Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 5 July 2008

Yazidaki imla hatalarini düzeltiyor ve tekrardan yayinliyorum.

Selam ve saygilarimla

Îbram Ruhayî

--------------------------------------------------------------------------------

Abdullah Öcalan'a ve Büyük İhanete Karşı Artık Yeter - ÊDÎ BES E Kampanyası!

Mezarlarının bile nerede olduğu tam bilinmeyen, Diyarbekir Kıyamı önderleri Şeyh Saîd ve yoldaşlarının bu 83. İdam Edilişleri Yıldönümü'nde halkımızın bağımsızlık, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin başına musallat olan ihanet, bu defa daha kapsamlı ve daha derin temellere dayanmaktadır.

Türk devleti, Şeyd Saîd ve Diyarbekir Kıyamı ile 1925'li yıllarda başlayan, büyüyen ve gelişen Kürdistan Özgürlük Hareketinin 1940-50-60-70'lerde netice almasını sekteye ugratabilmek veya tam engelleyebilmek için, bir dalga-kıran hareketi yaratmayı önüne koymuştu. Bu anlamda 1970'lerin sonuna doğru ortaya çıkarılan APO ve PKK'ye, bu lanetli kürd (dalga) kıran rolü verilmişti.

1970'lerin sonuna doğru ortaya çıkarılan APO ve PKK şimdi tüm çıplaklığıyla görebildigimiz gibi, bu ihanet misyonunda üzerine düşen rolu tam oynamıştır.

Bu konuda birtakım eksiklikleri olmasına rağmen, Kürt medyasında Asmen imzalı
yayınlanan siyasi tahlil yazisi büyük doğrular içermektedir.

Derin devletin başından beri piyonu durumunda olan Abdullah Öcalan'nın, peşpeşe halkımıza yöneltiği ihanet mızraklarına karşı, daha fazla gec kalmadan harekete gecmeliyiz. Bu en büyük tarihi ihanete karsi seyirci kalmamalıyız. Bu ihanet mızraklarını kırmasını bilmeliyiz ve şiddetle sahiplerinin kalp derinliklerine saplatmak için geri çevirebilmeliyiz.

Bunu için Abdullah Öcalan'ın ihanetini idrak edebilen ve bu en büyük tarihi ihanete karşı bugüne kadar birşeyler yapmak istediği halde hala yapmamış olanları, bir KÜRDİSTAN DİRENİŞÇİ YURTSEVERLER GURUBU yaratabilmek ve bu ihanete karşı koyabilmek için, her yurtsever kürdü bu imza kampanyası etrafında toplanmaya davet ediyoruz.

Toplanan bu imzalar Kürt kamouyu, Kürt vicdani ve Kürt akli selimi'ne sunulmak icin toplanmaktadir.

Halil Dağtekin

Şeymus Dağtekin

Isa Biyikli

Murat Elbay

Abdülkadir Koç

Feride Aslan

Muhittin Aslan

Selam Ebdullah

Ferec Martin

Maksure Ebdullah

Dilo Mardin

Îbram Ruhayî

..................

....................

_________________________________

[i]KÜRT ALEVI DERSIM FORUMU:[/i]

http://www.network54.com/Forum/567836/message/1215251527/Abdullah+%D6cal...

Imza kampanyalari sonunda imzalar bir yere, kisiye yada kurumu verilir. Yazinizdan imzalari kime vereceginizi cikaramadim. Eger imzalari kime vereceginizi belirtirseniz. Kampanyaniza katilip katilmama kararini ondan sonra vercegim

Dostlar alisveriste gorsun diye politika yapilmaz. Kurdun vicdanina sunmak icin kampanya yapacaksin, ama Kurt kamuoyunun/vicdaninin kampanyadan haberi yok/olmayacak. Oyle ise boyle bir kampanyanin neye faydasi var. Zaten Kimin hangi tarafta oldugu belli. Burda kac kisiyiz zaten. Benim itirazim boyle sacma sapan seylerle Kurdun enerjinin bosa harcanmasi ve esasinda Kurtler arasindaki ayrismaya hizmet etmesidir. Yoksa bu kampanyayi gordugunde hicbir apocu soyle demez. Gercekten bu kampanyayi bekliyorduk Aponun ihanetini gormek icin. Boylelikle buyuk komplo da ortaya cikmis oluyor. Anlatabildim mi? Bu kampanya sonuc itibari ile Kurtlugun ilerlemesine fayda saglayacak kapsamda bir temele dayandirilmis bir kampanya degildir. Cunki akli basinda olan hic kimse bu dort satiri okuyup partisinden/hizbinden ayrilmaz? O halde nedem bu kampanya? Ya dostlar alisveriste gorsun yada iste laf olsun torba dolsun. Bu noktada Kurde fayda saglayacagina inanmadigimdan imzalamiyorum. Birbirimize soyup sayacagimiza is yapalim is. Internette ciliz kampanyalar duzenleyenler Kurd halkina karsi olan sorumluluklarini yerine getirmis olamazlar. Kurd halki birlik ve beraberlik istiyor. Cunki birlik olmadan dirlik olmaz.

Bizim itirazimiz yapici bir itiraz idi. Neden imzalamadigimin gerekcesini belirttim. Belirttigim gerekceye karsi bir diyecegin varsa. Buyur. Ama diyecegi bir sey olmayan kisinin acayipliginden dem vurur. Acaaibiz iste suc mu? Acayibiz diye, acayib fikrimizi soylemiyelim mi? Sen yinede yukardaki yazimda soyledigim gerekcelere bir bak.

Abdullah Öcalan bir çok kürd'ün gözünde tanrı gibi görülmektedir.Öcalan kürtlerin kurtacısı gibidir.Öcalan kürtlerin tanrısıdır.Yani kısacası öcalan Kürtlerin bugün halen kürtlerin önderi konumundadır.Öcalan için yüzlerce ve hatta binlerce insan kendini feda etmeye hazırdır.Bundan benim zerre kadar şüphem yok.Kimseninde olmasın.Özellikle avrupda yaşayan kürtler iyibilirler Öcalan için kendini yakanları. Görüldüğü gibi öcalan kürtlerin kanına bir zehir gibi işlemiştir ve atılması neredeyse imkansızdır.Kürtlerin öcalandan kurtulması için bir panzehire ihtiyaç vardır.Bu bulunamadıgı sürece yada azrail öcalanın canını almadıgı sürece bu süreç devamedecekdir. Kaldıki zaten 30 seneyi aşkın bir süredir Kürtler Öcalan önderliğinde mücadele ediyolar dogru yanlış ama Bugüne kadar en uzun süreli Kürt hareketi ve TC ordusuna en büyük kayıpları PKK vermiştir.Kürtler Öcalan ilen tekrar dogmuştur.Yeniden Kürdistan umudu dogmuştur ve bu umududa Kürtlere uzun yıllardan sonra PKK vermiştir ama sadece umut vermiştir.Gerisi gelmemiştir.Uzunca süren bir mücadele ama hedefe bir türlü ulaşılamıyor.Düşman güçlü Kürtler inatcı ama işte gelin görükün öcalanda İnatcı Kürtlerin kanını emmekden vazgeçmeyecek.Çünkü öcalana Dur diyecek Kimse yok. Öcalan kene gibi yapıştı Kürtkanına ya onu söküp alacaksın yada Kürtleri zehirlemesine izin vereceksin. Burada imza kampanyasıylan yada Yazmaklan ne öcalan Vaz geçer nede Kürthalkı öcalandan vazgeçer. Kürthalkını yanımızda görmek istiyosak meydana çıkacagız. Meydanda TC ordusu PKK var İşte bu 2 gücü karşı koyacak bir güç çıkmadıkca Biz bir 30 sene daha yazar dururuz. Bugün ezilen dünya emekcilerinin Kahrolsun ABD emperyalizmini söylemde bırakanlar gibi bizde Sadece Tarihe yazılı kagıtdan başka bişey bırakmayız.

Sayın Xorto arkadas Yazınızın bir bölümüne katılmıyorum ve bu katılmadığım bölümü buraya aktarıp eleştiriyorum. Diyorsunuz ki: 'Kürtler Öcalan ilen tekrar dogmuştur.Yeniden Kürdistan umudu dogmuştur ve bu umududa Kürtlere uzun yıllardan sonra PKK vermiştir' Bende size soruyorum: Acaba siz altına yorum yazdığınız yazının anlamını tam anladınız mı? Yazıyı tekrar aktarıyorum: 'Türk devleti, Şeyd Saîd ve Diyarbekir Kıyamı ile 1925'li yıllarda başlayan, büyüyen ve gelişen Kürdistan Özgürlük Hareketinin 1940-50-60-70'lerde netice almasını sekteye ugratabilmek veya tam engelleyebilmek için, bir dalga-kıran hareketi yaratmayı önüne koymuştu. Bu anlamda 1970'lerin sonuna doğru ortaya çıkarılan APO ve PKK'ye, bu lanetli kürd (dalga) kıran rolü verilmişti.' Demek istediğim kısaca şudur: Sizinde kabul edeceğiniz gibi PKK söylem ve propagandalarının aksine 1025'lerde başlayan bir Kürt bilinci ve hareketi vardı ve bu hareketin 1970'lerin sonunda, biraz da bizim siyasi önderlerimizin yetmezliklerinden dolayı, PKK'yle önü kesildi. Kürtler Şeyh Saîd Kıyamıyla tekrardan doğdular. Dikkat ederseniz PKK'nin mütemadiyen engellediği salt TC varlığına karşı bilinçli bir silahlı direniş hep engellenmektedir. Çünküu herkesin tüm açıklığıyla gördüğü gibi, Öcalan gerilla güçlerini dumura uğrattı ve PKK'yi de mafiyavari bir şekilde kullandı ve halen de kullanmaktadır. Şu en son aktardığım yazıyı da okumanızda ve tartışmamızda fayda vardır. Selam ve saygılarımla M. Gavan ''PKK'nin polemik bicimde propaganda ettigi gibi PKK öncesi hicbir siyasi güc yoktu veya vardiysa da cok zayif idi sözleri sadece demagoji ve yalanadan ibarettir, diyorum. Apocular isminin Kürdistanda duyulmaya basladigi 1976 baharindan önce Kürt ulusal ve siyasal bilinci hem Kürdistnada ve hemde Türkiye ve bütün Ortadoguda, hatta Avrupada, doruga cikmisti. Apocular bu siyasi bilinc ve uyanisin cok kücük bir zerrecigini dahi teskil etmemekkteydiler o zaman. "Gökten zembille" indirildiler adeta. Adlari yeni yeni duyulmaya baslamisti. Sürekli kücük captaki bekci-polis ve tek-tük askeri güc ve hedeflere karsi yapilan bu tür cok kücük captaki eylemlerle adlari duyuruluyordu. Tam bu dönemde, Rizgari hareketi teorik ve pratik partilesme adimlari atilmasini duyuruyordu. KUK partisel siyasi bir topluluk olusumu üzerinde seminerler düzenliyordu kadrolar arasinda. Özgürlük yolu da Gandi yolunu secmelerine ragmen bos durmuyor, parti üzerine calismalarini yogunlastiriyordu. Dr Sivanci hareket Partiya Kakaren Kurdistan adini, kurduklari fakat hala ilan etmedikleri bir ilegal Kürt partisine vermislerdi. Kawa siyasi kadrolari bu konuda partilesmenin gerekleri üzerinde calsismaktaydilar. Ayrismalar tamamlanmisti. Rizgari Ala Rizgari diye, DDKD genis ve büyük olusundan, hala bir merkezlesmenin ilan edilmeyisinden bir iki parcaya, Kawa, Dengê Kawa diye ikiye, Özgürlük yolun'da bölünmeler, ayrismlar olmustu. Dogrudur. En hassas siyasi bir ortamdaydik. TC'nin Kürt ve Kürdistan sorununu programli olarak takip etmesinden dolayidirki tamda ZAMANINDA kürdistani bu gelismeye etkili bir bicimde müdahale etme sansina sahipti. TC tam bu HASSAS dönemde APO'yu, kendi hazirladigi elemani, (Office Boy) ortaya soktu ve ona MIT istihbari bilgileri araciligiyla Dr Sivancilarin hala ilan etmedikleri PKK ismini verdi. "Al sana TC güdümlü bir Kürt partisi!" Dr Sivancilar zaten bunu iyi biliyorlar. Hala yasayan bikac yasli-basli Dr Sivanci'dan, KUK"cudan, Rizgarici'den ve Özgürlükcüden bunu sorabilirsiniz. Hersey normal akisi icerisinde seyrederken, birdenbire normal olmayan bir sivrilikle, en ince detaylarina kadar hazir bir program ve calisma yöntemleriyle Apo ve PKK öne sürükldüki TC süreci kendi istedigi sekilde yönlendirebilsin. Ben sahsen Apo gibi embesil (konusmalarindan ne olup olmadigi cok iyi anlasilmakta) bir kafanin bu akademik calisma ve tecrübe gerektiren partisel gelismeleri, hemde cok ivedi ve cok hizli bir tarzda hazirlayabilip uygulama sahasina sürdügünden kattiyen emin degilim. Malimiz ortada degilmi. Iki-kere iki kac eder Apo? Dogru cevap alabildinizse, ben bütün bu iddialarimdan vazgecerim. Pilot (Necati Kaya) ekibi bu isin görünen bazen su altinda bazende su üstündeki uygulayici TC-APO arasi MIT kadrosuydu. ''

Öcalan öderliğindeki PKK şuanda kuzey kürdistanda engüçlü ve halk desteğini alan tek Güçtür.Öcalan çizgisi doğrumu hayır deyil ben bunu herseferinde dile getiriyorum.Ama şuanda Kürtleri temsilen PKK vardır bunu inkar edebilecekmiyiz. edemeyiz.Öcalan çizgisi dogrumudur deyildir.Aksine Kürtleri geridönüşü olmayan bir yola götürmeke. Ama bir geçeklik varki30 yıldan beri Kuzey kürtleri PKK saflarına katılmaktadır. Kür sorununu çözerse pkk çözer inancındalar.Benim dikkat çekmek istediğim konu budur. Kürdistansız Kürt sorunu çözülmez.Sorun Kürt deyil Kürdistan sorunudur. Anti öcalancılık yada anti PKK cilik deyil Düşmana kurşun sıkar kazanır benim düşüncem budur.

imzalarimizi nereye göndereceksiniz?bilmiyorum onun icin imzalamiyorum. bir ara almanyada bir bexdanozluk yaptim,aha o gün bugündür polisle basim dertten kurtulmuyor. almanyada imza verdik,imza verdigimizi tc duydu,valla ben imzalamiyorum. ama katki isterseniz size bir deste bexdanozla desteklerimi sunarim.

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.