Skip to main content
Submitted by Rêvebir on 31 December 2011


Türk devleti Kürdlere yeni yıl hediyesi olarak Roboski’de sivil Kürd vatandaşlarına karşı bir katliam yaparak “babalığını” gösterdi.

Roboski Katliamında kaç kişinin hayatını yitirdiğini dahi net olarak bilemiyoruz. Verilen bilgilere göre 35 ve 40 arasında olduğu görülüyor.

Mevcut olan sıcak tepkilere bakmayın, yakında Roboski Katliamı diye bir şeyi dahi hatırlamayacağız..

Osmanlılar döneminde 1800 yılı boyunca yapılan Kürd katliamlarını unutmadık mı?
Türkiye Cumhuriyeti döneminde Koçgiri, 1925 Devrimi sonrası jenosidler, Sason, Agiri ve Zilan jenosidleri bölgesel bazı hatıralar dışında kollektif hafızamıza mı yerleşti?
Bu son savaşta kendi başlarına bir devlet oluşturabilecek potansiyele sahip şehidlerimizi dahi hatırlamıyoruz. Binlerce Kürdün akibeti dahi bilinmiyor....

Çünkü, bizde Bîrkujî yani hafızakırımı oldu..

Bir yüzyıla yayılan jenosidin kurbanlarının “önderleri”, cellatları olan Türk devletinin “bölünmez bütünlüğü” temelinde küçük kırıntılar için dilenciliğe soyunmuşlar..

Roboski Katliamı gibi duygusal ortamlarda ise “önderlerimiz” “eğer kırıntıları vermeseniz haklarımızı isteriz” gibi oyunlarla karşımıza çıkıyorlar.

Jenoside uğrayan tüm ulusal ve demokratik hakları gaspedilen ve hukuki olarak varlığı inkar edilen bir milletin “önderliğine” oynayan başkalarıda Türkiye denilen ülkelerine dönüyor ve törenlerle karşılanıyorlar.

Yahudi önderleri Nazi Almanyasına giderek törenlerle karşılanması gibi bir şey....
Haksızlık yapmayalım bizimkilerin “Kürd katliamı yada jenosidi” dedikleri şey bir propagandadan iibarettir.

Yani Kürdlerin palavrası...

Eğer gerçekten Kürdlere yapılan jenoside inanmış olsaydılar, bu kadar cellatlarından kırıntı koparmak için kuyruğa girmezlerdi.

Bir de kimin kırıntılar üzerine oturacağı konusunda yarışa girmezlerdi.

Önderleri dilenci olanların kendi ülkelerinde “kaçakçı”, “eşkiya”, “haydut” , “terorist” ve “vatan haini” olmanın dışında hakları olmaz..

Eğer Kürdlerin “ulusal bir kollektif hafızaları” olsaydı ve eğer “Bîrkujî” bu denli Kürd toplumunun bedenine kanser gibi sarmamış olsaydı, Roboski Katliamı için Türk devlet mekanizmasının dışında başka sorumlu aramazlardı. Bir çokları için bir M. Muğlalı bulunsa ve ismi sonradan Uludere kışlasına verilsede bir şey olmaz.

Eğer biz Türk cellatlarıyla birlikte yaşamayı seçmişsek daha çok Roboski Katliamlarına alışmamız lazım.

Kürdistan’ın her günü Roboski olacak.

Roboski Katliamlarını bir daha yaşamak istemeyenler, ülkelerinde açlık ve yoksuluktan dolayı kaçakçı olmak istemiyenler, kendi ülkelerinde kendi dillerini, yeraltı ve yerüstü kaynaklarını nasıl kullanacaklarını jenosidçi efendilerinden izin almak istemiyenler “ ülkemi, Kürdistan’ımı istiyorum işgalciler defolun!!” şiarlarıyla sokaklara dökülmeliler..

Şehîdên Roboskîyê Namirin!!!

Yaşasın Bağımsız ve Birleşik Kürdistan!!

Newkurd Çalışanlar

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.