Ulusal perspektifler olusturmak en azindan ortak paydalarda bulusma egilimi icinde olmakla mumkundur. Uluslarin yazilmamamis tarihleri bir cirpida olusmadigi gibi cok boyutlu cok tarafli acilimlarla dogruya en yakin olani belki olusturma egilimi cine girmek en dogru gibi görunen seydir.
Ermeni sorunu konusunda yapilan tartismalarda kimin neyei nasil söylediginden ziyade cok farkili göruslerin tartisilmaya acilmasi ve bu tartismadan cikartilacak sonuclar önemlidir diye bir yaklasim olusturmak daha önemlidir.
Genel hatlariyla yeni olmamakla beraber eskiden beri tartisilan ermeni kiyaminda kurtlerin rolu konusuda farkli görusler zaten mevcuttu. Gerek dun gerekse simdiki tartisma surecindede bu konu yeterince tartisildi demek dogru degil.
Söz konusu kiyamlarda ciddi anlamda bilgi kirliligi zaten surecin basindan beri hep vardi. Bu bilgi kirliligi tarihi anlamda butun taraflar acisindan bir öcudur. Kiyam hareketi aslinda dogru okundugunda Mezapotamya halklarina karsi uygulanmis kiyam hareketidir. Bu kiyam hareketi tekil bir uygulama olmayip sistematik bir uygulamadir.Uygulamanin muhataplarida Mezapotamya halklaridir.
Bu kiyamlar sadece ittahati tarekkiyle aciklanamayacagi gibi ondan daha evvelki sureclerde baslamis ve onunla sonuclanmistir.
Bu kiyam hareketi sistematik olarak uygulanmis ve yer yuzunde böl parcala yönet mantiginin en iyi uygulayicisi ve yaraticisi olan osmanlinin bir eseri olarak görunmesi dogru bir tespit olmakla beraber yeterli degildir.
1800 lu yillarda baslayip 1900 yillaradek devam eden surec özellikle 1ci paylasim savasi dönemi dusunuldugunde osmanli veya ittahati terakinin uygulama koyabilecekleri bir uygulama olarak dusunmekte bana inandirici gelmiyor.
Burda tartisilmayan özellikle Almanlarin en az osmalilar veya turkler kadar suclu ve uygulayici oldugu gercegidir. Madalyonun diger yuzundede Rus tesvikciligi ve ordadoks-protestan catismasi gercegidir.
Alman yardimlari ve kurmay planlamalari olmaksizin osmanlinin o gunku kosullarda böyle bir uygulamayi yapacaklari bir gucleri yoktur.
Böyle bir yaklasimdan osmanlinin veya turklerin kayrilmasi gibi yaklasim cikarilmamalidir tam tersine turklerin suc ortaklarinin ucu nereye varirsa varsin tek tek ortaya cikarilmasi dayatan tarihi bir görevdir.
Hamidiye alaylari konusu belkide Kurtler adina bir cikmaz sokak gibi gorunsede öyle degildir.Bir cok hamideye alaylari yöneticilerinin sonradan Kurt hareketleri icinde olmasi dusundurucudur. Bu konu tartismaya halen aciktir. Asilmis bir noktada degildir. Ithamda bulunma aptaligina dusmezken supheciligi elden birakmakta resmi tarih olusturma eylemine denk duser.
Capulculuk vardir bunun aksi mumkun degildir. Capulculuk Kurt penceresinden bakilinca ferdidir. Ermeni penceresinden bakinca planli bir uygulamadir en azindan kurtlere karsi bu böyledir. Tetikcilik veya sömurgeciligin yedegine dusme elbette vardir. burda vicdani sorumlukluk komsuluk haklarindan bile baslarsa bunun altinda sömurgeci ve emperyal guclerden cok yerel halklar kalir.
Toprak sorunu veya yeni emperyal oyunlar daha acik söylelmek gerekirse Kurdistani ermenilere yeniden yurt yapma girisimleri Amerikan yerlilerine devlet kurma gibi bir sey olur. Bunun ne fiziki nede nesnel kosullari yoktur ve olmayacaktirda.
Ermenilerle turklerin anlasmasi veya paslasmasi kurtlere bir sey kayip ettirmez tersine kazanimlar sunar oda turklerle aramizdaki "din kardesligine"son verir bununda kurtlere katacagi cok seyler olabilir.
Bu arada Hek arkadas uslup sorununu asarsa söyledigi bir cok seyde yabana atilacak seyler degildir. Elestirilerde topuz kacirilmadan yapildikca anlamli ve ögretici olur.
Selam ve sevgiler