Ana içeriğe atla
Submitted by Aso Zagrosi. on 22 April 2010

Kürdistan Forum'da Paloyé , Hasan, Bedirxan ve daha başka arkadaşlar farklı şekillerde Kürdistan'daki İslami çevrelere dikkat çekmeye çalıştılar.

Kürdistan'daki İslami güçlerin yada çeşitli çevrelerin „Siyasal İslam“ dedikleri güçlerin tarihçesi hakkında hala bugüne kadar ciddi bir çalışma yapılmamıştır.

Aslında bu konuda bir hayli kaynak var. Hem İslami güçler, subjektifte olsa kendi tarihleri hakkında yazmış ve hemde İslami çevrelerin dışında akademik yada başka amaçlarla yapılmış çalışmalar var.

Fakat ne yazık ki bu çalışmalar hala Kuzey Kürdlerin hizmetine sunulmuş değildir.

Belge, veri ve kaynakların yokluğundan dolayı yapılan tartışmalarda belli bir dönem sonra kısır döngüye dönüyor.

Kürdistan'daki İslami hareketi hakkında derli toplu bilgileri ortaya çıkarmak ve yayınlamak Kuzeyli Kürdlerin önünde duran en önemli hususlardan biridir. Son Amed olayları dahi böyle bir çalışmayı gerekli kılıyor.

Kısa bir süre önce Güney Kürdistan İslami liderlerden birinin bir yazı serisini okumuştum.

Yazıyı kaleme alan Mela Karker. Aktüel olarak Norveç'te bulunuyor. Güney Kürdistan'da bir dizi terör olayının arkasındaki adam olarak biliniyor. Bundan dolayı Güney Kürdleri sürekli olarak Norveç'ten Mela Karker'i istiyorlar.. Fakat, bugüne kadar Norveç onu teslim etmedi. Bilindiği gibi Mela Karker'in El Qaide ile ilişkileri var. En azından Bin Laden'e„İslam dünyasının altın tacı“ diyebilecek kadar onlara yakın..

Amacım birinci elde kaynaklara dayanarak Güney Kürdistan'da siyasal İslamın gelişimini anlatmaktı. Mela Karker'in „Güney Kürdistan'da İslami Güçlerin gelişimi ve arkasındaki güçler“ adlı makalesini çevirmek istedim. Fakat zamanım olmadığından dolayı yapamadım.

Fakat, buna rağmen makalede Güney Kürdistan'da İslami Güçlerin gelişiminin kısa tarihçesini aktaracağım.
Mela Karker makalesinde ilk önce Kürdistan'da Sofi, tarikat ve din adamlarının yürütükleri faaliyetleri siyasal değil, dinsel olarak değerlendiriyor.

Güney Kürdistan'da ilk siyasal islam girişimini 1952 yılına götürüyor. Musluman Kardeşler çevresi 1952 yılında Güney Kürdistan'ın Halebçe şehrine gelerek yoğun bir propaganda yürütüyor.
Mela Karker'in verdiği bu bilgiden hareketle Halebçe'de neden hala İslami güçler etkilidir sorusuna da bir cevap bulabiliyoruz.

Mela Karker makalesinde Kürdistan'da İslami yapılar hakkında şu bilgileri veriyor:

1) 1980'nin başında Abas Şebek'in başında olduğu „İslami Ordu“ İran'da oluşuyor. Karker'e göre tek kişinin çabasıyla oluştu.. Bilindiği gibi İran devletiAbas Şebek'e bir dizi askeri ve maddi yardım yaptı. İran ve Irak savaşı sırasında bu askeri yapı bazı „askeri başarılara“ da imza attı. * Karker'e göre YNK adamlarını „İslami Ordu“nun içine soktu ve 1986 yılında „İslami Ordu“ tasfiye oldu.

2)Yine Mela Karker'e göre 1982 yılında İran'da „Kürd Musluman Kardeşleri“ İran'ın yardımıyla bir askeri grup oluşturmak istediler. İran kendilerine yardım etmedi. Musluman Kardeşlerin düşüncelerini paylaşmayan kesimler bunlardan ayrılıyor. Kendisi de „Uluslararası Musluman Kardeşlerin“in ideolojisini paylaşan ve aynı zamanda grubun lideri olan Selahadin Muhamed Bahaddin 1986 yılında grubuyla birlikte „Irak Musluman Kardeşler“ örgütüne katıldılar. Bilindiği gibi Mamoste Selahadin Muhamed Bahaddin aktüel olarak „Yekgirtuyi İslami Kurdistan“(Kürdistan İslami Birliği)ın Emiridir.

3)1985 yılında Şeyh Muhamed Berzinci önderliğinde „ Rabitayi İslami Kurdistan“ kuruluyor. Bu oluşum İran'da oluştu. Askeri kanadının ismi ise „Kuran'ın Askerleri“ iydi. Bu yapılanma varlığını 1987 yılına kadar sürdürüyor. Daha sonra yapının kadroları „İslami Hareketi“ adlı yapılanmanın temel taşları olacaklar.

4) 1987 yılında Şeyh Osman, kardeşi, öğrencileri ve bazı taraftarları Irak'ı terkedip İran'a geçtiler. Bu grup „Rabitayi İslami „ ile birleşerek Şeyh Osman'ın Emirliğinde „Irak Kürdistan'da İslami Hareket“i oluşturdular. Şeyh Osman öyle sıradan biri değildi. O doğrudan Naxşibendi Tarikatı'nı Ortadoğu'da ve Balkanlarda yayan Mevlana Xalidi Nexşibendi'nin ailesinden geliyordu. YNK ile „İslami Hareket“ arasındaki çatışmalar esnasında o örgütün başındaydı. O dönemler çok yaşlıydı. Son bir kaç yıl içinde Türkiye'de vefat etti ve orada gömüldü. ( Goran Koçgiri arkadaş o çatışmaların canlı tanıklarından biriydi. Bu konuda bir şeyler yazarsa fena olmaz)
„İslami Hareket“ örgütü 1999 yılına kadar varlığını sürdürdü. Aynı yıl „İslami Hareket“ „Komelayi Raperini İslami“ (Musluman Kardeşlerin ikinci kanadı-bölgesel) ile birleşerek „Kürdistan Birleşik İslami Hareketi“ni oluşturdular
Fakat, 30 Mayis 2001 yılında çeşitli iç
ve dış nedenlerden dolayı Şeyh Muhamed Berzenci'inin manevi liderliğnde ve Ali Bapir'in Emirliği altında „Komelayi İslami Kurdistan“ ondan ayrıldı. Bilindiği gibi bu son seçimlerde Ali Bapir'in önderlik ettiği „Komelayi İslami Kurdistan“ bağımsız bir liste olarak seçimlere katıldı ve iki sandalye kazandı.
„Kürdistan Birleşik İslami Hareketi“nin geriye kalan kesimi ise 3 gruba ayrıldı. Bunlardan biri Mela Ali Abdulaziz'in önderliğinde kurulan „İslami Hareket“, ikincisi; Ebu Abdullah Şafihi( Urya Hewleri diye biliniyor. 2003 yılında sonra Amerika'ya ve Güney Kürdistan yönetimine karşı girişilen bir dizi terör eylemleriyle sık sık gündeme geldi-Aso) önderliğinde „Cundi İslami“(İslami Ordu) ve Mela Karker'in Emirliği altındaki „ Komelayi İslah“ dı. Bilindiği gibi Ebu Abdullah Şafihi „Tewhid“ grubundan 50 kişiyle birleşerek sözkonusu yapılanayı oluşturmuştu. „Cundi İslami“nin kuruluş tarihi 01.09.2001 dir.

5) Daha sonra „Cundi İslami“ ve „Komelay İslah“ adlı yapılanmalar 10.12.2001 tarihinde birleşerek Mela Karker Emirliği altına „Ensari İslami“ kurdular.

6) El Qaide'nin Irak'da ilan ettiği „Irak İslam Devletine“ bağlı bir Kürd grubu „Ketibekani Kurdistan“ olarak biliniyor. Bu çevre bazı terör saldırılarıyla ismini duyurmaya çalıştı.

Mela Karker'e göre dünyadaki İslami Hareketi destekleyen 5 güç var:

Suudi Arabistan, İran, Uluslararası Muslaman Kardeşler, El Qaide ve bağımsızlar

Mela Karker'e göre bu güçlerin Kürdistan'a yansımaları şöyle:

1) Musluman Kardeşler: Kürdistan'da „Yekgirtuyi İslami Kurdistan“ ve „Komelayi İslami Kurdistan“ içindeki Aram Qadir'in başını grup.. Yekgirtu bu grubu kazanmak istiyor. Ona göre bu gruplar laik kesimle ittifak içindeler.

2)İran çizgisi: Komelay İslami içindeki Şeyh Muhamed Berzenci ve Ali Bapir'in hattı İran yanlısıdır. Bunların İrancılığının tarihçesi eskididir.

3)Selefi ve cihad hattı olarak ta Mela Karker „Komelay İslah“ ve „Hewler İslami Merkezi“(Merkez ve Soran'ın ikinci gücü) olarak alıyor ve son grubun en önde şahsiyetinin Dr. İbrahim olduğunu söylüyor. Ayrıca Mela Karker bu grubu „bağımsız ve Kurdistani“ olarak tespit ediyor.

4) El Qaide hattı: Mela Karker'e göre „Ensari İslami“nin alanı terketmesinden sonra El Qaide var olan boşluğu doldurmak istedi, diyor. Fakat, diyor El Qaide'nin Kürd İslamilerinin yerini doldurması çok zor. Çünkü Kürdistan'da „ulusal zemin güçlüdür“ diyor. Yine Mela Karker'e göre Irakçılık yapan Irak Komunist Partisi ve Komelay Rençderani Kurdistan'ın tecrubesi ortadır. Yine ona göre Cihadı savunan Kürd din alimleri El Qaide'nin Kürdistan'a yerleşmesine razı olmadılar, diyor.

İmkanım olursa Güney'deki İslami Hareketlerin üzerine çıkan bazı akademik çalışmaları tercume etmeye çalışağım. Bu kısa bilgilerle kısmende olsa arkadaşların tartışmalarına katkıda bulunmak istedim.

Rêz û Silav

Aso Zagrosi

*12 Eylül darbesinden sonra bazı arkadaşlarımız İran'a geçmişti ve orada çok kötü duruma düşmüşlerdi. Abas Şebek kendilerine yardım etmiş ve barındırmıştı. Daha sonra Abas Şebek bu arkadaşların İran'dan çıkışları konusunda da yardımcı olmuştu. Yıllar sonra Abas Şebek Fransa'ya gelip iltica etti. Biz iltica konusunda ve barınma konusunda kendisine her türlü yardımı yaptık. İltica işleri olana kadar kendisine sahip çıktık. Abas Şebek'in anlatımlarına göre onunla Humeyni'nin arası iyiymiş. Daha sonra İran Abas Şebek'i tutukluyor ve Evin cezaevine koyuyor. Uzun süre zindanda kaldıktan sonra serbest bırakılıyor. Abas Şebek bu konuda bazı Ayetullahları ve özellikle Humeyni'nin oğlu Ahmed'i suçluyordu. Aslında Abas Şebek ilginç bir Kürd.. Molla Mustafa Barzani döneminde Şexan sorumluluğu yapmış.. Birlikte olduğumuz dönem hem İran süreci ve hemde Eylül Devrimi döneminde Güney Kürdistan'a ilişkin bir hayli bilgi vermişti.

degerli yoldaslar bu islami hareketleri iyi irdelemis siniz benim kurd lerin hic bir zaman kendi bagimsizliklarini sagliyamiyacaklar nedeni iste bu masalar dinciler cupelilier birde suzum ona necirvanlar gibi kendi halkini cikarlari dogrultusunda satanlar.kuzeydeki kardeslerini hayince pilanlarin arkasinda duranve sanki irakta sadm da hic bir sey gormemis gibi simdi kendi kardeslerini arkada vuranlar bence kurd degil kendi cikarlari icin cabaliyorlar iste ornegi g.kurditandaki tc. askerleri ve her yil kalmalarini uzatanlar nasil yilanla covalda yatiklarin farkinda degiler.birde bizim k devrimciler sunu bilinki kuzeydeki guc biterse zaten siz yoksunuz demek olmadinizda, ama gercekten tutarli sevyeli bir elestiriunizi 20 yil boyunca gormedim iste mom celal iste necirvan iste iran iste tc nedir bunlar iyide kuzeydekiler hayin durust olalim dinciler hepimizi yenecek kackinlar hayinlere yer vermeyin dumanimin dusmani benim dostum degil yarin banada dusman olur hosca kalin xalo

Ortdadogu cografyasinda zaten Kürd lerin bu kadar darmadagın ve perisan olmasının sebbelerinden biri de din dir. Sömürcelerin elindeki en büyük kozlardan biri dir. Onlar gercekten dini sevdikleri için degil kürdü ezmek için en iyi yol oldugu için dini severler..

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.