Ana içeriğe atla

Türkiye Güney'e girsin!

Türkiye'nin Güney Kürdistan'a bir harekat düzenleme fikri biz Kürt yurtseverleri tarafından değişik varyasyonlar gözönünde bulundurularak değerlendiriliyor. Bu iyiye işaret, elbetteki bir olayı herkesin aynı yönde ele alması beklenemez. Ancak bir olayı açıklamaya çalışırken, o olayı etkileme ihtimali bulunan yan ögeleri de gözardı etmemek gerekir.Bana sorarsanız Türkiye Güney Kürdistan'ı işgal etsin! Evet, aynen böyle düşünüyorum. Çünkü bu Türkiye'nin gerçek niyetinin çıkışı ve aynı zamanda çöküşü olacak.Kürdistan'ın dört devlet tarafından işgal edildiğini savunan bizler, kendimizi bu dört ülkenin solcularına asla ve asla kabul ettiremedik. Güney Kürdistan'da gerçekleşecek bir açık işgal, sadece solcuları değil tüm dünya halklarını da Kürt ve Kürdistan hakkında fikir sahibi yapar. İddiam şu ki, Türkiye'nin Güney Kürdistan'a askeri müdahalesi, büyük Kürdistan'ı gündeme getirecektir. Türkiye'nin bu girişimi sadece Kürtleri değil, dünyayı da bağımsız birleşik Kürdistan konusunda yol belirlemesine vesile olacaktır. Tabi ki savaş acıdır, yıkımdır, gözyaşı ve tahribattır. Ancak bin yılı aşkın süredir zaten her gün acı yaşayan Kürt halkı, Türkiye'nin savaş ihtimali karşısında aslında büyük bir birlik oluşturacaktır. Bir cephede buluşacak, ayrılıklar tümden yok olacaktır.Bu gerekçelerimle ben diyorum ki, Rızgari çevresinin Diyarbakır'daki sonuc bildirgesinin son paragrafında PKK için dile getirdği 'Güney'e girilmesine neden olmayın' belirlemesine hiç gerek yoktu. Çünkü Türkiye PKK kartı olmadığı sıralarda da Kerkük'teki Türkmenleri gerekçe göstererek, Güney'e girmeye hazırlık yapıyordu, bunu unutmayalım. Sorun şu; Türkiye, İran, Suriye ve Irak başından beri Kürtleri denetim altında tutmak için zaten ellerinden geleni yapıyordu ve yapmaya devam ediyor. Bir Kürt örgütü ya da şahsiyetinin hataları ya da doğruları bu ülkeleri ikna etmez. Bu ülkelerin amacı Kürt kazanımlarını ortadan kaldırmaktır. Gerekçe bulunur, gerekçe bulmak kolaydır, bu PKK değil başka bir şey olur; ama bir biçimde bu adamlar gerekçelerini bulabilecek güçteler.O açıdan, Kürt örgütlerinin, kim olursa olsun, bu saatten sonraki görevi birbirlerinden yakınmadan, niyeti tamamen işgal olan ve hedefi PKK değil, Kürdistan olan Türkiye ve diğer devletlere karşı görüş birliği ve güç birliği etmeleridir.Güney Kürdistan'ı işgal harekatı bu kadar basit yapılacak bir harekat da değildir. Kürtler açısından İran, Irak, Türkiye ve Suriye, aslında Osmanlı gibi tek bir imparatorluktur.Nasıl ki, Osmanlı imparatorluğu birinci dünya savaşında çözülüp 17 ülke kurulabildiyse, Türkiye'nin Güney Kürdistan'a yapacağı bir müdahale de bu son imparatorluğun sonu olacaktır. Aslında bunu sistem bezirganları çok iyi biliyor, ama her zaman olduğu gibi Kürtlere karşı blöf yapıyorlar. İran da, Suriye de bu blöfu için hemen Türkiye'nin yanına geçtiler. Kürt halkı artık korkuyu yenmiştir ve blöfleri görecek durumdadır. Dünya da herzamankinden daha fazla Kürtlere yakındır ve olayları gün be gün yerinde izliyor. Kof cumhuriyetler yerine demokratik Kürdistan bütün dünyanın işine de gelir. Savaştan başka birşey düşünmeyen Türkiye, İran ve Suriye'yi dünya artık istemiyor. Dünya, Ortadoğu'da, asırlardır kendi toprağında ezilmiş Kürt halkının insanlığa gelecekteki verimli hizmetini daha mantıklı bulacak, tüm göstergeler bu yöndedir.

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.