Yillardir dusunurum; yazilarina, konusmalarina ve giderek mucadele tarihlerine baktiginizda, en azindan Kurdistan davasina katki ve fedakarlik olarak sizden cok ilerde olan bazi isimlerin, spesifik bir takim konularda, cok farkli kamplarda olsalarda, tastamam ayni tepkiyi gostermelerini hayret ve saskinlikla izlerim.
Bu konuyu , kendiside mucadelenin icinden gelmis, zulum gormus Ergul Kiyak arkadasimlada bir kac defa tartistim.
En sonunda kendisi bana" kafalarindaki dusunce sistematiginin prangalarla cevrelendigini" soylemisti.
PKK harici orgutluluklerin cogunda- eski Sovyetci-Mao'cu olsunlar- Apo'nun MIT ajani, PKK'ninda MIT kurulusu oldugu iddialari yer alir.
Bunlara ne kanit getirirseniz getirin, dusunceleri bu hususun orta yerlerinde kemiklesmis gorunuyor.
Aslinda bu hususta yazdigim makele ile verdigim cevaplarin sayisini kendim de unuttum.
Ama genelde sablonlarla dusunce sistematigi olusturmuslarda, mevcutlarin yerini dolduracak sablon bulunmadikca, fikir degisecege benzemiyor.
Mesela son zamanlarda da, asagida labor arkadasin yazdigi gibi " 15,000 ic infaz var" noktasinda, ajanlik ispatlanmis oluyor.
Acaba son gunlerde oldurulen ELAM Tamil orgutunun manyak psikopat oldugu- aynen Apo gibi- yazilan cizilen lideride, Sri Lanka ajanimiydi ?
Oyle ya, adamin psikopatligi yuzunden, Tamil halkinin korkunc bir yenilgiye ugradigi yazilip ciziliyor, ama kendisinin Sri Lanka devletince orgutlenip, bilmem hangi bir baska Tamil orgutunun onunu kesmek ve halki perisan etmek icin ajan olarak haliin icine sokulup, ajan orgut ELAM'i kurdugu henuz alenen iddia edilmiyor.
Belkide en buyuk sebeb, adamin olu olarak ele gecmesidir, ne bileyim.
Haydi ornegi daha ust bir boyuta tasiyalim; madem ki kendi insanini oldurmek, bir yabanci devletin ya da halkinin dusmanilarinin gizli orgutunun ajani olmayi gerektirebiliyor, o zaman Saddam Huseyin'den daha kiyak bir CIA ajani tasavvur edilemez !
Oyle ya, adam basta Kurdler olmak uzere, bir cok insani acimasizca oldurttu.Savaslara girip, ulkenin kaynaklarini car cur ederek halki maddi-manevi korkunc sikintilarin icine soktu; daha sonrada adeta ABD'yi, rejimini ve kendisini ortadan kaldirmaya davet etti .
Sonuc, demekki Saddam da CIA ajanidir, cunki insanlarina kotuluk yapti, oldurttu vs vs.
Bu hususa yazinin sonlarinda bir daha deginecegim , once su Said Aydogmus'un, Nasname'deki 2005 tarihli makalesinden bir alinti yapayim, adamlarin ajanlik fobisine isik tutacaktir. Bir paragraf asagida:
" 1977 Yılı'nın Taksim'deki 1 Mayıs gösterisinde, en ince ayrıntısına kadar planlanan bir provakasyonla önce kitlenin bir kesimi arasında kavgalı bir kargaşa çıkarılmıs ve bu kargaşadan yararlanılıp kitle birkaç odaktan makineli tüfeklerle taranarak kanlı bir katliam gerçekleştirilmişti. Provakasyonu yönetenlerin, O günlerde, bir başka adı bulunan şimdiki The Marmara Oteli'nin teras katına, Otel yönetiminin izniyle yerleşen sivil giyimli güvenlik güçleri olduğu, en güçlü ve seri taramanın da bu terastan yapıldığı biliniyor ve birçok gazete tarafından da yazılıyordu."
Said Aydogmus'un bu paragrafindaki ilk cumlesi, problemli.
Atiyor !...
O donemde Sovyetciler icin ( Said de oyleymis, yazisindan anlasiliyor) Maocular-Enverciler ajan-hain-CIA- halk dusmani vs idiler.
Oburleri icinde Sovyetciler onunde sosyal kelimesi bulunan " fasist-emperyalist-ajan-hain" idiler.Hatta ufak ufak birbirlerini oldurmeye de baslamislardi; ve fasistlerin, oldurdukleri devrimcileri medya yardimiyla " maocu-leninci" catismasi sonucu olduruldukleri bahanesine de zemin hazirliyorlardi.
Bu adamlarin Kurdistan davasina adi gecen -ajanlik- ilkellikleri tasimamasi dusunulemezdi elbette, nitekim bu pis kulturu aynen Kurd davasina adapte ettiler.
Sonuc, Aposuyla ve kendisini ajan ilan edenlerce birlikte bir milli bir facia olarak siritiyor.
Said Aydogmus, ik cumlesinde atiyor, demistik; atiyor cunki kafasindaki, yada kafalarina kultur olarak yerlestirilen,donerek bizzat kendi yoldaslarina da kullanilabilecek etik disi bir silah olan " ajanlik" fobi-ideolojisinden kaynaklanan sistematigin, 1 Mayis olaylarinin sebeblerinin aciklamasina
el mahkum getirdigi sablon var.
Daima " ajanlar" insanlari hataya provokasyonlar yoluyla surukler.nokta !
Halbuki, 1977 1 Mayisindan gunler evvel Sovyetciler Maoculari Taksime sokmayacaklarini, Maocularda zincirleri kirarak alanlara geleceklerini , akla hayale gelebilecek her tur hakaret, kufur, asagilama ile elbette ajanlik yaftalariyla suslenmis belirlemeleri salvo olarak birbirlerine gazete, bildiri, kavga yoluyla atiyorlardi.
Herkesin icinde bir korku vardi .Adamlar kutlamadan ziyade savas cagrilari yapiyorlardi.
O sabah, bulundugum bolgedeki hakim fraksiyonun siraya dizdigi vatandaslarin arasinda Taksime gidecektim; ama adamlarin silahlandigini gorunce, bu fraksiyonunda, kendi rakibi olanla catismaya girebilecegi endisesi hasil oldu bende; ustelik tavirlar, gosteriden ziyade savasa gidildigine isaret ediyordu..
Katilmadim o 1 Mayis gunune.
Nitekim, tepeden tirnaga silahli fraksiyonlar, en ufak bir kivilcim bekliyorlar olsa gerekti; ote yandan da Sovyetciler Maoculari alanan sokmamak, Maocularda zorla girmek icin hareketlenmislerdi bile.
Nihayet Intercontinental otelinin tepesinden veya odalardan birinden muhtemelen " makinali tufek" sesi gibi bir cayirti, silah atisi gerceklesiyor.
47 kisi oluyor; olumlerin bir kac tanesi haric( bir poliste silahla vuruldu, vuranlarda deverimcilerdi) tamami Kazanci yokusunda panik kaynakli ezilme sonucu gerceklesti.
Tanidigim bir kiz arkadasta olenler arasindaydi Kazanci yokusunda.
Sunun icin verdim bu bilgiyi; provokasyonu yaratmak icin ajanlara gerek yoktu bile. Ideolojinin kendisi hayatin tum alaninda provokatif bir fonksiyon iceriyordu.
Gelelim simdi Apo'nun ajanligina, bir daha.
Apo'nun ajan olamayacagina dair somut bir ornek vereyimde, bu fobinin alt yapisi coksun; Apo 'nun Samdaki gunlerinde, Suriye ve Turkiye'nin gerek ikili, gerekse global politik konumlanmalarini hatirlamamiz lazim.
Suriye ile TC birbirine dusmanlik besleyen iki devlet durumundaydilar. TC Washington'un , Suriye ise rakibi Moskova'nin bolgedeki en onemli muttefikleriydiler.
Apo Samda, Ankara da durdugundan cok cok uzun zaman yasadi.
Demekki Muhaberad( Suriye haberalma teskilati) ile meshur KGB, Apo'nun bir Turk ajani olarak Samdaki siyasi konumuna destek veriyorlardi, oylemi oluyor simdi ?
Kisacasi, 1979-99 arasi, tam 20 yil elinde bulundurduklari, silah ve muhimmat, bilimum destek verdikleri Apo'nun nefret ettikleri Turk devletinin ajani oldugunu anlayamadilar ve Apo bunlarida Turk devleti adina kullandi, oylemi oluyor simdi ?
Kendi kisisel siyasi yetersizliklerini Apo'ya ajan yaftasi takarak ortmeye calismak etik degil; vatanimiza yapilan bunca kotulugu Apo'nun ajanligiyla aciklamak , politik sigliktir.
Diyarbakir zindaninda buyuk zulmlerle PKK'li olarak karsilasanlarin bile ayni teraneyi agizlarina sakiz etmeleri, yukaridaki kanaatimi pekistiren en onemli faktorlarden birisi.
Kendilerine yapilan zulmun milyonda birine gerek kalmaksizin Apo, eger Turk ajani olsaydi, bunu Muhaberata coktan aciklamisti.
Ajan kavrami ideolojinin arizalarina uygun bicimde oylesine genis bir kullanim alanina sokuldu ki, ihanetin bile kiymeti kalmadi.
Su anda ise Apo'nun durumunu ajanlik bile kesmiyor, o da ayri bir konu.
Canbek
Re: Apo'nun Ajanligi ve Said Aydogmus'un Yazisi