş alanlarının açılması, tarım ve sanayinin geliştirilmesi, iç ve dış koşullardan dolayi „asalak“ duruma gelen yapıların yeniden üretici hale sokulması vs.vs..vs... gibi ciddi görevler yeni Hükümeti bekliyor... Bu görevleri yerine getirmek için 1992‘de kurulan ve „Fifty-Fifty“ diye de adlandırılan hükümetlerin olumlu ve olumsuz tecrubelerinden alınacak çok ders var..Çünkü yeni hükümetin en önemli görevlerinden biri de var olan eski yaraları iyileştirmek, Kürd birliĝinin güven ortamını saĝlamaktır...Kürd yurtseverlerin gözleri Hükümetin ve faaliyetlerinin üstünde olacaktır..Kürd basını 1992‘de kurulan Hükümet esnasında yaşanan olumsuzluklar esnasında tam ölüm sessizliĝine dalmıştı... Ama, ne zaman iç savaş başladıysa kalem erbabı olanda olmayan da kaleme sarıldılar...Bu durum bir dizi çevre ve kurum içinde geçerlidir...Umut ediyorum ki, herkes kendi görevini layik olur..7 Mayis Kürdler için, kazanımları için tarihi bir gündür.. Bu günün gerçek anlamına kavuşması, acı günlerin caduc olması için tüm Kürd yurtseverlerin Kürdistan hükümetine yardımcı olması, yaşanabilecek olumsuzluklara karşı duyarlı ve uyarıcı görevi vardır..Sonuç olarak Kürdistan Başbakan’ı Kek Neçirvan Barzani’ye, Başbakan yardımcı Kek Omer Fettah’a ve tüm Kürdistan bakanlarını yeni görevlerinden dolayı kutlar ve başarılar dilerim...