Ana içeriğe atla

Ben  bu   yazı  serisiyle  Güney'de yaşanan  gelişmeleri kısmende olsa  aktarmaya çalışıyorum. Fakat,       kolay olmadığını  biliyorum. Güney'de  yaşanan  gelişmelerden çok şey öğrenebiliriz. Bugüne kadar   Güney  Kürdistan'da    gençlerin depolitize  olduğu, siyasete ilgi  duymadıkları  söylenirdi. Bugün  bu gençler  sokaklarda..  O  ölen    9  kişinin bir  çoğu  çocuktu. Bu   sokaklara  dökülen insanları anlama  çalışmak    gerekir..  İlahi   onların   isteklerine  ortak olmak  gerekmiyor. Ama,  ne  istediklerini bilmek ve   analiz  etmek  gerekir. Yani anlayacağın    birileri  düğmeye  bastı  diye  "depolize"  genler  sokaklara  dökülmediler. Bu yürüyüşleri   sürekli   olarak analiz  etmeye çalışan    Baxtiyar  Ali,    geçmişte  genler   neyi  istemediklerini   biliyorlardı ve sessizdiler.  Bugün ise  neyi  istediklerini  biliyorlar  gibi   bir  değerlendirme yapıyor. Ayrıca,   hâlâ kafalarının   karışık olduğunu da vurguluyor. Geçenlerde    yazımın altına düştüğün bir  yorumda  "sadece   kuşaklar meselesi değildir "  diye bir  tespit  yapmıştım.  Yaptığın tespit  doğru. Zaten   sorun  kuşaklar meselesiyle  sınırlı değildir. Ekonomik, siyasi,  kültürel, idari ve toplumsal  bir  dizi  sorun  var ve  herşey tartışılıyor. Sadece  Güney Kürdistan'ın  iç sorunları değil,  Irak ve  bölge devletleriyle   ilişkilerde  tartışılıyor. Bu yürüyüşler   esnasında     yeni politik  tipler  ortaya çıkmaya  başladı. Felsefe  doktoru Faruk   diye biri Naske  Qadir    adlı  sosyolog bir  bayan  vs.. Aslında     "Berdergay  Sera"da  yapılan tartışmalar  ve analizleri  aktarsak kötü olmaz. Silav RM

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.