27 Ekim günü Kürdistan Parlamentosu “medeni kanunu“ çıkarmak için toplantı..
Çoktan beri “çok eşlilik“(firejinî) konusunda Kürdistan Parlamentosunda farklı görüşlerinin olduğu biliniyordu.. Bu meseleye dair Kürdistan basınında da yer yer tartışmalar oluyordu.. Kürdistan Parlamenterleri, bakanları, sivil toplum kuruluşları, kadın örgütleri, basın ve din adamları çeşitli vesilelerle “çok eşlilik“ üzerine açıklamalarda bulunuyordu..
Yapılan açıklamalar ve takınılan tavırlar pek iç açıcı değildi..
Bende bir çok Kürd gibi Kürdistan Parlamentosunun alacağı karar konusunda beklenti içine girmiş ve 27 Ekimde yapılacak toplantıya odaklanmıştım. Çünkü, Kürdistan hükümeti medeni kanunun taslağında “çok eşlilik mi“ yada “tek eşlilik mi“? konusunda tutum takınmamış kararı Parlamentoya bırakmıştı..
Kürdistan Parlamentosu 27 Ekim günü “şartlı çok evlilik“ ve “çok evliliğin tümden yasaklanması“ ikilemi üzerine oturumuna başladığı zaman Kürdistan Hükümetinden hiç kimse yoktu.. Yasa taslağıyla doğrudan ilgili olan Adalet Bakanı, Diyanet İşler Bakanı, İnsan Hakları Bakanı ve Kadın İşleri Bakanı zahmet edip böyle hayati bir meselede Parlamentoya gelmediler..
Çünkü Kürdistan Hümetinin bu ciddi meseleye dair bir “tavrı“ yoktu!!!!..
Evet Kürdistan Parlamanentosu 27 Ekim günü 90 cıvarında Parlamenterin katılımı ile toplandı..
20 cıvarında milletvekili oturuma katılmadı.. Yani kısacası böyle hayati bir sorunda tavır takınmamak için kaçtılar!!!!
Bir kaç saat tartışmdan sonra oylamaya geçildi.. Sonuç rezalet ve berbattı..!!! Çünkü, ataerkil gelenekten gelenekten gelenler baskın çıkmıştı..
Parlamento üyelerinin 39'u “şartlı çok eşliliğin“ lehine ve “ çok eşliliğin yasaklamasına“ karşı oy kullanırken; 35'i “çok eşliliğin yasaklanması“ için oy kullandılar..
Sonuç itibariyle 4 oy farkla Kürdistan Parlamentosu “şartlı çok eşliliği“ kabul etti..
İlginç olan oturuma katılan KDP'li milletvekillerinden 3 kişi hariç(karşı oy kullandılar) hepsi “Şartlı çok eşlilik“ için oy kullandılar.. YNK'de ise 3 kişi hariç(Yasa için oy kullandılar) “ çok eşliliği tümden yasaklama“ için oy kullandılar.. Kürdistan İslami Partilerinin tutumları zaten açıktı. Onlar bir bütün olarak yasa için oy kullandılar.. İslami Partilere bağlı olan bayan milletvekilleri hariç diğer bayanlarin büyük bir kesimi bu yasaya karşı oy kullandılar.. Sanıyorum KDP'nin yasaya karşı oy kullanan 3 milletvekili bayandır.(Liste ve isimler elimde yok)
Bu yasanın taraftarları tartışma boyunca “İslam dinine ve şeriata uygunluk“, “Irak Anayasasıyla çelişmeme“, “İslam ve Arap dünyasını karşımıza almama“ , “Kürd düşmanlarının Kürdleri İsrail ile özdeşleştirmeye prim vermeme“, “dul kadınlara birkapı açma“ ve “Fuhuşu engelleme“ gibi bir dizi gerekçe ve bahane ileri sürdüler.
Kürdler, bir yüzyıl boyunca “bağımsızlık“ “eşitlik“ “özgürlük“ ve “demokrasi“ için mücadele ettiler..
Bu mücadele boyunca Enfal operasyonlarında, kimyasal silah saldırılarında en çok zarar gören Kürd kadını oldu.. Enfal operasyonlarında “ganimet“ olarak götürülen ve Arap Şehlerine satılan Kürd kadını oldu..
Şimdi Kürdistan Parlamentosu, erkeklerin birden fazla kadınla evlenmesini “zor şartlara“ bağlarken kadınların erkeklerle olan “eşitliğini“ şartlara bağlıyor..
Kürdler ve Kürd kazanımları iki yol ortasında bulunuyor..
Ya yönünü Arap ve İslami gericiliğine çevirecek yada çağdaş dünyaya?..
27 Ekim kararı, Arap gericiliğine doğru bir pencere açmış durumdadır.. Bunun tarihsel sorumluluğu var. Bugün Kürdistan Parlamentosunda oturan beyler Kürdistan halkının karşı karşıya olduğu bir dizi sorunda sessizliğini korurken, Kürdistan kadınlarını “eski statüsünde“ tutmak için çokca cüretkar davranabiliyor.
1991 ayaklanmasından bu yana 13 bin Kürd kadını ya “namus cinayetler“inden dolayı öldürülmüş yada “intihara“ zorlanmıştır.. Kürdlerin adı “kadın katili“ olmakla eş anlamlı olmaya başladı..
Umut ederim ki, Kürdistan kadınları bu erkek realitesinden ders alarak önümüzdeki seçimlerde daha fazla kadını parlamentoya gönderirler..
Umut ederim ki, Kürdistan basını bu yasayi geçiren milletvekillerini deşifre ve teşhir ederler..
Umut ederim ki, KDP ve YNK kendi “Parti Program ve Tüzüklerine“ ters olan bu yasayi gözden geçirirler..
Umut ederim ki, Kürdistan Başkanı bu yasayi veto eder ve Parlamentoya geri gönderir..
Not: Kuzey Kürdistan basını ve internet siteleri Güney'e ilişkin bir dizi anlamsız ve fuzili haber ve yorum yaparken niye bu hayati ve ciddi sorunda ölüm sessizliğine gömülmüşler anlamıyorum...!!!
R.Rodaro
bizim 35 lik kurdistanimiz