Ana içeriğe atla
Submitted by Aso Zagrosi. on 27 September 2008

[url=http://www.newroz.com/modules.php?name=News&file=article&sid=5506]Kerkük Yasası Ve Kürdlerin İkili Tavrı..

Devamı anasayfada[/url]

[email protected] PEK üzerinde durmadık ama Irak'ta geçen hafta önemli bir gelişme oldu. Eğer bir aksilik çıkmazsa 2009 Ocak sonunda Irak'ta yerel seçimler yapılacak. Bu haberi duyar duymaz, insanın aklına gelen ilk şey Kerkük oluyor. Kerkük meselesi çözüldü mü? Kerkük'ün yerel yönetiminde Türkmenler, Kürtler ve Araplar eşit biçimde temsil edilecekler mi? Irak Meclisi, bu konuda uzlaşamadı, ama 31 Ocak 2009 tarihine kadar ülkedeki 18 vilayetten 17'sinde seçimlerin yapılmasını kararlaştırdı. O tek vilayet, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne ait Erbil, Süleymaniye ve Dohuk. Kerkük'te de anlaşma sağlanana kadar seçimler yapılmayacak. Bush Yönetimi ve Cumhuriyetçiler bu anlaşmayı, büyük bir başarı olarak kampanyalarında öne çıkartıyorlar. Irak'ta yerel seçimlerin yapılması tabii ki önemli. 2005 yılındaki boykot nedeniyle dışarıda kalan Sünniler geri dönecek. Bu, aynı zamanda Saddam döneminden arta kalan eski Baasçıların da Irak'ın yeniden yapılandırılmasında rol almaları anlamına geliyor. Mesele bu kadar basit olsa, yerel seçimler konusundaki uzlaşmanın Irak'ta dönüm noktası olacağına ben de inanacağım. Ama öyle değil. Irak'ta işler gittikçe karmaşıklaşıyor. Çünkü demokrasi sadece seçimlerden ibaret değil. Seçimler ise istikrarın garantisi hiç değil *** TEMMUZ ayının sonundan itibaren Irak'ta ilginç gelişmeler yaşanıyor. Bunlardan birinin adı Diyala. Diyala, Sünni-Şii Araplar ve Kürtlerin birlikte yaşadıkları bir bölge. 29 Temmuz'da Başbakan Maliki bölgeye 50 bin kişilik bir güç gönderdi. Sünniler bunu kendilerine karşı bir girişim olarak nitelediler. Kürtler de tedirgin. Diyala sınırındaki bazı bölgelerin kendilerine ait olduğunu ileri sürüyorlar ve Irak ordusunun bu kadar büyük bir güçle Diyala'ya yığılmasından rahatsızlar. Nitekim dün, bir polis karakolunda meydana gelen olayda bölge yönetiminden bir Kürt politikacının öldürülmesi durumu daha da gerginleştirdi. *** YEREL seçim yasasının Kürdistan bölgesini ve Kerkük'ü kapsamaması, bir sorunu sadece ertelemek anlamına gelmiyor. Kerkük meselesinin zamana bırakılarak, etrafında gelişen direncin gevşemesine de yol açıyor. ABD'nin Irak ile ilgili politikalarında başından beri değişen duruma göre değişen stratejiler çiziliyor. Bush Yönetimi, en son Irak'ın toprak bütünlüğünde ısrarcıydı. Ama değişen durumlar, Irak politikalarında da değişikliklere neden oluyor. Şimdi Irak'ta dikkati çeken esas denge Sünnilerle Şiiler arasındaki çekişme. Irak'ta Sünnilerin yönetimde olduğu eski dengeler mi hakim olacak yoksa Şiilerin hakim olacağı yeni dengeler mi kurulacak? Kürtler, ülkenin en laik ve demokratik unsurları olarak merkezi yönetimdeki rollerini nasıl sürdürecekler? Bütün bu soruların yanıtları içerdeki gelişmeler kadar, Washington'a da bağlı. Ama artık bankacılık sistemine hayat öpücüğü arayan Washington'un ne istediği değil, ne yapabileceği belirleyecek gelişmeleri. Türkiye'nin son zamanlarda Irak'da, Kürtler de dahil bütün unsurlarla iyi ilişkilere dayalı bir politika izlemesinin ne kadar doğru olduğu, önümüzdeki dönemde daha iyi görülecek.

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.