Rüyadan Realiteye Dönüşen Bağımsız Kurdistan

Türkiye’ de yerel seçimler ve HDP kongresi yaklaşırken, Kurdàstan halkının sırtından TBMM' sine taşınan BDP’ li milletvekillerin, peşpeşe CHP’ ye gözkırpıp açık kapı bırakma demeçlerini nasıl okumak gerekir ! Fıkradır, Türklerin Nasreddin Hoca dedikleri, Orjinali ise Melleyê Meşhur olan, Xocaya sormuşlar, ‘’ Hocam, yeni ay çıkınca eski ayı ne yapıyorlar ? Melleyê Meşhur da ‘’ Kırpıp kırpıp yıldız yapıyorlar’’ diye cevaplamış.

Kanlarında Kemalizm fışkıran Eski Türk solcularının durumu da aynen böyle, bıraksak kendi başlarına bir ellin parmak sayısı kadar oy zar-zor alabilecekken, sinyal ve talimatlarla-paraşütle Kürtlerin başına atanırlar. Melleye Meşhur’ın deyimi kıytırık köşelerden çıkarılıp, Kurdistan halkının başına yıldız olarak yağdırılırlar !

Derin Türk devleti tarafından, Kurdistan halkının yeniden Kemalizme biat etmesi için, özel oprasyonlarla Kürt originli ; Kemal Kılıçdaroğlu, Sezgin Tanrıkulu, Gürsel Tekin…vs lerin CHP’ nin başına getirmelerine rağmen, operasyonlarında başarısız oldular. Kurdistan halkı, TC’ nin oltasını yutmadı. TC, Kurdistan ulusal davası karşısında bir çok yönlü planları olduğundan, Misak-i Milli’ nin saddık savunucularıTürk solcularını Öcalan ve BDP aracılığı ile gündemleştirilip-meşruiyet kazandırılarak, piyasaya sürülürler. Yerel seçimlerin yaklaşması ile Önderin ‘’ ağaç sever direnişçiliği’’ komedyası meğer CHP’ ye yumuşak bir geçiş sağlamak, CHP’ yi yeniden Kurdistan halkına benimsetmek içinmiş !

Eski Türk solcularını da, Kürt kontejanından, Kürt halkının oyları ile ırkçılık ve sömürgeciliğin sembolu olan TBMM’ ye milletvekilli seçilen eski Türk solcuları, Sırrı Sürreya Önder-Ertuğrul Kürkçü…vs’ leri de, Kurdistan halkının yeniden Kemalizme entegre etme amacı ile, köprü olarak Kurdistan halkının saflarına- Kurdistan halkını manipüle etme görevlerini icra etmek için, canhırane çalışırlar.

Ertuğrul Kürkçü ve Sırrı Sürreye Önder’in ‘’ CHP ile İttifak’’ı dillendirmeleri, Cengiz Çandar’ ın Öcalan’ın Türk devlet yetkilileri ve Türk faşist lerinden solcularına kadar, tüm kesimler tarafından abartılı bir şekilde parlatılmasının tehlikelerine değinerek, bunun bir sorun oluşturabileceğini, daha açık bir deyimle, Kurdistan halkının kafasında soru işaretlerini oluşturacağına işaret ediyor.

Türk devletinin dış politika uzmanı Çandar’ın bu uyarısını dikkate almak gerekir. Öcalan Efsanesinin !, Kurdistan halkı tarafından, tartışılması ve söylemlerine kuşku ile yaklaşması, Türk devleti ile olan ilişkisinin sorgulanması, Kurdistan ulusal davası için olumlu bir sinyaldır. Öcalan’ın Türk devletine hizmet ettiğine dair yapılan tartışmaların, geçmişte PKK yakınlığı ile bilinen sitelerine sayfalarına da yansıması, Öcalan-Mit, sürecinin tökezlemeye başladığını işarete ediyor.

Kurdistan halkının Türk sömürgeci sistemine entegre sürecinin tıkanması, TC açısında büyük sorunları da beraberinde getireceği açıktır. Suriye politikalarında dibe vuran TC dış politikaları, Kürtler arkalanarak, düzeltilmeye çalışılıyor. Kürt ve Türk ilişkilerinin bozulması, TC’ nin yanlızlaşmasını da beraberinde getireceğini bilen Cengiz Çandar ve türevleri, Öcalan’ın, devlet yanlısı bir imaja sokulmadan, Kurdistan halkı içersinde ‘’ etkin’’ bir konumda tutulmasının, iç ve dış alanda, Türkiye’ ye açılacak kapıları ve gelecek nimmetleri sıralamaktan geri durmuyorlar. TC ve Kurdistan halkı arasındaki ilişki ve bağın zayıflaması yada ilişkilerin kopması, Ekonomik-politik ve stratejik açıdan TC’nin olumsuz yönde etkileyeceğini bilen Türk devletinin akılbendleri olan Kürt dostları, Kürt halkına bir takım insani bireysel hakların verilerek, Kurdistan sorunun tarihe gömüleceğini ve Kürtleri sisteme daha kolay entegre-asimile edileceğini, öğütlüyorlar.

Bu açıdan ;

-TC akılbentlerinin Kurdistan halkının dostları olmadıkları, Misak-ı Milli’yenin bekası açısında ‘’ taklacı’’ oldukları

-TC-Öcalan-Mit ilişkileri sürekli gündem de tutulmalı ve ‘’makul’’ sınırlar içersinde eleştirilip-deşifre edilmeli.

-Eski Türk solcularının, Misak-ı Milliyeci ve Kemalist ideolojiden beslendiği

-AKP-İHH-Gülen-HÜDA-PAR….vs’ lerin Türk devletinin Kurdistan’ daki konumunun idamesi için farklı yol ve ideolojilerle, din maskesi ile farklı kulvarlar da, Kurdistan halkını kıskaçta tutmaya çalıştıkları….

İslamcılar ve Kemalistler arasındaki çelişki ve çatışmalar, demokrasi ve özgürlük çatışması olmayıp iktiadar ve TC’yi emperyal yapma çatışması olduğu, Kurdistan sorunun da nuans farklılıklarına rağmen, uyum içersinde olduklarını….

Unutmadan ;

-Kürt sorunun, bir halkın kendi topraklarında özgür ve bağımsız yaşama-toprak ve sınır sorunu olduğu….

-Uluslararası alanda TC’yi rahatlatacak, konumunu güçlendirecek, her türlü açıklama ve girişimlerden uzak durmak…

-TC’ nin ırkçı ve sömürgeci yapısını teşhir etmek, Kurdistan sorunu konusundaki samimiyetsizliğini deşifre etmek..

-Uluslararası alanda ; ekonomik, siyasal-politik, diplomatik, kültürel…vs alanda yanlızlaştırma ve çelikilerini derinleştirmek için, lobi faaliyetleri içersinde olmak…

-TC’ nin Ortadoğu da suni bir şekilde, soykırım ve katliamlar üzerinde kurulduğu…

-Bütün komşuları ile sorunlu olduğu ve dostunun olmadığı….

-Avrupa-Amerika ve İsrail’in sonsuza dek, Kurdistan sorunun da TC’ ye destek vermeyeceğini…

-Güney Kurdistan’ın, sömürgeci devletlerin, Kurdistan’ daki kölelik zincirlerini kırdığını…
- İstikrarlı ve kararlı Kurdistani bir tutum ve politikanın savunucusu olup, TC’ nin sahte gülücük ve sırt sıvazlamalarına kanılmadığı….

-İşsizlik ve ekonomik kriz içersinde ve enerji kaynaklarına bağımlılık derecesinde ihtiyaç duyan, devletlerin, Türkiye-İran ve Suriye devletleri üzerinden ziyade, doğrudan Kürtlerle ilişkilerin faydalı olacağına

-Bağdat’ın py-pass edilerek, doğrudan Güney Kurdistan yönetimi ile petrol ve ekonomik ticari antlaşmalara gidilmesinde olduğu gibi, ekonomik çıkarların, ittifak ve dostluktan önce geldiği…

Vs vs vs……

-Demokratik ve özgür bir sürecin, eleştri ve özeleştri sürecinin, birlikte yaşama-tolerans-birlik ve ittifakların, Güneli kardeşlerimizin deyimi ile ‘’ nav male xoman’’ a çeki-düzen verildiği, silahların yerine düşüncelerin barış ve dialog içersinde tartışma platformu oluşturulduğunda…

-Kurdistan kökenli hiç bir grup-parti ve kişilerle düşmanlık yapmadan,

-Türkiyecilik eksenli politik duruş ve söylemleri eleştrilip mahkum edilmeli.

-Kurdistan’ın Türkiye’nin bir parçası olmadığı, sömürgesi olduğundan hareketle ;

-Özgürlük ve bağımsız Kurdistan şiarı ile kendini bu eksende ifade edenlerle ortak bir hareket noktasının zeminini oluşturmanın koşulları oluşturulduğunda ki, bunun objektif şartları oluşmuştur.

Yani Bağımsız Kurdistan olgusu rüye olmaktan çıkıp realiteye dünüştüğünden dolayı, kanlarında Kemalizm fışkıran eski Türk solcuları kırpılıp kırpılıp içimize salınıyorlar.

23.10.13

Rojhat Badikî