Fransa’ya Kürd dostu bir Dışişler Bakanı: Bernard Kouchner
Fransa’da seçimleri Nicolas Sarkozy’nin başını çektiĝi saĝ blok kazandı.. Fransa’nın yeni Cumhurbaşkanı hükümetinin dış politikasını rakip partiden, yanı Fransız Sosyalist partisinden Bernard Kouchner’e emanet etti... Medecins Sans Frontiere’in ve Medecins Du Monde’un kurucularından, „French Doctors“un babalarından ve aynı zamanda geçmişte Saĝlık bakanlıĝını üstlenen, Birleşmiş Milletlerin Yugoslavya temsilcisi 67 yaşında Kürd dostu Bernard Kouchner Sosyalist Partisi üyeliĝini kaybetme pahasına bu görevi kabul etti.. Kürd halkı Bernard Kouchner gibi „Saddam’ın kanlı kitabına“ katkıda bulunan, Amerika’nın Irak savaşına karşı olmasına raĝmen „Ne savaş ne Saddam“ şiyarıyla yürüyen, 1991‘de BM Güvenlik Konseyinin Fransa’nın önerisi(burada Madame Mitterand ile birlikte Kouchner’in sahip olduĝu rolu görmek lazım) üzerine 677 sayılı kararı çıkararak „Uçuşa Yasak Bölge“nin oluşumunu saĝlayan, Paris Kürd Enstitüsünün kurucularından, Güney Kürd liderleriyle ve özellikle Dr. Qasimlo ile kişisel dost olan birinin Quai d’Orsay’in(Fransa Dışişler Bakanlıĝı) başına gelmesinden dolayi memnun olmalıdır.. Bernard Kouchner gibi Kürd sorununu çok yakında bilen, yıllarca Doĝu Kürdistan’da Doktor olarak çalışan ve hatta kısmen Kürdçede bilen, „Humaniter müdahale hakkı“ tezinin (gazeteci Jean François Revel tarafından ortaya atılmış ise de Bernard Kouchner’in yakın çevresinden biri olan hukukçu Mario Bettati tarafından teorileştirildi) pratik öncülerinden biri olarak sürekli Arap yanlısı bir dış politika uygulayan Quai d’Orsay’in başına gelmesi Israil’in yanı sıra Kürdlerinde lehinedir... Bernard Kouchner, daha önceleri Fransa Saĝlık Bakanı olarak Güney Kürdistan’a gitmiş ve Kürdlerin sorunlarını yerinde görmüştü.. Devletlerin dış politikası kişilere göre biçimlenmediĝini bilmeme raĝmen, Bernard Kouchner’in Fransız diplomasisin başına geçmesi çok olumlu bir gelişmedir. Hiç olması Kouchner kısmende olsa kendi „asi“ rengini bu politikaya katabilir. Ben Bernard Koucher’in bir Kürd’ün, bir Kürd liderinin cenaze törenininde, evet Dr. Qasimlo’nun cenaze töreninde „mon ami Qasimlo“ diye başladıĝı zaman göz yaşlarını tutmayarak bir çocuk gibi aĝladıĝını gördüm.... Biz şehid Qasimlo’nun cenaze törenine Paris ve Fransa dışında başka ülkelerden gelen Kürdler ve Kürd dostlarıda katılmıştık.. Sabah cenazeyi almadan önce biz bir grup Kürd cenaze arabası dışında başka bir araba daha hazırladık... Ö dönem Iran Kürdistan Demokrat Partisinin Paris temsilcisi Xusro’idi... Onunla anlaşarak ikinci arabaya gereken ses cihazlarını yerleştirmiştik... Sabah erkende Paris Kürd Enstitüsünden cenazeyi alarak Paris Komuncularinin gömüldüĝü, Yılmaz Güney’in yatıĝı Perres Lachaises mezarlıĝına doĝru yola koyulduk..... Cenaze töreni alınan karara göre sessiz olacaktı.. Biz yol boyunca giderken bir ine yola atılmış olsaydı ses verirdi... Biz tam bu esnada Kürdçe yalnızca kaval ile seslendirilen bir ezgiyi koyduk.. Qasımlo’nun cenaze töreninde ortalıĝı saran korkunç sessizliĝin tam ortasına bu kaval eşliĝinde seslendirilen ezgi göz yaşı oldu... Sanki herkes aĝlamak için o anı bekliyordu... Kaval göz yaşartıçı bir bomba etkisini yapmış ve kelimelerle bitimlenmesi zor olan sessizligin hıçkırklıĝa dönüşmesinin anahtarı olmuştu.. Evet o kaval herkesi belki köyüne, daĝlarına, Gelîya Hespan’a, Gelîyê Alî Bege götürmüştü... Biz, Perres Lachaises vardıĝımızda Iran devletince kalleşçe katledilen Kürdistan devriminin önderlerinden Dr. Qasimlo’yu topraĝa verirken, arkadaşı Dr. Bernard Kouchner göz yaşları arasında ona veda konuşmasını yaptı.. Işte Qasımlo için aĝlayan o Bernard şimdi Fransa Dışişler Bakanı... Hoş geldin Bernard, hoş geldin Qasimlo ve Kürd dostu... Dünya deĝışiyor.... Kürd dostları çeşitli ülkelerde anahtar görevlere geliyor... Avustuya Cumhurbaşkanı, anası Kürd Çek Cumhuriyeti Dışişler Bakanı ve bugün Bernard Kouchner.... Hoş geldin Bernard..!!!